Tunuslu kadınlar için geçinmek yaşam ile ölüm arasında bir ince çizgi!

Tunus’un dağlık bölgelerinde kadınlar, geçimlerini sağlamak için mayınlarla dolu Hassi Al Ferid bölgesindeki dağlarda hayvan otlatmak, odun ve ot toplamak için ölüm ile burun buruna geliyor.

İHLAS HAMRUNİ

Tunus- Tunus’un Kasserin vilayetinde yer alan Hassi Al Ferid bölgesindeki Selum Dağı, kadınların hayatını tehdit eden mayınlarla dolu. Devletin, “güvenlik” gerekçesiyle yerleştirdiği mayınlar ölüm saçıyor. 

Ekonomik sorunlar nedeniyle alternatifler üreten kadınlar, çocuklarıyla birlikte dağlara çıkıp koyun otlatıyor veya odun topluyor. Ancak bu mecburi yolculuk, çoğu zaman kazalarla sonuçlanabiliyor. Mayın patlaması sonucu birçok kadın ve çocuk yaşamını yitirdi.

Selum Dağı, yıllar önce askeri alan ilan edilmişti ancak şimdilerde halka açılmasına rağmen mayınlardan temizlenmedi. Bölgede yaşayan halk mayınlarla dolu bu dağlarda yaşamlarını devam ettirmek için geçim kaynağı yaratmaya çalışıyor. Ancak her gün bir sonraki adımın son adım olup olmayacağını bilmeden yola çıkmak zorunda kalıyorlar.

Yaşam ile ölüm arasında ince çizgi

Selum Dağı’nın eteklerinde yaşayan kadınların günü güneş doğmadan başlıyor. Kadınlar genelde koyunları otlatmaya çıkartıyorlar ancak bazı kadınlar ise yemek ve satmak için ot toplamaya dağ yolculuğuna çıkıyor. Ancak bu yolculuk, sadece geçim mücadelesi değil; aynı zamanda yaşamla ölüm arasında yaşadıkları ince bir çizgiyi ifade ediyor.

Bir çocuk yaşamını yitirdi

Dağlarda temizlenmemiş mayınlar yüzünden birçok kişi hayatını kaybetti. Son olarak 15 yaşındaki Yahya adında bir çocuk, arkadaşıyla birlikte koyun otlatmak için gittiği dağda mayına basması sonucu yaşamını yitirdi.

‘Bu bizim geçim kaynağımız’

Yahya’nın annesi Arem Boutheri, oğlunun koyunları otlattıktan sonra dönüş yolunda Selum Dağı’ndaki patlayıcı bir cisme basarak hayatını kaybettiğini ifade ederek, “Biz dağları geçim kaynağı olarak görüyoruz. Oraya hayvanlarımızı otlatmak veya ot toplamak için gidiyoruz. Ben de şahsen odun, kekik otu toplamak için dağa gidiyordum. Sabah saat üçte yola çıkar, öğleden sonra üçte geri dönerdim. Yürüdüğüm yol uzun ve engebeli; birkaç kilometre boyunca zorlu patikalardan geçmek zorundayız, çünkü dağ çok uzak" dedi.

‘Her an ölebiliriz’

Arem Boutheri, ailesinin ekonomik zorluklar içinde olduğunu ve bu yüzden dağlarda ot toplamak ve hayvanları otlatmak zorunda kaldıklarını ifade etti. "Gerçekten korkuyoruz” diyen Arem Boutheri, tekrar dağa gitmekten çekindiklerini, mayından ölebileceklerini kaydetti.

Arkadaşını kaybeden çocuğun psikolojisi bozuldu

Yahya’nın arkadaşı Tamer’in annesi Mabruka Mohammed de yaşanan trajediyi gözyaşları içinde anlattı. Oğlunun, Yahya ile birlikte dağa koyun otlatmaya gittiğini ve yerde gömülü bazı yabancı cisimler bulduklarını söyleyen Mabruka Mohammed, çocuklar bu cisimleri çantalarına koyup geri dönerken, patlayıcıların infilak ettiğini ve Yahya’nın bedeninin paramparça olduğunu belirtti. Mabruka Mohammed, o anları "Oğlum beni arayıp olanları anlattığında, dünya başıma yıkıldı" diye tanımladı.

Olayın ardından Tamer’in psikolojik durumunun ciddi şekilde bozulduğunu belirten Mabruka Mohammed, maddi imkânsızlıklar nedeniyle oğlunu doktora götüremediklerini ifade ederek, "Oğlum artık evde duramıyor, kimseyle konuşmuyor, sessizliğe gömüldü" diye belirtti.

‘Dağ bizim yaşam kaynağımızdı’

Aynı köyde yaşayan Hanane Boutheri ise geçimini sağlamak için her gün dağlara gitmek zorunda. "Kekik gibi çeşitli otalar toplamak için dağlara gidiyorum” diyen Hanane Boutheri devamında şunları söyledi: “Otları satarak çocuklarımı doyurmaya çalışıyorum. Başka bir gelir kaynağımız yok. Ancak bir adımda hayatımızı kaybedebiliriz. Dağlarda mayınlar kayalarla iç içe ve fark edilemeyecek kadar iyi gizlenmiş. Bu yüzden birçok kadın hayatını kaybetti."

Mayınla mı yoksa açlıktan ölmek mi?

Medlelet Ayadi, hasta kızının da geçim sıkıntısı yüzünden eşiyle birlikte her gün dağlara gitmek zorunda kaldığını dile getirerek, endişesini şu sözlerle belirtti: "Kızımın sağlığı kötü ama başka seçeneğimiz yok. Dağlara gitmekten korkuyoruz. Her an mayın patlayabilir ve kızım da ölebilir. Şu anda dağda ve sağ olup olmadığını bile bilmiyorum."

Dağın köye yaklaşık 13-14 kilometre uzaklıkta olduğunu hatırlatan Medlelet Ayadi, mesafenin artmasıyla tehlikenin de katlandığını söyledi.

Hassi Al Ferid halkı, mayınla mı yoksa açlıktan mı ölüm arasında sıkışıp kalmış durumda.