Koçer kadınlar yayla yolları için hazırlıklara başladı

Mevsime göre yer değiştirerek hayvanlarına bakan koçerler bütün zorluklara rağmen yaptıkları işten memnun. Kış ayında Urfa meralarına gelen Koçer kadınlar, imkansızlık ve olanaksızlıklara rağmen hem hayvanlarına hem de çocuklarına bakıyor.

 

MEDİNE MAMEDOĞLU

Riha - Bölgede hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayan koçerler kış ayının bitmesi ile birlikte yaylaya çıkmak için hazırlıklara başladı. Çadırlarda kurulu bir düzen oluşturarak yaşayan koçer kadınlar, bütün zorluklara karşın yıllardır yaptıkları mesleği bırakmıyor. Elektrik, ekmek ve diğer bütün ihtiyaçlarını kendi imkanları ile sağlayan kadınlar yaylanın yolunu tutacak. 

Erzurum yaylalarından Urfa’ya geliyorlar 

Kış aylarında havanın eksilere düşmesi nedeniyle Erzurum Tekman’dan Urfa meralarına gelen koçerlerden Ala Acar, yaylaya çıktıkları bölgede 6 ay boyunca kar yağdığını söyledi. Daha sıcak olması nedeniyle hayvanları ile birlikte her kış güneye gelen Ala Acar, “Kendimi bildim bileli koçerlik yapıyorum. Sürekli bir seyahat halindeyiz. Kışın burada yazın da yaylaya çıkıyoruz. Kışın bizim kaldığımız Erzurum’da çok kar yağdığı için hayvanlar yiyecek bulamıyor. Onlar açlıktan ölmesin diye sıcak yerlere geliyoruz. Her sene Urfa’ya geliyoruz. Burası hem yeşillik hem de sıcak hava açısından bizim için ideal” diyor.

“Yeşil alan için yayladan meralara iniyoruz” 

Yıllardır yaptığı koçerliğin çok zor yanları olduğunu ifade eden Alan Acar, katlandıklarını söylüyor. “Her 6 ayda bir yollara düşüyoruz. Hayvanlarımızı toplayıp, eşyalarımızı atların sırtına koyup yollara düşüyoruz. Meraya geldiğimize de çadırlarımızı ve ahırlarımızı kuruyoruz. Burayı da seviyoruz ama yayla bizim için bir başka. Her kış mevsiminde daha çabuk yaz gelsin diye dua ediyoruz. Koçerlik güzel bir meslek ama zorlukları da çok var. Sürekli çalışıyorsun hayvanlarını düşünmek zorundasın. Bir düzenin olmuyor. Çadırlarda yatıp kalkınca bir temizliğin de olmuyor. Biz yıllardır buradayız ama burada elektrik yok. Elektriği yaptığımız güneş panellerinden elde ediyoruz. Koçerlik güzel ama zorluklarına da katlanmak gerekiyor.”

“Koçerliği sevdiğimiz için zorluklarına da katlanıyoruz” 

Muş’un Malazgirt ilçesinden gelen Hanım Acar ise meralarda hayvanlarından elde ettikleri ürünler ile geçindiklerini anlatıyor. Çadırlarında yer alan ev gibi döşedikleri odalarda yaşadıklarını söyleyen Hanım Acar, kaldıkları yere mutfak ve ekmek için tandır yapmayı da ihmal etmemiş. Hanım Acar konuşmasının devamında şunları söylüyor:

“Burada kendi ekmeğimizi yapıp çayımızı demleyip yaşıyoruz. Çocuklarımız da var hayvanlarımız da. Artık bu şekilde yaşamaya alıştık. Herkes koçer olmak istiyor ama zorluklarını da göze almaları gerekiyor. Bizim için meslek haline geldi. Sevdiğimiz için zorluklarına da katlanıyoruz. Sabah kalkıp hayvanlarımıza bakıyoruz onların sütünü sağıyoruz. Akşamları da birbirimizi ziyaret edip çay içip sohbet ediyoruz.” 

“Yayla için hazırlıklar başladı” 

Bahar ayının gelmesi ile birlikte bir ay sonra yaylaya çıkacak olan koçerler yol için şimdiden hazırlık yapmaya başladı. Hazırlıklarına ilişkin konuşan Hanım Acar, “Baharın sonunda eşyalarımızı toplayıp çadırlarımızı meralarda saklayıp yola koyuluyoruz. Bütün eşyalarımızı toplamıyoruz, bizim için önemli olan eşyaları götürüyoruz. Yaylada da aynı şekilde çadırımızı kurup hayvanlarımıza bakıyoruz. Bu şekilde geçimimizi sağlıyoruz” şeklinde konuştu.