Iraklı güreşçi Tayba Fahim sporda kadınlar için yeni bir tarih yazıyor
Genç yaşta ulusal ve uluslararası başarılara imza atan Iraklı güreşçi Tayba Fahim, on üç yıldır sürdürdüğü kariyerinde engellere rağmen örnek bir mücadele sergileyerek, mücadele azmiyle kadın sporculara ilham veriyor.
 
					RAJA HAMİD RAŞİD
Irak- Genç yaşına ve karşılaştığı zorluklara rağmen, Iraklı güreşçi Tayba Fahim, hem yerel hem de uluslararası arenada başarılarıyla adından söz ettiriyor. Dördüncü sınıf hukuk öğrencisi olan Tayba Fahim, on üç yaşında başladığı güreş kariyerinde Irak’ın en önemli kadın sporcularından biri haline geldi. Bağdat’ta düzenlenen çok sayıda yerel şampiyonada birincilik elde eden Tayba Fahim, 2018’de Irak’ın en iyi kadın güreşçisi seçildi. Lübnan’daki Klasik Serbest Güreş Şampiyonası’nda ikinci oldu, 2019’da Mısır’da düzenlenen turnuvada Afrika ve Arap şampiyonu olarak profesyonel kemer kazanan ilk Iraklı kadın sporcuydu. 2023’te Cezayir Şampiyonası’nda üçüncülük ve bronz madalya kazanırken, 2025’te Tunus’ta düzenlenen Makram Al-Qurnami Şampiyonası’nda birincilik ve altın madalyayla başarısını taçlandırdı. Tayba Fahim, kariyerinde kazandığı ödüller ve uluslararası başarılarıyla genç sporcular arasında kararlılık ve azmin sembolü olarak öne çıkıyor.
‘Ülkemi temsil etmekten onur duyuyorum’
Güreşe nasıl başladığını anlatan Tayba Fahim, “Serbest güreşle başladım. 2018’de Lübnan’da düzenlenen Klasik Şampiyona’ya katıldım ve ikinci oldum. Daha sonra boks ve kickboksa yöneldim. Pek çok kişi dövüş sporlarını boş zamanlarını değerlendirmek için yapıyor ama benim için bu yetenek doğuştan var. Çocukluğumdan beri içimdeydi ve sürekli çalışarak, pratik yaparak bunu geliştirmeye istekliydim. Bugün, yerel ve uluslararası başarılarla dolu bir sicile sahibim ve on üç yıldır ülkemi uluslararası arenada temsil etmekten büyük onur duyuyorum” dedi.
‘Şampiyonluklar kolay elde edilmedi’
Başarıya ulaşmada çaba ve azmin önemine dikkat çeken Tayba Fahim, “Her başarının arkasında sürekli bir çaba ve sıkı çalışma vardır. Yorgunluğa ve zorluklara rağmen her sabah altıda kalkıp antrenmana başlardım. İş gününü tamamladıktan sonra azim ve tutkuyla tekrar antrenmana dönerdim. Bu yol hiç kolay değildi; on üç yıl boyunca kazandığım tüm şampiyonluklar kolay elde edilmedi. Sağlığım, emeğim ve zamanım pahasına bu başarıları kazandım. Bugün ise Irak spor tarihine adımı yazdıracak başarılara imza attığım için gurur duyuyorum” sözlerine dikkat çekti.
‘Engeller motivasyonum oldu’
Tayba Fahim, ailelerin kızlarını güreş ve boks gibi sporlara yönlendirmekte tereddüt ettiğini, bu sporları genellikle erkek sporu ve sert, şiddet içeren aktiviteler olarak gördüklerini söyledi. Ancak kendisinin bu sporları uygulama ve başarılı olma yeteneğine sahip olduğunu vurgulayan Tayba Fahim, “Karşılaştığım tüm zorluklara ve sıkıntılara rağmen istediğimi başarmak için elimden gelenin en iyisini yaptım. Hem ailemden hem de toplumdan birçok engelle karşılaştım, ama bunlar benim için birer engel değil; aksine yerel ve uluslararası şampiyonluklar kazanmamda güç veren ek bir motivasyon oldu. Kadınlar artık daha önce sadece erkeklerin alanı olarak görülen rolleri üstleniyor ve bu, Iraklı kadınların önünde hiçbir engelin duramayacağının en büyük kanıtıdır” şeklinde konuştu.
