Lübnanlı kadınlar 190 Sayılı Sözleşmesi’nin onaylanmasını istiyor

Sendikalaşmanın Lübnan savaşının ardından azaldığını söyleyen kadınlar, işyerinde şiddet ve tacizi önleyen ILO 190 Sayılı Sözleşmesinin onaylanması çağrısında bulundu.

CAROLINE BAZZI

Beyrut – Ulusal Sendikalar Federasyonu ve Lübnanlı memurlar, Musawah Derneği-Warda Boutrıs ile Beyrut’ta “Birlikte Güçlüyüz” kampanyası yürütülüyor.  Kampanya kapsamında İzleme Komitesi ortaklığıyla “Toplumda Kadın Gerçekliği ve Hukuk Ayrıcalıkları” sloganıyla bir diyalog toplantısı gerçekleştirildi. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında yapılan toplantıda kadın gerçekliği ve kadınlara yönelik adaletsiz yasalar üzerine duruldu. Özellikle Kişisel Durum Yasasının tartışıldığı toplantıda birleşik bir Kişisel Durum Yasası’nın çıkarılması için büyük bir çabanın gösterilmesi gerektiğine işaret edildi. Ayrıca toplantıda Lübnanlı yetkililere, “İşyerinde şiddeti ve tacizi önleyen ILO 190 Sayılı Sözleşmesi’ni onayla” çağrısı yapıldı.

“Savaşın ardından sendikalar azaldı”

Kadınların dünyada sadece bir gün hatırlandığını ifade eden sendikacı İnam Ebdullah, “Kadınlar Günü’nün sadece hukuk, kadın hakları ve kadın sorunlarını ele aldığı bir seminerle geçmesini istemiyoruz. Bugünün görevi bununla sınırlı değil. Kadın haklarını ve taleplerini elde etmek için uzun bir mücadele yolu önümüzde duruyor. Kadınların belki günlük ekonomik ve sosyal baskılardan, belki de koşullar nedeniyle sendikalarda çalışmaktan kaçındıklarını görüyoruz. Sendikalar uzun bir süredir herhangi bir gelişim sağlamış değil. Sendika hareketi, Lübnan savaşının ardında azaldı. Bu anlamda rol ve misyonlarının da azaldığını söylemek yerinde olacaktır. Hatta kimi sendikalar bitti diyebiliriz. Var olan sendikalarda talep ve görünür olma mücadelesi veriyorlar” dedi.

“Sözleşme ile birçok suçun önüne geçilebilir”

Lübnan'da Kadınlar Günü'nün sembollük kutlandığından bahseden Nemat Cemal El-Din, bu anlamda kadınlara karşı gerek yasal, gerek toplumsal anlamda yürütülen haksızlıklardan söz etti. İşyerinde şiddet ve tacizi önleyen 190 Sayılı Sözleşmesine işaret eden Nemat Cemal El-Din, bu sözleşmenin Lübnan devleti tarafından onaylanmasının önemli olacağından bahsetti. Nemat Cemal El-Din, “Eğer Lübnan sözleşmeyi onaylarsa, Lübnan İş Kanununda reform olacaktır” diyerek bu sözleşmenin şiddet ve taciz başta olmak üzere birçok suçun önüne geçebileceğini söyledi.

“Uygulanması için gerekli koşullar sağlanmalı”

Tacizin mağduru olumsuz anlamda etkilediğini dile getiren Nemat Cemal El-Din, “Lübnan taciz yasaları ile komşu Arap ülkelerindeki yasaları karşılaştırdım. Lübnan’da taciz cezasının en fazla bir yıl olduğu gördüm. Para cezası da maaşın on katıdır. Ürdün de bu ceza 3 yıl iken Mısır’da bu ceza 7 yıla kadar çıkabiliyor” diye konuştu. Nemat Cemal El-Din, anlaşmanın onaylanmasının yeterli olmadığını, uygulanması içinde gerekli koşulların sağlanması gerektiğine işaret etti.

“Medyada kadınlara yönelik haksızlıklar var”

Kadına medyada nasıl yer verildiğini anlatan Rita Şahwan ise, kadının misafir ya da sunucu olarak basında yer almasının büyük bir haksızlık olduğunu, kadının eğitim başta olmak üzere birçok alanda yetkin olduğundan söz etti. Kadın haberlerini verirken dilin değiştirilmesi gerektiğini ifade eden Rita Şahwan, kadını mağdur gösteren değil faili suçlayan bir dilin kullanılması gerektiğine işaret etti.