Amed- Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) yöneticilerinden 79 yaşındaki Meryem Soylu "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla 3 Mart’ta tutuklanarak cezaevine gönderildi. Astım, şeker, tansiyon hastalıkları bulunan ve daha önce midesinden ameliyat olan Meryem Soylu'nun cezaevinde kaldığı ilk haftada fenalaşarak hastaneye kaldırıldığı öğrenildi. Ajansımıza konuşan Meryem Soylu'nun kızı Dilan Soylu ömrü cezaevinde geçen annesinin bir an önce bırakılmasını istiyor.

Taziyelere katılması ve aile ziyaretleri yapması suç unsuru sayılan Meryem Soylu, daha önce aynı suçlama ile 9 yıl 2 ay boyunca cezaevinde kaldı ve iki sene önce tahliye edildi. Türkiye'nin neredeyse bütün cezaevlerini gezen Meryem Soylu bu süre içerisinde bir çok hastalığa yakalandı. 

Cezaevinde fenalaşarak hastaneye kaldırıldı! 

3 Mart günü tutuklandıktan sonra karantinada kalan ve karantina süresi bittikten sonra normal koğuşa alınan Meryem Soylu midesinde yanma olduğu gerekçesiyle hastaneye kaldırıldı. Meryem Soylu telefonda ailesine hastanede de kendisine iyi muayane yapılmadığını söyledi. Dilan Soylu "Baskın yapıp annemi almaya geldiklerinde ben de evdeydim. Alışık olmadığımız bir şey değil annem daha önce birçok kez gözaltına alındı. Dört gün boyunca gözaltında kaldıktan sonra da tutuklandı. Biz tutuklanma haberini duyduktan sonra çok şaşırdık çünkü üzerlerine atılı somut tek bir suç bile yok." dedi. 

"Annemin bütün hastalıkları cezaevinden kalma" 

Dilan Soylu, annesinin yaşı nedeniyle cezaevinde kalamayacağına dikkat çekiyor. 

“Daha önce aynı suçlama ile 9 yıl boyunca cezaevinde kaldı. Anneme 10 sene ceza verildi. Diyarbakır, Sincar, Elazığ ve Antep gibi birçok cezaevinde kaldı. Kısacası hayatı cezaevlerinde geçti. İlk cezaevine girdiğinde hiçbir hastalığı yoktu. Ama cezaevine girdikten sonra kendisinin yakalanmadığı hastalık kalmadı. Kronik astım hastalığı olduğu için kapalı ortamda kalmakta çok zorlanıyor. Cezaevinde olduğu esnada midesinden elinde kelepçe ile onu ameliyat ettiler. Ne bizi ne de kimseyi o süreçte yanına almadılar. Ameliyat olduktan sonra ben yanına gittiğimde tek kişilik bir hücrede bir elinde kelepçe diğer elinde serum ile yataktaydı. O zaman bile annemle kapıdan konuşmak zorunda kaldım." 

"Annelerden bu kadar korkmasınlar" 

Dilan Soylu, aile olarak çok endişeli olduklarını vurguluyor.

"Hem benim annem hem de diğer annelerin bir sürü hastalığı var. O kadınların yeri cezaevi değil. Benim annemin ömrü cezaevinde geçti. Şimdi yeniden orada kalıyor. Biz ailesi ve çocukları olarak çok endişeliyiz. Hem annemin hem de diğer annelerin bir an önce tahliye edilmesi gerekiyor. Annemin sağlık sorunları cezaevinde kalmasına engel. Orada ona bir şey olmasından korkuyoruz. Devlet annelerden bu kadar korkmasın, en ufak ses çıkaranın yaşına ya da bir şeyine bakmadan cezaevine atıyor. Bu durumu kabul etmiyor annemin bir an önce serbest bırakılmasını istiyoruz."