Roma’da uluslararası konferans: Vakit geldi, Öcalan özgür olmalı

Roma'da, “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm Uluslararası Konferansı” başladı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tarihi çağrısının önemine dikkat çeken konferansa katılan konuşmacılar, “Vakit geldi; Öcalan özgür olmalı” mesajı verdi.

Haber Merkezi- İtalya'nın başkenti Roma'da Abdullah Öcalan'a Özgürlük Kürt Sorununa Çözüm Hamlesi'ne farklı ülkelerden 300'ün üzerinde ismin destek verdiği “Abdullah Öcalan'a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm Uluslararası Konferansı” başladı.  

İtalya İşçi Konfederasyonu'nun (CGIL) ev sahipliği yaptığı ve iki gün sürecek konferans, Frentani Kongre Merkezi'nde yapılan konferansa, farklı ülkelerden "Önder Apo’ya Özgürlük Kürt Sorununa Çözüm Hamlesi"ne destek veren kesimlerden 300'ün üzerinde isim katıldı.

Konferans öncesi kısa bir müzik sunumu ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fikirlerine odaklanan bir performans sergilendi. Konferansın açılışını Kürdistan Enformasyon Bürosu'ndan Yılmaz Orkam ve konferansa ev sahipliği yapan İtalya İşçi Konfederasyonu (CGIL) Uluslararası İlişkiler Başkanı Salvatore Marra yaptı. İlk olarak söz alan Yılmaz Orkan, ev sahipliği için CGIL'e, Roma Belediyesi’ne ve katılımcılara teşekkür etti.

"Önder Apo'ya Özgürlük Kürt Sorununa Çözüm Hamlesi"nin önemine vurgu yapan Yılmaz Orkan, Abdullah Öcalan'ın İmralı'daki direnişine ve uluslararası kampanya ile yeni gelişmelerin yaşandığına vurgu yaptı. Kürtlerin mücadelesinin ve Abdullah Öcalan'ın fikirlerinin tüm toplumsal kesimleri etkilediğini dile getiren Yılmaz Orkan, Abdullah Öcalan'ın sadece Kürdistan için değil tüm Ortadoğu için çözüm aradığına vurgu yaptı.

‘Kürt sorunu için siyasal bir çözüm arıyoruz’

Daha sonra konuşan Salvatore Marra, İtalya, Avrupa ve dünya genelinde sendikaların demokrasiyi savunmasının önemine değinerek, otokrasi ve diktatörlükleri güçlendirmek için yeni kanunların çıkarıldığını söyledi. İtalya'da faşizmden kurtuluşun 80'inci yılını kutladıklarını hatırlatan Salvatore Marra, mücadelenin büyütülmesi gerektiğini söyledi. Demokrasiyi savunmaya devam edeceklerini belirten Salvatore Marra, "Kendi eylemlerimiz ve mücadelemiz sürecek. Demokrasiyi savunmak için 9 Haziran'da gerçekleşecek referandumda güçlü bir şekilde oy kullanmalıyız. Dünyadaki en büyük sendikalardan biriyiz ve geçtiğimiz günlerde aşırı sağcılar sendikamızın genel merkezine saldırdı. Aşırı sağcılar bizim gibi, sizin gibi kollektif çalışanları düşman olarak görüyorlar. Biz insanları bir araya getirmeye devam edeceğiz. Kürt davası gibi asil davalar için insanları bir araya getirmeye devam edeceğiz. Çoğulculuğa inanıyoruz. Kürt sorunu için siyasal bir çözüm arıyoruz. Bugün çocuklar bombalarla öldürülüyor ve biz buna siyasal bir çözüm istiyoruz" şeklinde konuştu.

‘Öcalan'ın inanılmaz çağrısını sahipleniyoruz’

Sağcı liderlerin sivil toplumu hedef aldığına işaret eden Salvatore Marra, " Biz bu önemli davaya desteğimizi sunuyoruz ve sunmaya devam edeceğiz. Pek çok yerde hala şiddet devam ediyor. Savaş çanları dünya çapında çalıyor. Ayrıca Öcalan'ın inanılmaz çağrısını sahipleniyoruz ve desteğimizi sunuyoruz. Dünya liderleri bizi şiddete davet ederken Öcalan bizi barışa davet etti" diye belirtti.

