Kadın gazeteciler: 8 Mart bizim için en uzun ve en güzel mesai
8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle günler öncesinde başlayan etkinlikler kapsamında yoğun bir mesaiye başlayan kadınlar, bölgede ev ev gezerek, bütün kadınlara ulaşmayı hedefliyor. Kadınların her adımını takip edip, seslerini duyuran kadın gazeteciler de, bu süreçte büyük bir emek harcarken, “En uzun ve en güzel mesaimizle o gün de alanda olacağız” diyor.
Amed – Dünyanın dört bir yanında her sene kutlanan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, Türkiye’de bu yıl artan cins kırımının gölgesinde kutlanacak. Kadınların 8 Mart gündemiyle bir hafta boyunca alanlarda olacağı bölgede, kadın gazeteciler de büyük bir mesai harcayacak. Kadınlarla birlikte köy köy gezerek, çalışmaları takip edecek olan gazeteciler, 8 Mart’ın kendileri için en önemli mesai günü olduğunu söylüyor. Jinnews Haber Ajansı muhabirlerinden Gülistan Azak, kadınların 8 Mart sürecini ajansımıza değerlendirdi. Yüzyıllardır kadınların eril zihniyete karşı bir mücadele içerisinde olduğunu dile getiren Azak, 8 Mart’ın bu mücadeleye büyük bir meşale yaktığını söyledi.
“8 Mart kadın mücadelesine meşale oldu”
Pandemi süreciyle birlikte kadınlara yöneltilen baskıların iki katına çıktığını ifade eden Azak, “Gerçekten de dayatılan sömürüye karşı verilen mücadele tek sesten yankılanıyor. Kadına dayatılan yoksulluk, şiddet ve tecavüz tüm dünyada yaşanıyor. Bu nedenle verilen mücadele ve yükseltilen ses aynı oluyor. Özellikle pandemi sürecinde kadınlar emek sömürüsüne maruz kaldılar. İktidarlar bu süreçte kadına dayattığı gerçek yüzünü göstermiş oldu. Bu vesile ile yorulmak nedir bilmeyen, pazara giderken en ucuz ürünü almak zorunda bırakılan işsizlik ile korkutulan kadınlar her 8 Mart’ta var olan gücünü bütün dünyaya hatırlatıyor” dedi.
“Uzun ve değerli bir mesai”
Jinnews olarak 8 Mart haftasını çok yoğun geçirdiklerini ve verdikleri bu yoğun mesainin kendileri için çok önemli olduğuna değinen Azak, “Biz kadın haber ajansı Jinnews olarak bugünlerde kadınlarla birlikte büyük bir mesaideyiz. Uzun ve bir o kadar da değerli bir mesai. Biz yıllardır kadınların olduğu her alanda çalışıyoruz. En çok var eden ancak iş gücü en az görünen kadınlar olarak yaşamın her alanında emek veriyoruz. Bugün 8 Mart bizim için en önemli mesai günü. Biz de bugün çalışmış olmaktan asla gocunmuyoruz. En güzel mesaimizle o gün de alanda çalışacağız. Bizler bugünün önemini biliyoruz gazeteciden önce kadınız. Bütün saldırılar bize de yöneltiliyor bu anlamda bugün biz çalışanlar için de çok önemli” ifadelerini kullandı.
“Devlet kadınlardan korktuğunu açık bir şekilde gösteriyor”
15 yıldır bölgede ve Türkiye’nin farklı kentlerinde gazetecilik yapan Fatime Tekin ise, Türkiye’de kadınlar üzerinde büyük bir baskının olduğuna dikkat çekti. Her gün kadın cinayetleri ve kadın tecavüzleri haberlerini okudukları bu süreçte 8 Mart’ın bütün kadınlar için çok önemli bir gün olduğunu belirten Tekin, devletin en çok kadınlardan korktuğunu bu yüzden bütün şiddetini kadına yönelttiğini söyledi. Tekin, konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Sistem kadınlardan ciddi anlamda korkuyor. Kadın güçlenince ve yaşamda yer almaya başlayınca müthiş bir halka oluşturuyor ve bu halka diğer kadınlara sirayet ediyor. Bu korkuyu baskı şeklinde bizlere lanse ediyor.”
“Kürt kadın gazetecilere baskılar altında”
Fatime, “Bu baskılardan elbette biz kadın gazeteciler de payımızı alıyoruz. Hem kadın gazeteci olmak hem de bölgede çalışıyor olmak ayrı bir sıkıntı. Kadın kimliğine ayrı bir saldırının yanı sıra Kürt kadın kimliğine de çok büyük bir saldırı var. Bir de gazeteci olup bunları arşivleyip bütün dünyaya duyurmaya çalışıyorsunuz. Dışarıda kolluk kuvvetleri tarafından tacize uğruyor ya da mobinge maruz kalıyorsunuz. Bir habere giderken yine kendi meslektaşlarınızın yaptığı şeyler oluyor” sözleriyle bölgede kadın gazeteci olmanın zorluklarına yer verdi.
“Kadının sesi olmaktan bıkmadık”
Baskılara karşı 8 Mart’ta da alanlarda olarak kadınların sesi olmaya devam edeceklerini dile getiren Tekin, “Kadın olmanın gücü ve bilinciyle bu yola çıktığımız için ayakta durup mücadele ediyoruz. Kardeşi, abisi ya da başka biri tarafından şiddete uğrayan, taciz edilen kadınların sesini herkesin duyması gerekiyor. Bizler de bu sesi dünyaya duyurmak için çalışıyoruz ve kadının sesi olmaktan asla bıkmıyoruz. 8 Mart’tı da diğer bütün günlerde de kadının sesi olup kameralarımızla alanlarda olacağız” diye konuştu.