Suriyeli kadınlara çağrı: Yarın değil bugün ayağa kalkın
Demokratik İslam Kongresi Kadın Meclisi Yönetimi’nden Gulnaz Osman, Suriyeli kadınların Siyasal İslam’a karşı sessiz kalmamalarını isteyerek, “Bugün ayağa kalkmazsanız yarın haklarınızı kaybedersiniz” dedi.
SORGÜL ŞÊXO
Til Temir- Suriye, 2011 yılından bu yana birçok krizle karşı karşıya kaldı ve son olarak Baas rejiminin devrilmesiyle yeni bir sürece girdi. Heyet Tehrir El-Şam (HTŞ) cihadist grubun Suriye’de iktidara gelmesiyle kadın düşmanı politikalar da hayata geçirilmeye başlıyor. Ülkede çözülmesi gereken onlarca sorun varken, ilk icraatları kadınların kılık kıyafetine yönelik yeni kararlar çıkarmak oldu.
Kuzey ve Doğu Suriye Cizîr Kantonu’na bağlı Til Temir kentinde Demokratik İslam Kongresi Kadın Meclisi Yönetimin’den Gulnaz Osman, konuyla ilgili ajansımıza konuştu.
‘Yeni bir yüzle ortaya çıksalar da ideolojileri değişmedi’
Baas rejiminin çökmesiyle bugün Suriye yönetimini ele geçiren HTŞ’nin geçmişinin ihlallerle dolu olduğuna dikkat çeken Gulnaz Osman, “HTŞ aslında Cephet El-Nusra’dır ve geçmişi kadınlara yönelik ihlallerle doludur. Bugün yeni bir yüzle ortaya çıksalar da ideolojileri değişmedi. Mesela kadınların adalet kurumlarında yer almaması gerektiğini söylüyorlar. Aldıkları kararlar kadınlar için en tehlikeli kararlardır. Suriyeli kadınlar uzun yıllardır savaşın ortasında yaşıyor ve savaş koşulları en çok da onları zorluyor. Suriyeli kadınlar tüm bu zorluklara rağmen direnişlerini sürdürüyorlar” dedi.
‘Kadın kimliğine yönelik bir tehdit’
HTŞ’nin kadınlarla ilgili aldığı anti-demokratik kararlara dikkat çeken Gulnaz Osman, kadınlara başörtü ve hicap kararının dayatılmasının kadın kimliğine yönelik bir tehdit oluşturduğunu söyleyerek, “Suriye'de kadınların durumunu, nasıl başörtüsü takmaya ve hicap giymeye zorlandıklarını yakından takip ediyoruz. İslam’da kadınlara başörtüsü dayatma yoktur. Peygamberimiz döneminde kadınlar savaş, ekonomi, ticaret, tarım ve tıp alanlarında aktif rol üstlenmişlerdir. Ama erk zihniyet İslam adı altında kadınları pek çok meşru haklarından mahrum bırakıyor. Mevcut hükümet kadınları hayattan koparmak istiyor” sözlerine yer verdi.
‘Medya önünde kadınlara yönelik politikalarını yumuşatıyorlar ama gerçekte öyle değil’
Ortadoğu ülkelerinde kadınların din adı altında baskı altına alınmaya çalışıldığını kaydeden Gulnaz Osman, “Sadece Suriye’de değil, İran ve Afganistan'da da aynı politikalar uygulanıyor. Yanlış din anlayışı ile kadınların özgürlükleri kısıtlanıyor. Medya önünde kadınlara yönelik politikalarını yumuşatıyorlar ama gerçekte öyle değil. Gerçek İslam'ı özünden çıkarıp kendi ideolojilerine göre kadınları şekillendirmek istiyorlar. Siyasal İslam’a karşı en uygun çözüm demokratik İslam’dır. Bizler bugün Demokratik İslam fikrini yayıyoruz. Dolayısıyla demokratik İslam'ın olduğu yerde siyasal İslam'a yer yoktur. Mesela İran siyasal İslam'ı temel alıyor ve her şeyi kan dökerek dayatıyor. Suudi Arabistan böyleydi, şimdi Türk devleti de böyle, Afganistan'da da uzun zamandır bu böyle. Dolayısıyla demokratik İslam'ın tanıtılması ve tüm ülkelerin ona göre hareket etmesi çok önemli ve en doğru çözüm olacaktır” şeklinde konuştu.
‘Farklı dini inançlara sahip insanlar arasında korkuya neden oluyor’
Suriye’nin tehlikeli bir süreçten geçtiğini kaydeden Gulnaz Osman, sözlerine şöyle devam etti: “Suriye gençlerinin bir kısmı HTŞ'de yer aldığı doğrudur, ancak şunu iyi biliyoruz ki, HTŞ içinde Suriye’den olmayan Afganistan’dan, Özbekistan’dan ve birçok ülkeden gelen köktendinci gruplar var. Bu durum Suriye'nin dini ve inançları konusunda hem büyük bir tehlike oluşturuyor hem de farklı dini inançlara sahip insanlar arasında korkuya neden oluyor. Örneğin cihatçıların Suriye’de Noel ağacını yakması Hıristiyanlar arasında bir korkuya neden oldu.”
‘Geçmişleri kadın katliamlarıyla biliniyor’
Gulnaz Osman, konuşmasının devamında yeni Suriye hükümetine kaygıyla yaklaştığını söyleyerek, “Çünkü kanlı geçmişlerini iyi biliyoruz. Geçmişleri kadın katliamlarıyla biliniyor. Birçok kimliğin ve inancın olduğu Suriye'nin dincilerin alanına dönüşmesinden ve kadınların bilim yolundan uzaklaştırılmasından korkuyoruz. Yeni hükümetin niyeti yapılan görüşmelerden az çok belli. Dolayısıyla kadınlar olarak yarını beklemeden şimdiden haklarımızı aramamız gerekiyor. Şimdi Suriyeli kadınların haklarını arama zamanıdır. Yeni anayasa hazırlığında kadınların temsiliyeti sağlanmalıdır. O halde şimdi kadınların ayağa kalkma, hakları için mücadelelerini güçlendirme zamanı. Alınan kararlarda yerimizi almazsak tarihi bir fırsatı kaçırmış olacağız” çağrısında bulundu.
‘Dinci bir devlet kurmayı hedeflediklerini biliyoruz’
Gidişat değişmezse Suriye’nin geleceğinin kötü yönde ilerleyeceği uyarısında bulunan Gulnaz Osman, sözlerini şöyle tamamladı: “Suriye’de Durzî, Îsmaîlî, Hristiyan, Müslümanlar, Aleviler var. Esad’ın gidişiyle birlikte mezhep çatışmalarını körüklemeye çalışacaklar. İslam devleti kuracaklarını söylüyorlar, ancak köktendinci bir devlet kurmayı hedeflediklerini biliyoruz. Kadınlara hiçbir hak verilmeyecek ve bu nedenle kadınların sessiz kalmalarını istemiyoruz. Eğer bugün ayağa kalkmazsanız haklarınızı kaybedersiniz” dedi.