‘Kadınlar tüm engellerin üstesinden geliyor’
Toplumun başarılı kadınlara bakış açısına değinen Tayba Fahim, şunları söyledi:
"Kadınların başarılarını kolay kabul etmeyen bir toplumda yaşıyoruz; bu da birçok soruyu beraberinde getiriyor. Bir kadının başarısı nasıl görmezden gelinebilir? Bir erkek kendini bir kadınla karşılaştırmak veya kimin daha güçlü olduğunu kanıtlamak için fiziksel bir mücadeleye davet etmek zorunda mı? Bazı kişiler, boks yapan veya taksi şoförlüğü gibi işlerde çalışan bir kadını ‘erkek gibi’ nitelendiriyor, ama bu gerçekleri yansıtmıyor. Bu alanları seçen bir kadın, kendini üstün bir şekilde kanıtlıyor ve seçtiği işte başarılı olabileceğini gösteriyor. Bazı insanlar belirli iş türlerinden kaçınabilir, ama biz kadınlar seçtiğimiz herhangi bir alanda gayretle ve verimli bir şekilde çalışmaktan asla çekinmiyoruz. Erkekler genellikle günde tek bir işte çalışırken, biz kadınlar aynı gün içinde birden fazla sorumluluğu üstleniyor ve farklı alanlarda çalışabiliyoruz. Eğitimli, bilinçli ve her alanda başarı elde eden Iraklı kadınlar, tüm zorluklara rağmen engellerin üstesinden geliyorlar.”
‘Kadınlara yeterli alan tanınmıyor’
Spor federasyonlarının, özellikle güreş ve kickboks gibi bireysel sporlarda kadınlara verdiği desteğin zayıf olduğuna dikkat çeken Tayba Fahim, “Iraklı kadınların sahip olduğu tüm potansiyel ve yeteneklere rağmen, bu alanlarda net bir gelecek yok. Kendimizi defalarca kanıtlamamıza rağmen yeterli alan tanınmadı. Maalesef spor federasyonları da idari yolsuzluk sorunlarıyla mücadele ediyor. Kadınların hobilerini özgürce icra edebilmeleri ve bireysel sporlarda gelişmeleri için geniş alanlara ve gerçek desteğe ihtiyaçları var. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Olimpiyat Komitesi ve tüm ilgili devlet kurumlarının ilgisine ve desteğine ihtiyacımız var. Irak’ta çok sayıda yetenekli kadın sporcu var; bu yeteneklerin desteklenmesi, beslenmesi ve sürekli geliştirilmesi gerekiyor. Bu ihmal devam ederse, Iraklı kadın sporcular yeteneklerini geliştirecek ve onlara inanacak birini bulmak için başka ülkelerde fırsat aramak zorunda kalabilir. O noktada çaresiz kalırız ve bu alanda kadın sporu gelişemez” diye kaydetti.
‘Başarılarımızı küçümsemeye çalışanlara yer yok’
Iraklı kadın ve erkeklere seslenen Tayba Fahim, geçmiş deneyimlerden ders çıkarmanın ve başarı öykülerinden ilham almanın önemine dikkat çekerek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Eğitimimi bırakmadan başarılı oldum. Kendimi geçindirmek için çalışıyorum ve yine de sevdiğim, başarılı olmak için çabaladığım sporu yapmayı hiç bırakmadım. Bizi hedeflerimizden vazgeçirmeye veya başarılarımızı küçümsemeye çalışanlara yer yok. Başarılı olduğumuzda alkışı hak ediyoruz; ihmali veya cesaretsizliği değil. Geri adım atmayı reddeden, fark yaratan ve iz bırakan bir nesiliz. Zorluklar ne olursa olsun hayallerimizden ve hedeflerimizden vazgeçmeyeceğiz. Kararlılık bizim yolumuz, başarı ise hakkımızdır.”
