EŞİK’ten Avukat Selin Nakıpoğlu: Diyanet bir suç silsilesi olarak karşımızda

Avukat Selin Nakıpoğlu, Diyanet İşeri Başkanlığı’nın kadınları hedef alan açıklamalarının erkeklere ‘saldırı emri’ niteliğinde olduğunu belirterek “Diyanet İşleri Başkanlığı dini öğüt kisvesi altında siyasi, toplumsal mühendislik projesi yürütüyor” dedi.

ELİF AKGÜL

İstanbul- Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 5 Ağustos’ta 90 bin camide okutulan kadınların kazanılmış miras hakkını ihlal eden cuma hutbesi ve sonrasında yapılan açıklamalara tepkiler sürüyor. Kadın örgütleri, Laiklik Meclisi ve Medeni Haklarımızdan Vazgeçmiyoruz Kampanya Grubu’nun hakkında suç duyurusunda bulunduğu açıklamayı ve Diyanet’in daha önceki kadınları hedef alan politikalarını Eşitlik İçin Kadın Platformu’ndan (EŞİK) Avukat Selin Nakıpoğlu ile konuştuk.

‘Hayat tarzı bildirgesi’

Hutbelerin doğrudan kadınların kazanılmış haklarını ve eşitlik ilkesini hedef aldığını kaydeden Avukat Selin Nakıpoğlu, “Diyanet hutbeleri hayat tarzı bildirgesine dönüşmüş durumda” ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti:

“Ama bu hutbelerde nedense yolsuzluk, adaletsizlik, siyasi rüşvet ya da makam saltanatı herhangi bir şeyden bahsedilmiyor. Kadınların hayat tarzına müdahale olunca hemen megafonun sesi açılıyor. Kadınların kahkahasında, saç telinde, tatil planında miras hakkında düğümleniyor aslında bu hutbeler.”

Bu hutbelerin kadınların yaşam biçimlerine bir müdahale olduğunun altını çizen Avukat Selin Nakıpoğlu, “Devletin resmi bir kurumu sürekli bir suç silsilesi ile karşımıza çıkıyor” diye konuştu.

‘Kadın olarak yurttaş olma hakkımızı yok sayıyor’

“Kadın olarak yurttaş olma hakkımızı, laik hukuk düzenindeki yerimizi yok sayan ve aslında kadınlara ‘sen orada dur’ diyen bir Diyanet ile karşı karşıyayız” şeklinde konuşan Selin Nakıpoğlu, kurumun Anayasa’yı ihlal ettiğini vurgulayarak şöyle açıkladı:

“Kadınları ikinci konumda görme ısrarı cumhuriyetin temel ruhuna yönelmiş bir itiraz niteliğinde. Anayasa’daki laik hukuk devletine aykırı bir düzlemde kalıyor. Çünkü Diyanet İşleri Başkanlığı dini öğüt kisvesi altında siyasi ve toplumsal mühendislik projesi yürütüyor. Adeta siyasal İslamcı bir iktidarın borazanı gibi karşımızda. Kendi keyfine göre, Anayasa’ya ve yasalara aykırı olarak kadınların haklarını törpülemeye çalışıyor. Bu masumane bir şey değil.”

Diyanet’in hutbesinin 90 bin camide milyonlarca insana ulaştığının altını çizen Selin Nakıpoğlu Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kendisini “ahlak bekçisi olarak ilan ettiği” değerlendirmesinde bulundu. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Adalet Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı ile eşgüdüm içerisinde çalıştığına dikkat çeken Selin Nakıpoğlu, Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte yürütülen ÇEDES projesinin, Adalet Bakanlığı ile birlikte yürütülerek aile hukukuna getirilen “arabuluculuk” uygulamasının bunlardan bir kısmı olduğunu hatırlattı. Diyanet İşleri Başkanlı’ğının söz konusu son hutbeler ile miras hukuka ilişkin bir hazırlık içinde olabileceği uyarısında da bulundu. “Kadınların miras hakkına ilişkin bir saldırı söz konusu” diye ifade eden Avukat Selin Nakıpoğlu, “Binlerce insana, milyonlarca insana kadınların eşit miras hakkı olmadığına ilişkin öğütler verebilen, yani suç işleyen Diyanet İşleri Başkanlığı var” diye konuştu.

‘Diyanet suç işlemeye devam ediyor’

Bu hutbelerle ilgili çeşitli hak örgütü ve kurumlarının suç duyurusunda bulunduğunu da hatırlatan Selin Nakıpoğlu, bu suç duyuruları hakkında işlem yapılmamasının yanı sıra “kurumun suç işlemeye devam ettiğinin” altını çizdi. Bu hutbelerle “suç işlemeye tahrik”, “suçluyu övme”, “görev sırasında dini hizmetleri kötüye kullanma” gibi suçların işlendiğini kaydeden Selin Nakıpoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 1 Ağustos'ta yayımladığı kadınların giyim kuşamlarını hedef alan hutbesini hatırlatarak “Bir kadının kılık kıyafetine söz söylediğinizde o hutbeyi dinleyen erkeğe saldırı emri vermiş oluyorsunuz” diye konuştu.

Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu hutbeleri ihbar kabul edip şikâyet beklemeksizin soruşturma açması gerektiğini söyleyen Selin Nakıpoğlu, buna rağmen hiçbir işlem yapılmadığına işaret etti. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “Anayasa’ya aykırı bir hukuk rejimi öğütlediği” konusunda uyarıda bulunan Avukat Selin Nakıpoğlu, yeni Anayasa çalışmalarına dair “Böyle bir iklimde, neyle, kimle, hangi siyasi erkle Anayasa konuşulacak” diye sordu ve şöyle devam etti:

“Diyanet İşleri Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı’nın Anayasa’ya aykırı bir hukuk rejimi tahayyülü çok açık. Diyanet de buna ilişkin zaten hiçbir niyetini gizlemiyor. Açıkça Laik Cumhuriyeti aykırı iş ve işlemler yapıyor. Kendi sınırlarını çoktan aşmış durumda ve onunla da yetinmiyor. Eğitim ve hukuk düzenine ilişkin de aslına bakarsanız müdahalelerde bulunuyor. Bunların hiçbiri masum değil. Gidişat çok tehlikeli bir hal almış durumda ve laiklik demode bir kavram değil. Şu anda bizim en çok söylememiz gereken ve mücadelesini en çok vermemiz gereken alanlardan biri halinde.”