‘Bence Öcalan Nobel Barış Ödülü almalıdır’

Daha sonra Roma Belediyesi Meclis Üyesi Massimiliano Smerigilio, Abdullah Öcalan'ın yeni bir paradigma yarattığını dile getirerek, "Öcalan ırkçılığa ve tekçiliğe karşı önemli bir paradigma geliştirdi. Demokratik Konfederalizm paradigması tüm halkları, kadınları, ezilenleri koruyor. Amerika dahi özgürlükten bahsediyor ancak demokrasiden eser yok. Fakat Öcalan hem demokrasi hem özgürlük diyor ve bu çok önemli. Kürt Hareketi ve Öcalan yeni bir siyasi yaklaşım sergiliyor ve demokrasinin inşasından söz ediyor. Bu çağrı çok önemli ve ben umuyorum bu çağrı cevap bulur. Bence Öcalan Nobel Barış Ödülü almalıdır" diye belirtti.

Nobel Barış Ödüllü isimlerden çağrıya destek

Kampanyaya destek veren Nobel Barış Ödüllü isimler adına mesaj paylaşan Prof. Kariane Westerheim, şunları kaydetti: "Bugün burada olduğum için gururluyum. Abdullah Öcalan'a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm kampanyası çok büyük bir yankı uyandırdı. Yapılan eylem-etkinlikler ve oluşan toplumsal baskı ile İmralı'daki tecrit kısmi de olsa kırıldı ve Abdullah Öcalan 27 Şubat'ta tarihi bir çağrı yaptı. Umuyoruz bu barış süreci devam eder ve Kürt sorununa çözüm bulunur. Nobel Barış Ödüllü isimler bu çağrıya desteklerini açıkladılar. Jody Williams Avrupa Parlamentosu'nda bu çağrıya desteğini açıkladı. Bir kez daha Kürt sorununun çözülmesi gerektiğini söylüyoruz. Bu çağrı cevap bulmalıdır. Silahların bırakılması çağrısında bulundu. PKK'nin feshinin tartışılmasını istedi. Bu çağrıda Türk ve Kürt halklarının kardeşliği ve ortak yaşam iradesinden de bahsetti. Kardeşlik ruhundan bahsetti. Biz Nobel Barış Ödüllü isimler olarak bu çağrıya bu perspektife desteğimiz sunuyoruz. Sayın Abdullah Öcalan serbest bırakılmalı. Barışın sağlanması için rolünü oynayabilmeli."

‘Kürtlerin özgürlük mücadelesi bizim sendikamızın mücadelesi gibidir’

Britanya UNİTE sendikasından Simon Dubbins ise, Abdullah Öcalan'ın fotoğrafı ile kürsüye çıktı. Konferansta bulunduğu için gururlu olduğunu dile getiren Simon Dubbins, barış konusunda önemli adımların atıldığını hatırlatarak şöyle konuştu: "Bu süreç oldukça hassas. Bu kampanyayı devam ettirmemiz gerekiyor. Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü sağlayıncaya kadar bu mücadele devam etmeli. Britanya’da kampanyamız devam ediyor."

Abdullah Öcalan'ın fotoğrafını kaldıran Simon Dubbins, "Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü sağlamamız gerekiyor. Bu kampanyayı çok daha fazla büyütmeliyiz. Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünün sağlanması hayaldi şimdi önemli bir ihtimal olarak konuşuluyor. Bu çok ciddi ve önemli bir gelişme. Türkiye'de demokrasiye dönük saldırılar da devam ediyor. Henüz Öcalan serbest bırakılmadı ve rolünü oynayamıyor. Yine Ortadoğu'da kazan kaynıyor her yerde savaş var. Kürtlerin özgürlük mücadelesi bizim sendikamızın mücadelesi gibidir. Kürtlerin değerleri ve ideolojileri bizim yaşam felsefemiz ile uyuşuyor. Biz omuz omuza Kürt halkı ile birlikte bu özgürlük mücadelesini sürdüreceğiz" şeklinde konuştu.

Kampanyanın sözcülerinden Zübeyde Zümrüt ise kampanyaya verilen destekten dolayı teşekkür etti. Kampanyanın yarattığı sonuçları anlatan Zübeyde Zümrüt, Önder Apo'nun çağrısı için mücadelenin büyütülerek sürdürülmesi gerektiğine dikkat çekti.

