Kayıp yakınları Mehmet Güler’in akıbetini sordu

Amed’de bir araya gelen kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları 1997 yılından bu yana kendisinden haber alınamayan Mehmet Güler’in akıbetini sordu.

Haber Merkezi- İHD Amed Şubesi ve kayıp yakınları, eylemlerine 877'nci haftasında da devam etti.

Kayıp yakınları, Amed'in Rezan (Bağlar) ilçesinde Koşuyolu Parkı’nda bulunan Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi. Eylemde kaybedilen kişilerin fotoğraflarının olduğu pankart açıldı. Bu haftaki eylemde Amed’in Farqîn ilçesinde, 1 Aralık 1997’den itibaren kendisinden haber alınamayan Mehmet Güler’in akıbeti soruldu.

Bu haftaki eylemde açıklamayı, İHD Amed Şubesi Kayıp komisyon yönetim kurulu üyesi Avukat Berfin Elçi okudu.

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde ikamet eden 24 yaşındaki Mehmet Güler, evli ve 2 çocuk babasıydı. Kaybolduğu tarihten sonra, bir çocuğu daha dünyaya gelir. İhlas Kargo isimli bir şirkette çalışarak geçimini sağlamaktaydı. Nüfus sayımından sonraki gün olan 1 Aralık 1997 tarihinde çalıştığı kargo şirketine giden Mehmet Güler, günün sonunda eve dönmez. Oğlunun eve gelmemesi üzerine çalıştığı kargo şirketine giden annesi Şefika Güler, oğlunun eve gelmediğini ve nerede olabileceğini sorarak bilgi edinmeye çalışır. Kargo çalışanları, Mehmet Güler’in diğer bir çalışan olan Murat Güneş ile birlikte kargo aracıyla Batman’a gittiğini, orada bir tanıdığına rastladığını ve geri dönmediğini söylerler. Anne Şefika Güler, oğlunun Batman’da misafir olarak kaldığını düşünerek eve döner.

Aradan bir gün geçer ancak Mehmet Güler eve dönmez. Endişe duymaya başlayan anne Şefika Gürbüz, kargo şirketine giderek büro sahibi Murat Sütşurup ile görüşür. Bir telefon görüşmesi yapan büro sahibi, oğlunun iyi olduğunu söyler. Telefon görüşmesi sonrası oğlunun kısa bir süre içerisinde eve döneceğini düşünen anne Şefika Güler, evine gider. Aradan yine birkaç gün geçmiş fakat Mehmet Güler eve dönmez. Endişeleri artan Anne Şefika Güler, oğlunun en son görüldüğü kişi olan kargo çalışanı Murat Güneş ile görüşür, ancak farklı bir bilgi edinemeyince Murat Sütşurup’un evine gider. Burada telefonla kiminle görüştüğünü öğrenmek ister. Ancak Murat Sütşurup, görüştüğü kişinin Murat Güneş olduğunu söyleyerek, farklı bir bilgiye sahip olmadığını söyler.

Çaresizce evine dönen anne Şefika Güler’in anlatımlarına göre; her iki Murat’ın da çevrede Hizbullah yandaşı olarak biliniyormuş. Oğlu Mehmet Güler’in de bir süre bu kişilerle fikri bir yakınlık yaşadığı için bulundukları ortamlarda yer almış, ancak daha sonra fikri ayrılık yaşamıştır. Anne Şefika Güler, bu nedenle oğlu Mehmet Güler’in isimleri Murat olan bu iki kişinin işbirliğinde Hizbullah Örgütü tarafından kaçırıldığını düşünür. Anne Şefika Güler’in oğlunun eve döneceğine dair umutları tükenince, İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi’ne ve Batman Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuruda bulunarak, oğlunun akıbetinin ortaya çıkarılmasını ister. Oğlunun gözaltına alınmış olabileceğini ihtimalini zayıf gören anne Şefika Güler, isimleri Murat olan iki kişi hakkında suç duyurusunda bulunur.  Yine çeşitli gazetelere ilan vererek arayışlarını sürdürür.

‘Kayıplar bulunsun failler yargılansın’

1999 yılı Nisan ve Mayıs aylarında kolluk kuvvetlerinin Hizbullaha yönelik gerçekleştirdiği operasyonlarda, birçok kişi gözaltına alınmış ve örgüt üyesi olmak iddiasıyla tutuklanmıştır. Belirtilen tarihlerde Hizbullah Örgütüne üye olmak iddiasıyla tutuklananlar arasında Mehmet Sütşurup ve Mehmet Güneş isimli kişiler de bulunmaktaydı. Mehmet Güler’den 1 Aralık 1997 tarihinden itibaren bir daha haber alınamadı ve akıbeti hala meçhul. Bu coğrafyada Mehmet Güler gibi, gözaltında veya yasa dışı yapıların kaçırmaları sonucunda binlerce insan kaybedildi veya öldürüldü. İnsan hakları savunucuları olarak bizler, yaşam hakkına kastedilen her eylemi bir insanlık suçu olarak gördüğümüzü ve bu tür suçların fail ve sorumlularıyla birlikte açığa çıkana dek zamanaşımına tabi olarak görmediğimizi bir kez daha belirtmek isteriz. Şubemiz ve kayıp yakınları olarak 878 haftadır gerçekleştirdiğimiz eylemlerimizde, adaletin tesis edilmesi için Kayıpların bulunması ve faillerin yargılanması talebimizi yineliyoruz.”

Açıklama, bir dakikalık oturma eylemi ile sona erdi.