Tüm dünya kadınlarına örnek bir örgütlenme: Kongra Star -5

Sosyal Komite her kesim için proje hazırlığında Kongra Star Sosyal Komitesi Sözcüsü Gulistan Eli, toplumda köklü değişiklik yapmak istediklerini ifade ederek, önümüzdeki süreçte birçok proje hazırlığı içinde olduklarını belirtti.

Sosyal Komite her kesim için proje hazırlığında

Kongra Star Sosyal Komitesi Sözcüsü Gulistan Eli, toplumda köklü değişiklik yapmak istediklerini ifade ederek, önümüzdeki süreçte birçok proje hazırlığı içinde olduklarını belirtti.

RONAHÎ NÛDA

Qamişlo – Kongra Star’ın Sosyal Komitesi, Rojava Devrimi’nde önemli sosyal adımlar atarken aynu zamanda toplumu eğitme ve örgütleme alanı oldu. Komite her yaştan insanı örgütlüyor ve her anlamda eğitiyor. Komite ailelerle toplantılar yapıyor, onları dinliyor ve bilinçlendirme çalışmaları örgütlüyor. Sosyal Komite’nin sorumluluğu, aileleri toplum içinde demokratikleştirmek ve ailelerin yaşadığı sorunları çözmek. Komite, çocuk, genç, yaşlı, engelliler olmak üzere birçok çalışmayı bünyesinde barındırıyor. Kongra Star Sosyal Komitesi Sözcüsü Gulistan Eli, komitenin çalışmaları ve işlevi hakkında konuştu.

Tüm kesimleri içinde barındırıyor

Gulistan Eli, öncelikle komitenin önemine değindi ve şunları söyledi.

“Sosyal alan denildiğinde toplumun kendisi akla geliyor. Sosyal Komite toplumu güçlendirme amacı üzerine kuruldu. Temel amacımız toplumu tanımak. Komitemizi 2016 yılında kurduk. İlk kurulduğunda birçok farklı örgüt, kurum,  komite içinde yer aldı. Komite ile kadın özgünlüğünü öne çıkardık.  Kadınlar bu komiteyle irade ve varlıklarını açığa çıkardılar. Kadının doğasında eşitlik olduğu için bu komite ile kadının rengini ön plana çıkardık. Komite, engelliler, çocuklar, kadın, kadına yönelik şiddet ve sağlık gibi birçok konuyu kendi içerisinde barındırıyor. Toplumu etkileyen her şeyi kendi gündemimize alıyoruz ve bu konuda çalışmalar yapıyoruz.  Kadın ve çocuk çalışmalarına da önem ve ağırlık veriyoruz.”

Çocuklar unutulmadı

Sosyal Komite ile çocukları da eğittiklerini sözlerine ekleyen Gulistan Eli konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Komite toplum içinde perde arkasında kalan şeyleri gündeme getiriyor ve bu konuda çalışma yürütüyor. Bizler toplumdan sorumluyuz. Sosyal Komitemizin içinde çocuk bölümü de var. Bu bölümde özellikle çocukların toplum içindeki hakları üzerine duruyoruz. Bilindiği gibi Ortadoğu’da çocuklar en basit haklarından bile mahrum. Çocukları dilendirilmekten kurtarmaya çalışıyoruz. Çocuk işçiliğini bitirmeye çalışıyoruz. Çocuklar da şiddete maruz kalıyorlar. Çocukların Ortadoğu’da yasalarda hakları var ama yaşamda ise maalesef yok. Bu nedenle yasalardan ziyade çocukların haklarını ailelere kabul ettirmeye çalışıyoruz. Çocuk bölümümüz aileleri ziyaret ederek çocukların önemi hakkında konuşuyoruz. Çocuk bölümü mahalle ve komünlerde örgütleniyor. Kuzey ve Doğu Suriye’de çocuklarda toplum içinde yerini alıyor. Bugün her iki cins arasında eğer bir ayrım varsa bu çocukluktan başlıyor. Bu nedenle çocuk bölümümüz çocukları küçüklükten eğitiyor. Bugün çocuklarda kendi haklarını tanıyorlar. Çocuk bölümümüz kendisini Kuzey ve Doğu Suriye’nin tamamında örgütlemeyi hedefliyor.”

“Aile zihniyetini değiştirmek istiyoruz”

Ahlaki, politik ve ekolojik bir toplum inşa etmek istediklerini belirten Gulistan Eli, “Devletin olduğu her yerde toplum geri kalıyor. Bugün devlet siyaseti evlerde de yaşatılıyor. Aile kurumu bugün devlet sistemi gibi işlediğini söyleyebiliriz. Evlerde kadın ve erkeklerin haklarının olmadığını, erkeğin egemen olarak yaklaştığını görüyoruz. Hükümetler devletleri, devletlerde aileleri yönetiyor. Sosyal komitesinin temel amacı bu zihniyeti değiştirmektir. Rojava Devrimi ile birçok kazanım elde edildi. Ancak toplumsal anlamda hala birçok çalışmaya ihtiyaç var ve aile zihniyetini değiştirmemiz gerekiyor. Devrimin tamamlanması için toplum içindeki tüm sorunları çözmemiz ve değişim dönüşüm yaratmamız gerekiyor. Kadın veya erkek fark etmeksizin onları eğitiyoruz. Toplumu ikna etmek istiyoruz” diye konuştu.

