MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed- Türkiye ve Kürdistan halklarının aylardır beklediği seçim bugün yapılacak. 60 milyon seçmenin sandık başına gideceği ülkede halk değişim ısrarını her alanda dile getiriyor. Gençlerin ve kadınların coşkuları ile başlayan bu iki ay bizlere de çok şey kattı. Yaşanan onca acı, onca zulüm ve hukuksuzluğa rağmen susmayan insanlar hala “Ben varım, buradayım” diyerek varoluşun mücadelesini veriyor. Gördüğümüz her miting, her etkinlik ve birbirinden güzel pankartlar bu mücadelenin en güzel örnekleri.

Bu tarihi mitinglerden biri de Amed’de yapıldı. İki aydır nefes almadan sahada çalışan, 12 vekil adayını Meclis’e göndermek için bir araya gelen Amedli kadınlar, çocuklar ve gençler İstasyon Meydanı’nı doldurdu. Seçim çalışmalarının bir bayram havasında geçtiği kentte halk yapılan bu mitingle yaklaşan zaferi taçlandırdı.

Mitinge saatler kala herkesin coşkusu ile kaygısı da aynı oranda arttı. Neden mi? Bundan tam 8 yıl önce 5 Haziran 2015 tarihinde İstasyon Meydanı’nda yapılan mitingde patlayan bomba hala hafızalarda canlı. Tarihi bir zafer elde eden Kürt halkının iradesine yapılmak istenen bu saldırıda birçok yurttaş yaşamını yitirirken yüzlerce kişi de yaralandı. Büyük bir panik halinin yanı sıra isyanın da ortaya çıktığı o günden bu yana İstasyon Meydanı’nda hiçbir şey değişmedi. Bombalar, ölümler ile korkutulmak istenen bu halk 5 Haziran’dan sonra yapılan bütün miting ve buluşmalarda bu alanı doldurdu. Ama bugünkü miting çok farklı bir mitingdi. ‘O gün hatırlanır, insanlar kaygılanır, belki katılım az olur’ diyerek gittiğimiz alana binlerce yurttaşın bizden önce akın ettiğini gördük.

Coşku hiç bitmedi

Ellerindeki “Bizi durduramazsınız”, “Baxma baxma gideceksin”, “Direnen ben direnen halktır” ve “Ak saray düşüyor” yazılı pankartlarla alana giren gençler ve kadınlar o kaygı dediğimiz şeyi yerle bir etti. Bombalara, tutuklamalara ve baskılara karşı “Buradayız, bitmedik” diyen Amed halkı, bugün bir kez daha kim olduğunu herkese gösterdi.  Çok kısa bir sürede alanı dolduran kitlenin coşkusu hiç dinmedi. İlk sıra da kırmızı, sarı ve yeşil tülbentleri ile annelerin olduğu bölümün devamında gençler ve çocuklar yer aldı. Değişimde kararlı olan halk alandaki kalabalıktan hızını alamayınca ağaçlara ve direklere tırmanarak bayrak salladı.

‘Cezaevlerini boşaltacağız’

Kaygının, korkunun ve ‘ne olacak’ demenin silinip gittiği bu mitingde halkımızdan öğreneceğimiz çok şeyin olduğunu bir kez daha gördük. Miting alanında sohbet ettiğimiz kadınlar partileri ve değişime olan umutları için alana geldiklerini ifade ederken, her miting aynı yerde aynı coşkuda olan Yaşar, Perizade ve Sema adlı anneler dikkatimi çekiyor. “Evde ne işi yapacağım buraya gelince rahatlıyorum” diyen Sema Anne hiçbir etkinliği kaçırmadıklarını söylüyor. “Serkeftın ya me ye, eme serbikevin/Zafer bizimdir, biz kazanacağı” sözleri ile beni uğurlayan annenin son sözü ise, “Cezaevlerini boşaltacağız” oluyor.

Halk kararlı

Bu irade ve kararlılık 12-0 için bugün sandık başına gidecek. Halk bu mitingde, “Oyumuz sadece kendimize de” dedi. İnsanlar Meclis’e en yüksek sayıyla vekil göndermekte kararlı. Alandan çıkarken son bir kez arkamıza baktığımda ‘bu halkı daha ne durdurabilir’ diye soruyorum kendime.  Cevabını düşünmeye fırsat bulmadan aynı pankart çıkıyor karşıma, “Bizi durduramazlar”. Evet, bizi durduramazlar.