Konuşmaların ardından başlayan 1'nci panelin moderatörlüğünü IPPNW-Almanya'dan Dr. Gisela Penteker ve MIGRANTE'dan Father Aris üstlendi.

'Önder Apo ile kadınların, gençlerin bağı koparılamaz'

İlk sözü alan Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) Üyesi Zîlan Diyar, konferansı selamladı. Hamlenin iki yıldır devam ettiğine dikkat çeken Zîlan Diyar, konferans için de dört aydır hazırlıkların yapıldığını belirtti. Esasen bu hamlenin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tutsaklığından bu yana devam ettiğini ve büyük bir mücadele birikimi ile hamlenin iki yıl önce başladığını ifade eden Zîlan Diyar, mücadelenin aralıksız bir şekilde devam edeceğinin altını çizdi.

Zilan Diyar devamında şunları söyledi: "Önder Apo ile halkın, kadınların, gençlerin bağı koparılamaz. Bu yüzden burada farklı çevrelerden insanlar bir araya geldi. Hamle boyunca pek çok eylem-etkinlik yapıldı. Bu mücadelede yaşamını yitirenleri de saygıyla selamlıyorum"

Önder Apo'nun fikirlerinin pratik olarak hayata geçirilmesinin önemli olduğunu söyleyen Zîlan Diyar, devletin yarattığı kutuplaşmanın kırılması gerektiğini belirtti. 2023 yılında başlayan hamle kapsamında yapılan eylem ve etkinlikleri anlatan Zîlan Diyar, eylem etkinliklerde ısrarcı olmanın özgürlük için şart olduğunu dile getirdi.

‘Yeni bir süreç başlıyor’

Ardından söz alan İtalya Sinistra Partisi Genel Sekreteri ve Milletvekili Nicola Fratoianni, Önder Apo'ya dönük Uluslararası Komplo sürecinde yaşananları hatırlattı. Uzun süredir hamleye destek verdiklerini ifade eden Nicola Fratoianni, İtalya Parlamentosu’nda Kürt sorununu gündeme getirdiğini belirtti.

Rojava'daki Özerk Yönetim'in önemli bir değer olduğunu ve kendi politik çizgileriyle örtüştüğünü belirten Nicola Fratoianni, "Rojava'yı korumamız gerekiyor. Dünya demokrasisi için önemli bir değer ve bu değeri savunmamız gerekiyor. Rojava'da ortaya çıkan değer, Öcalan'dan ilham alıyor. Bu yüzden Öcalan'ın yaptığı çağrı ve onun özgürlüğü çok önemli. Umuyorum Türkiye bu çağrıya cevap verir ve demokrasinin inşası için adımlar atılır. Bu durum karşısında uluslararası güçler daha fazla rol alabilir. Yeni bir süreç başlıyor ve uluslararası güçlere burada önemli görevler düşüyor" dedi.

‘Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep ediyorum’

Fransa Insoumise hareketinden Emmanuel Fernandes ise, Önder Apo'nun fikirlerinin sadece Kürtler veya Kürdistan için değil, tüm dünya için önemli olduğunu kaydetti. Totaliterleşen ve demokrasiden uzaklaşan rejimlere karşı Önder Apo'nun fikirlerinin savunulması gerektiğinin altını çizen Emmanuel Fernandes, "Fransa'da yeni bir koalisyon, seçimlerde başarı sağladı. Sol, sosyalist, hak savunucuları olarak bu otokratik rejimlere karşı birleşmeliyiz. Bu sebepten Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü talep ediyorum. Ben Avrupa Konseyi üyesiyim ve Kürtler, 15 yıldan fazladır Strasburg'da Öcalan'ın özgürlüğü için ısrarlı bir şekilde eylem yapıyorlar. Bu eylem bana ilham veriyor. Israrcı ve cesur bir şekilde bu eylemi devam ettirmek beni motive ediyor" dedi.

İmralı'da yaşananların insani olmadığını kaydeden Emmanuel Fernandes, buna karşı ilgili kurumların duyarsızlığını da eleştirdi.

