Tunuslu kadınlar yoksulluğa karşı kendi ekonomilerini yarattı
Yoksulluk ve yaşanan derin ekonomik kriz karşısında Tunuslu kadınlar, kendi örgütlenmeleri ile ekonomilerini kurarak bağımsızlıklarına kavuşuyor. Kadınlar, tüm alanlarda eşitsizlikle mücadele ederek farkındalık yaratıyor.

ZOUHOUR MECHERGUI
Tunus– Tunus'ta ekonomik kriz daha da derinleşirken krizin etkilerinden en çok zarar görenler kadınlar oluyor.
Ülkede kadınların evlerinden katkıda bulundukları, ancak kalkınma üzerindeki etkilerini tam olarak fark etmedikleri kooperatifler ve üretim toplulukları şeklinde girişimler giderek artıyor. Kadınlar küçük üretim grupları halinde örgütleniyorlar. 2020'de Tunus'ta Sosyal ve Dayanışma Ekonomisi Yasası'nın yürürlüğe girmesiyle, bu deneyimler kadınların ekonomik güçlenmesine katkıda bulunan kurumsal yollar olarak tanımlanıyor.
Kadınları güçlendiren projeler
Arap Kadınları Araştırma ve Eğitim Merkezi'nden (CAWTAR) Maryam Al-Jarbi, merkezin iki yıldır kadınları kapsayıcı ve sürdürülebilir bir şekilde yerel kalkınmaya entegre etmeyi amaçlayan "kolektif dönüşümsel liderliği" teşvik etmek için bir proje yürüttüğünü belirtti. El-Jarbi, "Gafsa ve Nabil gibi illerde, belediyeler, sivil toplum ve kamu idareleriyle iş birliği içinde, kadınların liderliğinde çevresel ve ekonomik projeler üzerinde çalıştık. Proje, istihdam yaratılmasına ve kırsal kesimdeki kadınların yalnızca faydalanıcı olarak algılanmasının değiştirilmesine, yeşil ekonomi, geri dönüşüm ve yerel güçlendirme alanlarında aktif olmalarına katkıda bulundu" dedi.
Kadınlar liderlik için hazırlanıyor
Gafsa'da, daha önce çevresel atık olarak kabul edilen koyun yününün geleneksel battaniyelerin yapımında hammaddeye dönüştürülmesi için projeler uygulandı. Bu, kalkınma komplekslerindeki birçok kadın için geçim kaynağı anlamına geliyor. Ayrıca yerel belediyelerle ortaklaşa, atıkları organik gübreye dönüştürmek için birimler kuruldu. Nabil'de de kadınlar, organik atıkları geri dönüştürme ve döngüsel ekonominin önemi konusunda farkındalık yaratma projeleri üzerinde çalıştı. Maryam Al-Jarbi, projenin özünün yalnızca ekonomik güçlendirmeyle sınırlı olmadığını, aynı zamanda kadınlara liderlik eğitimi de verdiğini söyledi. Kadınların karar alma süreçlerine katılımlarının güçlendirildiğini vurgulayan Maryam Al-Jarbi, çalışmalarının kültürel, sosyal, çevresel ve politik güçlendirmeyi de kapsadığını belirtti.
Programın en önemli başarısının, kadınların toplum içindeki rollerini yeniden tanımlanması olduğuna işaret eden Maryam Al-Jarbi, "Dönüşümsel liderlik ve iş birliğine dayalı çalışmalar sayesinde, gruplardaki kadınlar çevrelerini etkileyebildi, dayanışma kültürü yayabildi ve kırsal kesimdeki kadınlara dair kalıplaşmış yargıları yıkabildi. Gerçek güçlenmenin sadece geçim kaynağı sağlamakla sınırlı olmadığını, yerel politikaları etkileyebilecek, ötekileştirmeyle mücadele edebilecek ve yoksulluğun kadınlaşması sorununu bütüncül ve sürdürülebilir bir bakış açısıyla ele alabilecek kolektif bir kadın bilinci oluşturmaya başladı” şeklinde konuştu.
Kadınlar yargıları yıktı
Ben Arous Valiliği'nde kadınlarla ilgili çalışma yapan Taqwa Margherni ise, çalışmak isteyen ancak dükkan kiralayamayan veya ürünlerini pazarlayamayan kadınlar için çalışmalarının önemini anlattı. Taqwa Margherni konuşmasına şu sözlerle devam etti:
"2015 yılında 60 kadınla başladık ve ekonomik koşullar nedeniyle sayılarımızdaki düşüşe rağmen, grup 30 aktif kadınla faaliyetlerine devam ediyor. Ürün sergilemek için ücretsiz alan sağladık ve kadınların yerel sergilere katılmalarını sağladık."
Taqwa Margherni, kadınlar için kurdukları kompleksin iş ve kârın adil bir şekilde paylaşıldığı, her kadına ekonomik ve sosyal olarak katılım fırsatı sunan bir dayanışma ekonomisi ruhuyla faaliyet gösterdiğini açıkladı. Programın en önemli başarısının, kadınların toplum içindeki rollerini yeniden tanımlaması olduğuna dikkat çeken Taqwa Margherni, “Dönüşümsel liderlik ve iş birliğine dayalı çalışmalar sayesinde, gruplardaki kadınlar çevrelerini etkileyebildi. Dayanışma kültürü yayabildiler ve kırsal kesimdeki kadınlara dair kalıplaşmış yargılar yıkılabildi” diye ifade etti.
Taqwa Margherni son olarak gerçek güçlenmenin sadece geçim kaynağı sağlamakla sınırlı olmadığını, kolektif bir kadın bilinci oluşturmaya dayandığını belirtti.