Haber Merkezi- Komalên Jinên Kurdistan (KJK), Koordinasyonu, 15 Ağustos Atılımı’nın 41. yıl dönümü vesilesiyle yayımladığı mesajda, atılımın Kürt halkını soykırım kıskacından kurtaran ve özgürlük yolunu açan tarihi bir direniş olduğunu vurguladı.

Mesajda Mahsum Korkmaz (Egîd), Erdal (Engin Sincer), Nûreddîn Sofî, Koçero Urfa, Bahtiyar Gabar şahsında tüm şehitler anılırken, gazilere selam gönderildi.

15 Ağustos’un aynı zamanda Kürt kadınlarının özgürlük mücadelesinin başlangıcı olduğu belirtilen mesajda,  Besê Anuş, Bêrîtan, Zîlan, Delal Amed gibi öncü kadın savaşçılar hatırlatıldı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Demokratik Toplum Manifestosu”na dikkat çekilen açıklamada, demokratik çözüm sürecinin diyalog ve müzakere temelinde geliştirilmesi gerektiği ifade edildi. Türkiye halklarına ve siyasi yapılara, “Demokratik Toplum Hamlesi son şanstır” çağrısı yapıldı.

KJK’nin açıklaması şu şekilde:

“Tarihin yeniden kurulduğu ve tarihsel sorunlara köklü çözümlerin Önder Apo tarafından sunulduğu bir süreçte 15 Ağustos Atılımı’nın 41. yıl dönümünü karşılıyoruz. İnkâr ve asimilasyon temelinde soykırıma uğrayan, adı dahi artık anılmayan ve varlık sorunu yaşayan Kürt halkı, destansı 15 Ağustos Atılımı ve direniş tarihi ile yok olmaktan kurtulmuş, varlık kazanmış ve özgürlüğünü teminat altına almıştır.

Öncelikle 15 Ağustos Atılımı’nın ölümsüz ve yiğit komutanı Egîd yoldaşı ve on binlerce şehidimizi sonsuz bağlılık ile anıyor ve gazilerimizi selamlıyoruz. Kürt halkının en yiğit evlatları 41 yıl kesintisiz süren direniş savaşını en yüksek fedailik ruhu ile yürütmüş, adeta her anı bir kahramanlık destanına çevirmiştir. 15 Ağustos şehidi Ana Karargah Komutanı Erdal (Engin Sincer) yoldaşı bu vesile ile anıyoruz.

Kadın özgürlüğü

Kürt halkı en yüksek fedailik yaratılmış, şehitler toplumsal kimliği olmuş ve yiğitlik ile varlıklaşma aklını açığa çıkarmıştır. Bu destansı tarihin son büyük şehitleri komutan Nûreddîn Sofî, Koçero Urfa ve Bahtiyar Gabar arkadaşları 15 Ağustos Atılımı’nın 41. yıl dönümünde, hayallerini gerçekleştirme sözü ile anıyoruz. Kürt halkının özgürlüğünü sosyalist olmanın temel görevi olarak değerlendiren ve toplumsal özgürlüğü halkların özgürlüğü ilkesine bağlayarak bu şanlı direnişe katılan yüzlerce enternasyonalist yoldaşımız olmuştur. Kürt halkının özgürlük mücadelesinde şehadete ulaşan enternasyonalist yoldaşlarımızın anısına büyük bağlılığımızı tekrar ifade etmek istiyoruz.

Halkımız büyük emek ve fedakarlıkla katıldığı bu direnişin sahibi ve yaratıcısıdır. Büyük acılara katlanmış ve büyük özgürlük sevincini inatla yaşatmıştır. Bu temelde tüm halkımızın ve Ortadoğu halklarının diriliş bayramını kutluyoruz.

