Süveydalı kadınlar şiddetin farklı biçimlerini tartıştı

Süveydalı kadınlar 25 Kasım’a doğru giderken bir dizi etkinlik başlattı. Bir grup kadının bir araya gelmesiyle düzenlenen söyleşide farklı meslek gruplarından kadınlar şiddetin farklı biçimlerini ve buna karşı mücadeleyi tartıştı.

ROCHELLE JUNİOR

Süveyda- Suriye’nin Süveyda kentindeki kadınlar 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün yaklaşmasıyla birlikte bir dizi etkinlik başlattı. Bu etkinlikler arasında, farklı meslek gruplarından kadınların ve  kadın aktivistlerin katılımıyla 10 Kasım Pazar günü bir söyleşi düzenlendi.

‘Şiddetin birçok biçimi var’

Mühendis Ghada Al-Shaarani, şiddetin tanımını şöyle yaptı: "Kadına yönelik şiddet, dünyada en yaygın ve sürekli insan hakları ihlallerinden biridir ve hala cezasız kalmaktadır çünkü bu şiddet genellikle iktidarlar tarafından cezasızlıkla korunmaktadır."

Ghada Al-Shaarani, kadına yönelik şiddetin sözlü, fiziksel veya psikolojik gibi birçok biçimde ortaya çıktığını belirterek, kadınların evli oldukları erkekler tarafından fiziksel ve psikolojik şiddete, tecavüze maruz kaldığını ve cinayetlere uğradığını söyledi.

Kadınların cinsel tacize uğradığını ve çocuk yaşta evliliğin yaygın olduğunu kaydeden  Ghada Al-Shaarani, “ Elektronik şiddet ve taciz çok yaygınlaştı. Ayrıca kız çocuklarına yönelik başka bir şiddet biçimi de kadın sünnetidir” dedi.

Ghada Al-Shaarani, şiddete maruz bırakılanları bilinçlendirerek ve onlara "Sana inanıyoruz ve yanındayız" diyerek desteklediklerini ve sorumluluğu yalnızca faile yüklediklerini belirtti. Toplumda kadın hakları konusunda farkındalık yaymanın ve şiddet mağdurlarına psikolojik destek sağlamanın önemini vurgulayan Ghada Al-Shaarani “ Şiddeetin birçok biçimi var ve bu nedenle nasıl yardım edileceğini anlamak için kötü muamelenin belirtilerini tanımak önemli” diye belirtti.

Söyleşiye katılan Basma Al-Aqbani ise sözlü tacizin, karşı tarafta psikolojik zarar yaratmayı amaçlayan bir iletişim şekli olduğunu söyleyerek "Önde gelen entelektüellerin bile kadınlara karşı konuşma tarzlarıyla zarar vermeye çalıştıklarını görüyoruz" dedi.

‘Kadının rolü sadece çocuk doğurmakla sınırlandırılmış’

Avukat Lina Abu Hamdan, kadına yönelik şiddetle mücadelenin yasal boyutları hakkında şunları söyledi: "Kadın, iktidarlar tarafından erkekten daha düşük bir konumda sınıflandırılmış ve bu da kadını erkeğin özel mülkiyetine dönüştürmüştür. Kadının rolü sadece çocuk doğurmak ve evde çalışmakla sınırlandırılmıştır. Bu, kadına yönelik şiddetin bir biçimidir" dedi.

Suriye'nin her bölgesinde kadına yönelik şiddet vakalarının kaydedildiğini belirten Lina Abu Hamdan, şiddetin her türlüsünün suç olarak kabul edilmesine rağmen cezasız kaldığını söyledi. Suriye'de kadının maruz bırakıldığı aile içi şiddeti düzenleyen bir yasa olmadığını da hatırlattı.