ESMA MUHAMMED

Qamişlo -  25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü yaklaşırken, Kuzey ve Doğu Suriye’de güçlü bir kadın vakfı dikkat çekiyor. Son yıllarda kadınları kalkınma ve toplumsal dönüşümün ön saflarına taşıyan vakıf, benzersiz bir ekonomik ve toplumsal model inşa etmeyi başardı.

Kadın Ekonomisi Komitesi üyesi Rodin Issa, kadınların ekonomik haklardan mahrum bırakılmasının, onlara yönelik en belirgin şiddet biçimlerinden biri olduğunu belirtti. Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün kadınların özgür ve onurlu bir yaşam için verdikleri uzun mücadelenin sembolü olduğunu belirten Rodin Issa, “Kadınlar yüzyıllardır ataerkil zihniyetin marjinalleştirme ve değerlerini yok etme çabalarına karşı bir değişim gücü olarak durmuştur ve durmaya devam edecektir” dedi.

‘Alternatif bir ekonominin özellikleri ortaya çıktı’

Kadın Ekonomi Komitesi’nin artık yalnızca üretken projeler başlatma girişimi olmadığını dile getiren Rodin Issa, bu projenin katılım, adalet ve eşitliğe dayalı toplumu yeniden şekillendirmek için stratejik bir yola dönüştüğünü vurguladı. Rodin Issa, “Kadınların dayanıklılığı ve yaratıcılığının uzun bir geçmişine dayanan bu proje, kadınların ekonominin temel kurucuları ve üretim, örgütlenme ile kendi kendine yeterlilik fikirlerinin öncüleri olarak rollerini yeniden canlandırıyor. Pratik deneyimin birikimi ve kadınların tarımsal, endüstriyel ve ticari projeleri yönetmedeki başarılarıyla, iş birliği ve ortaklığa dayalı alternatif bir ekonominin özellikleri ortaya çıktı. Kadınların gücü ve bağımlılıktan uzak, kendi kaderini tayin hakkı yeniden tesis edildi” ifadelerinde bulundu.

‘Kadınlar sömürü ve tahakküm yerine, katılım ve iş birliğine dayalı bir sistem kurdular’

Tarihin başlangıcından bu yana ekonominin temellerini ilk atanların kadınlar olduğuna dikkat çeken Rodin Issa, “Çalışmanın, üretimin ve örgütlenmenin değerini fark edenler onlardı. Tarımı keşfettiler, tohum topladılar, toprağı işlediler ve meyvelerini topladılar. Böylece sömürü ve tahakküm yerine, katılım ve iş birliğine dayalı bir sistem kurdular. Ev ve toplum işlerini yönettiler, emek ve kaynakları paylaştırdılar ve denge ile adalete dayalı doğal ekonominin ilk biçimlerini oluşturdular” şeklinde konuştu.

Rodin Issa, kadın zekasının ve doğuştan gelen doğasının, örgütlenmenin, tasarruf etmenin ve gelecek için gıdayı güvence altına almanın önemini anlamalarını sağladığını belirterek, “Paranın veya ticaretin ortaya çıkışından önce bile ekonomik planlama kavramını ilk kavrayanlar onlardı. Bu, ekonominin özünde, kadınların geçimlerini güvence altına alma ve toplum için istikrar sağlama ihtiyacından kaynaklanan feminist bir kavram olduğu anlamına gelir. Zaman geçtikçe ve toplumlarda ataerkil zihniyetlerin hakimiyetiyle, kadınlar bu öncü rolden uzaklaştırılmış ve sömürüye dayalı ataerkil bir ekonomik sistem içinde ikincil bir konuma itilmiştir. Tüm bunlara rağmen, kadınlar çalışma ahlaklarını ve cömertliklerini korumuş ve tarih boyunca üretimin ve yaşamın temeli olduklarını kanıtlamışlardır” sözlerine dikkat çekti.

‘Ekonomi bir özgürleşme ve kendini inşa etme aracıdır’

Kadın Ekonomi Koomitesi’nin bu uzun tarihin bir devamı ve kadınları ekonomik olarak güçlendirerek toplumda dengeyi yeniden sağlama girişimi olduğunu kaydederek, sözlerine şöyle devam etti:

"Bir kadın kendi gelir kaynağına ve finansal bağımsızlığına sahip olduğunda, kendi kararlarını verir ve her türlü bağımlılık ve şiddetten kurtulur. Ekonomi sadece bir geçim aracı değil, aynı zamanda bir özgürleşme ve kendini inşa etme aracıdır ve kadınlar ekonomiyi bir mücadele ve yaratıcılık alanına dönüştürebileceklerini kanıtlamışlardır. Tüm bunları başarmamız, toplumsal özgürlüğün kadın özgürlüğü olmadan mümkün olmayacağını ve özgür bir ekonominin kadınların aktif katılımına dayandığını bilen Önder Abdullah Öcalan’ın düşünce ve felsefesi sayesinde mümkün oldu. Önder Öcalan, biz kadınlarda yaşamın özünü, ahlaki ve insani değerlerin kaynağını gördü ve onun düşüncesiyle ekonomi anlayışını adalet ve eşitlik temelinde yeniden inşa edebildik.”