“Kadınlar haklarının farkına vardı”

Erkeğin aile içinde egemen olduğunu hatta birçok kadının ailedeki erkekler tarafından baskı gördüğünü vurgulayan Gulistan Eli, şöyle konuştu:

“Devrimden sonra kadınlar arasında birçok çelişki ortaya çıktı. Kadınlar devrim ile haklarının farkına vardılar. Güçlerini ve rollerinin farkına varınca haklarını istediler. Erkek egemen zihniyet nedeniyle kadınlar şiddete maruz kalıyordu. Erkeklerin kadınlara yönelik saldırıları devlet siyasetinden kaynaklanmaktadır. Türk devletinin işgal ettiği Efrin ve Sêrekaniyê gibi yerlerde şiddet her geçen gün daha da artıyor. Neden? Çünkü direnişçi kadınlara mesaj vermek istiyorlar. Afganistan’da ilk kadına saldırıldı ve kadınları baskılamak istediler. Bugün işgal edilen yerlerde de vahşi saldırılar yürütülmektedir. Bütün saldırı ve baskılara rağmen varlık mücadelemizi sürdürüyoruz. Gücümüzü kadınlardan alıyoruz. Eğitim ile doğruyu halka göstermek istiyoruz. Toplum içinde bir denge oluşturmaya çalışıyoruz ve sorunları çözüyoruz.”

Tüm toplumu belli bir aşamaya getirmek istiyorlar

Toplum zihniyetini değiştirdikleri oranda o kadar toplumu savunabileceklerini dile getiren Gulistan Eli, “Demokratik Ulus paradigmasıyla toplumu savunabiliriz. Projemizle topluma yakınlaşabiliriz. Toplumu eğitmeli ve sorumluklar vermeliyiz. Topluma yönelik bir tehlike oluştuğu zaman toplumun kendisini savunabilmesi gerekir. Devrim sadece savaş ile başarıya uğramaz. Toplumun askerilerinin arkasında olması ve toprağını savunması gerekiyor. Göç ile kendimizi savunamayız. Göçmenlikle çok sayıda kişi yaşamını yitiriyor. Bu gerçeklikleri eğitim ile topluma gösteriyoruz. Elbette ki göç eden çok sayıda kişi yeniden kendi topraklarına döndüler. Olası bir saldırıda gençlerden tutun yaşlılara kadar herkes artık kendi topraklarını savunacak konuma geldiler. Tüm toplumun bu aşamaya gelmesi için çalışma yürütüyoruz. Gençler toplumun geleceğidir ve biz onları da eğitiyoruz. Eğitimlerle gençlerin daha fazla topraklarını sevmelerini sağlıyoruz” dedi.

Hedef: Demokratik Ulus paradigması

Demokratik Ulus Paradigması’nın sadece Kuzey ve Doğu Suriye’de değil tüm dünyada yaygınlaşması gerektiğini vurgulayan Gulistan Eli, “Bu paradigma tüm Ortadoğu ve dünya için önerildi. Bugün demokrasi ve özgürlük adı altında yapılan çağrının kapitalist modernite sistemi üzerine yapıldığını biliyoruz. Erdoğan’ın tek dil, bayrak, millet ve vatan politikası Ortadoğu halkları üzerinden yürütüldü. Demokratik Ulus Paradigması üzerine sistemimizi kurmuş olmak açısından çok şanslıyız. Demokratik Ulus, tüm halk, ulus, kültür ve dinleri kendi içerisinde barındırıyor. Şuana kadar kimi eksiklikler yaşansa da bunları gidermeye çalışıyoruz. Güney Kürdistan sistemi gözler önündedir. 5 milyon kişi göç etti. Sınırlarda büyük zorluklar yaşadılar. Güney Kürdistan’da bu kadar göç neden yaşanıyor. Toplum demokratikleştirilmediği için ve toplum gerçeği oturtulmadığı için bu kadar göç yaşanıyor. Toplumu bu durumdan kurtarmak istiyoruz. Hedefimiz toplumu gerçekliğiyle tanıtmaktır. Kadınlar olarak da din konusunda da rolümüzü oynuyoruz. Demokratik İslam’ı esas alıyoruz. Tüm toplumu güçlendirerek barışı sağlamak istiyoruz” diye belirtti.

Birçok proje hazırlığındalar

Çok yönlü çalışma yaptıklarını ve çocuklar için de bugün hala projeler yaptıklarından söz eden Gulistan Eli, “Çocuklar için güzel bir yaşam inşa etmek istiyoruz. Kadınlar içinde projelerimiz var. Şiddete maruz kalan kadınlara destek olmak istiyoruz. Kadınlar için savunma alanı olmak istiyoruz. Tabi bütün bunlardan konuşurken aynı zamanda projelerimiz de var. Kadınlar için özel yerler inşa etmek istiyoruz. Önümüzdeki süreçte Sosyal Komite olarak eğitim akademileri oluşturmak istiyoruz. Kadın ekonomisinin değişmesi içinde projelerimiz var. Engelliler için de projelerimiz var. Engelliler için ev ev dolaşarak, aileleri ziyaret ettik ve bu kapsamda engellilerle ilgili bir bilanço hazırladık. İhtiyaçlarını karşıladık. Önümüzdeki süreçlerde engellilerle ilgili bir yer açmayı istiyoruz. Kadınları sağlık anlamda da eğitmek istiyoruz” dedi.

Yarın: Kongra Star diplomasisi sesini tüm dünyaya duyuruyor