15 Ağustos Atılımı ve direniş tarihimiz, Kürt halkının yanı sıra kadın özgürlük sorununu da açığa çıkarmış, kadının varlık kazanmasını sağlamış ve kadın sorununu çözüm çizgisine bağlamıştır. Besê Anuş ve Hanım Yaverkaya ile başlayan Kürt kadının silahlı direniş tarihi, Komutan Azime, Bêrîtan, Zîlan, Delal Amed, Çiçek Kiçî, Leyla Amed, Berwar ve Azê Malazgirt arkadaşlarımız öncülüğünde kadın ordulaşması ile devam etmiş, Asya, Rûken, Saralar ile özgürlükte ısrarın en yüksek fedailik ruhunu ortaya çıkarmıştır.

Demokratik çözüm süreci

En eski sömürge kadının, son sömürge halk konumundaki Kürt halk gerçekliği içinde kendi özgürlük tarihini açığa çıkarması tesadüf değildir. Kürt halkı da kadın özgürlük direnişi içinde kendini yeniden yaratmıştır. Adeta her iki kimlik de özgürlük için bir diğerinin özgürlüğünü koşullamıştır. Zagroslar ilk toplumsallığın ve halklaşmanın coğrafyasıdır; bu nedenle sömürgeleştirilme gerçeğine karşı inatçı bir özgürlük tarihini kadın ve halklar şahsında dile getirmiştir. Bu anlamda 15 Ağustos Diriliş Bayramı, kadın diriliş bayramı demektir. Bu direniş, Ortadoğu ve dünyada halkların ve kadınların birlikte direnişi ve özgürleşmesi gibi bir diyalektiği, evrensel aklı ve politikayı açığa çıkarmıştır.

Başkan Apo, varlık kazanma sürecinin tamamlanması ile varlığın özgürlük statüsüne bağlanması temelinde “Demokratik Toplum Manifestosu” sürecini başlattı. Ezilen tüm kimliklerin özgürlük, savunma ve eşitlik temelinde kendini tanımlayabileceği, Demokratik Toplum-Demokratik Cumhuriyet çözümü artık diyaloğu, müzakereyi ve hukuksal tanınmaya dayalı demokratik siyaset yöntemini gerektirmektedir. Demokratik çözüm süreci, Başkan Apo’nun, büyük direniş tarihimizin ve şehitlerimizin kutsal emeklerinin başarısıdır. Demokratik çözüm, mücadelemizin sorunu açığa çıkarma sürecini tamamlaması, çözüm gücü kazanması ve çözümü hayata geçirmesi demektir. Bu temelde tüm halkımızı demokratik çözüm sürecine atılım ruhu ile katılmaya ve çözüm gücünü büyütmeye davet ediyoruz.

Çatışmalı döngüyü parçalamak için son şans

Türkiye halklarına, siyasi ve demokratik örgütlere çağrımızdır; inkar ve imhaya dayalı Cumhuriyet’in yarattığı acımasız savaş ve buna karşı amansız var olma direniş gerçekliği derinliğine anlaşılmak zorundadır. Zora dayalı bastırma, zora dayalı var olmayı beraberinde getirmekte ve halklara büyük acılar yaşatmaktadır. Önderliğimizin başlattığı Demokratik Toplum Hamlesi, çözüm ve müzakere yöntemi halklara dayatılan bu çatışmalı döngüyü parçalamak için son şanstır. Kürt halkının varoluş direnişine demokratik çözüm temelinde bir anlam verilmelidir. Anlamak ve kabul etmek, çözümü gerçekleştirmektir. Bu eksende ulus anlayışını demokratikleştirmek, tekçi cumhuriyet anlayışını çoğulculaştırmak, tüm kimliklerin demokratik sistemini beraber inşa etmek herkesin görevidir. Tarih hepimizin önüne halklarımıza iyi bir gelecek bırakma fırsatı sunmuştur ve bu fırsata en yüksek değer biçilmelidir.

Bu temelde, tüm yoldaşlarımızın, Kürt halkının, halkların, kadınların, gençlerin, inançların, emekçilerin 15 Ağustos Bayramını kutluyoruz ve halkımıza bu şanlı tarihi özgürlükçü çözüm zaferi ile taçlandıracağımız sözünü veriyoruz.