Rodin Issa, Kuzey ve Doğu Suriye’de kadınların kadın ekonomik kurumları aracılığıyla hem yönetme hem de üretme yeteneklerini kanıtladığını belirtti. Bölgedeki kadınların birçok başarılı tarımsal, endüstriyel ve ticari proje başlattığını aktaran Rodin Issa, bu projelerin hem iş imkanı sağladığını hem de toplumun kalkınmasına katkıda bulunduğunu söyledi. Rodin Issa, sözlerinin devamında, “Bu başarı, kadınlara fırsat verildiğinde değişim yaratabileceklerini ve toplum için özgür ve bağımsız bir ekonomi inşa edebileceklerini gösteriyor. Kadınlar sadece toplumun yarısı değil, aynı zamanda bugün inşa ettiğimiz her şeyin fikir ve yaratıcılık kaynağıdır. Bu projenin devamı, toplumsal adalet ve toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı demokratik bir toplumun gerçek garantisidir” diye kaydetti.

‘Birçok kadın Kadın Ekonomi Komitesi’nin başvuruyor’

Rodin Issa, Kadın Ekonomi Komitesi’nin Kongra Star, komünler ve meclisler aracılığıyla kadınları eğitmek, onlarla doğrudan etkileşim kurarak durumlarını tartışmak, hakları konusunda farkındalık yaratmak ve ekonomi ile toplumsal hayata katılımlarını teşvik etmek için çalıştığını aktardı. Rodin Issa, “Birçok kadın, kendilerini ve yeteneklerini keşfetmek, bu kurumlardaki çalışma sistemini ve mevcut iş birliğini kavramak için Kadın Ekonomi Vakfı’na başvuruyor. Çalışmalarımızın ilk adımı, kadınları düzenli toplantılarda bir araya getirerek, ister dikiş dikmek, ister fırıncılık, giyim mağazaları, el sanatları veya evde yemek hazırlamak olsun, yapmak istedikleri meslekleri ve işleri tartışmaktır. Bu toplantılar aracılığıyla her gruba uygun fikir ve projeler öneriliyor, böylece öz yeterlilikleri artırılıyor, şirket içinde örgütlenmeleri sağlanıyor” diyerek, önerilen projeler üzerinde fizibilite çalışmalarının yapıldığını anlattı.

Rodin Issa, komitenin projeleri hayata geçirmeden önce ekonomik ve örgütsel açıdan titizlikle incelediğini belirterek, “Bu bağlamda, kadınlar yakın zamanda Qamişlo’da kendi fırınlarını açtılar ve ayrıca kadınlar tarafından yönetilen birçok projeye de imza attılar. Bu projeler, çeşitli üretim ve ticaret sektörlerini kapsıyor. Mevcut projelerin en önemlileri arasında, bölge ekonomisinin temelini oluşturan tarımsal girişimler yer alıyor. Temel hedefimiz, komünler aracılığıyla toplumdaki tüm kadınlara ulaşmak ve özgür ile bağımsız bir ekonomi anlayışını yaymak, böylece hiçbir kadın zayıf veya başkalarına bağımlı kalmasın” diye ekledi.

‘Tüm kadınlar birleşmeli’

Çalışmaların temellerinin Abdullah Öcalan’ın vizyonu doğrultusunda atıldığını belirten Rodin Issa, sözlerini şöyle tamamladı:

“Eğitim sırasında, Önder Abdullah Öcalan’ın manifestosunun altıncı bölümünü okuyarak başlıyoruz. Burada, kadın ekonomisinden ve son yıllarda bu ekonominin nasıl geliştiğinden bahsedilen konulara odaklanıyoruz. Manifesto, özgür bir ekonominin inşasında kadınların kilit rolünü ve tarih boyunca kadınların kendilerini nasıl geliştirip yaşamın çeşitli alanlarında varlıklarını güçlendirdiklerini kapsamlı bir şekilde ele alıyor. Bu oturumlar aracılığıyla, dünyadaki tüm kadınları güçlendirmeyi ve sürekli gelişim ile değişim için çabalayan mücadeleci kadınların ruhuyla bir yaşam yaratmayı hedefliyoruz. Özgürlük ve eşitliğe ulaşmak, adalet ve onurun hakim olduğu bir toplum inşa etmek için tüm kadınlar birleşmeli ve tek el olmalı.”