‘Mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor’

BASK ülkesinden Parlamenter Diana Urrea Herrera, "Öcalan'a özgürlük" sözleri ile konuşmasına başladı. Tüm dünyada kardeşlik duygusunun geliştirilmesi gerektiğini söyleyen Duana Urrea Herrera, "Her zaman Kürtlerle ile birlikte olmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Biz uluslararası arenada demokratikleşmenin önünün açılması için mücadele ediyoruz. Bugün burada yapılan çok önemli bir konferans. Öcalan'ın özgürlüğü için başlatılan hamlenin de çok önemli olduğunu düşünüyorum. Herkesin ‘savaş’ dediği bir dönemde Öcalan, ‘barış’ dedi. Barış sürecini başlattı ve demokrasi mücadelesinden demokratik toplumun inşasından bahsetti. Bunun çok değerli olduğunu düşünüyorum. Öcalan üzerindeki tecrit kısmen kaldırılsa da hala aktif rol oynayabileceği koşullar yaratılmadı. Bunun için mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor. Uluslararası güçlerin de bu konuda inisiyatif alması için bu mücadelenin büyütülerek devam etmesi gerekiyor. Bu uluslararası konferansı bu yüzden çok önemsiyorum. BASK ülkesi, Kürdistan halkı ile beraberdir. Omuz omuzayız, her zaman bu mücadeleyi birlikte sürdüreceğiz."

‘Vakit geldi; Öcalan özgür olmalı’

Avrupa Solu’ndan Maurizio Acerbo, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Roma'da olduğu dönemi hatırlattı. Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümü için süren mücadelenin aslında tüm dünya halklarını ilgilendirdiğini belirten Maurizio Acerbo, "Öcalan, faşistlerin zindanında antifaşist mücadelenin nasıl sürdürüleceğini gösterdi. Tüm siyasi tutsaklara nasıl direnileceğini gösterdi. Dışarıda olanlara da nasıl bir politik mücadele hattı örülmesi gerektiğini söyledi. Biz onunla aynı yoldayız, onun taleplerini sahipleniyoruz. Onun mücadele arkadaşlarıyız. Son olarak Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü, tıpkı Nelson Mandela'da olduğu gibi bir an önce sağlanmalıdır. Vakit geldi; Öcalan özgür olmalı" dedi.

‘Abdullah Öcalan başka bir yolun mümkün olduğunu gösterdi’

DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın yaşanan sorunlara demokrasi ile çözüm aradığını hatırlattı. Geçmiş barış girişimlerine dikkat çeken Keskin Bayındır, "Tüm girişimler devlet tarafından boşa çıkarıldı. Bizler de sizler gibi hamle içerikli eylemler yaptık. Sizin bu uluslararası hamleniz Kuzey Kürdistan'ı da etkiledi. Bu hamlenin başarısı şu an devam eden barış sürecini yarattı. Bu hamle ile unutturulmak istenen Öcalan bir kez daha halkların gündemine girdi" diye konuştu.

Kürt sorununun çözümü için Türk devletinin adım atması gerektiğini söyleyen Keskin Bayındır, Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünün sağlanmasının sürecin başarısı için şart olduğunu duyurdu. Abdullah Öcalan’ın çağrısının tüm uluslararası güçlerce karşılık bulduğunu ifade eden Keskin Bayındır, "Abdullah Öcalan'ın çağrısı alternatif bir yol ve çözüm sunuyor. Devam eden dünya siyaseti savaşlar ve işgaller üzerinden şekilleniyor. Fakat Abdullah Öcalan başka bir çözümün, başka bir yolun mümkün olduğunu gösterdi. Bu yüzden bu çağrı tüm güçler tarafından önemli bulundu ve tartışılmaya devam ediyor" şeklinde konuştu.

Bolonya Belediye Başkanı Emily Clancy, Bolonya kentinin Kürt hareketi ile sıcak ilişkileri olduğunu ifade ederek, feministler, ekolojistler, sosyalistler gibi pek çok çevrenin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'nın fikirlerini sahiplendiğini ve Abdullah Öcalan'a teşekkür ettiklerini kaydetti.

COBAS Sendikası Sözcüsü Piero Bernocci, Kürt halkının yaşadığı sorunları hatırlatarak, 100 yıldır Kürtlerin temel haklarından yoksun bir şekilde yaşadığını ifade etti.

Panelde son sözü alan Arjantin CTA Sendikası'ndan Julian Aguirre hamle kapsamında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'nın özgürlüğü için Arjantin'de yapılan eylemleri anlattı. Abdullah Öcalan'nın bir an evvel özgür olması gerektiğini söyledi.