Tunuslu vekil Amal Al-Madab: Meclis’teki kadınların sesi olmalıyız

Milletvekili Amal Al-Madab, kadını siyasetten dışlayan hakim zihniyete karşı kadınların siyasette etkin olması için çalıştıklarını belirterek, “Bugün Meclis'te 24 aktif kadın var. Bu kadınların sesi olabilmemiz önemli” dedi.

ZOUHOUR MECHERGUI

Tunus – Tunus’ta tüm engellemelere rağmen kadınlar her alanda olduğu gibi siyasette de eşit temsiliyet için mücadelesini sürdürüyor. Bu kadınlardan biri de Milletvekili Ama Al-Madab. Şu anda parlamentoda 4'ü kadın 25 üyeli bir bloğun başkanlığını yapan Amal Al-Madab, bu bloğun da ayrıca ilk kadın başkanı.  Ajansımızın sorularını yanıtlayan Amal Al-Madab, ülkede kadınların özellikle siyasette etkin bir rol oynayabilmesi için çalıştıklarını anlattı.

‘Seçim Yasasında eşitliği yeniden sağlamaya çalışıyoruz’

*Tunus’ta  parlamentoda kadın temsiliyeti oranı nedir? Mevcut mevzuatların bu orana etkisi var mıdır?

Kadınların Meclis'teki temsili yüzde 16. Bu oran, yeni Seçim Kanunu’ndan ve bireylere yönelik seçimlerden kaynaklanıyor. Bir çok kadın aday olma talebinde bulundu ve tavsiyeler aldı. Bireylere oy verilmesi de oranı etkiledi. Yine kadınlar siyaset dünyasında yeniler. Daha önce siyasette yoktular. 2014 yılında genel seçimlerde yatay eşitlik vardı ve kadınların varlığı fark edilmedi ve bu oran yüzde 25'i geçmedi. 2019 yılında kadın erkek eşitliği için yatay ve dikey eşitlik vardı. Her listede bir erkek vardı, parti veya grup eşitlikte temsil edilmediğinde liste düşüyordu. Bu, kadınların siyasetteki varlığını güçlendirdi. Daha sonra yarı yarıya belediye meclisleri oluşturuldu. Bunların çoğu kadındı.

Geldiğimiz süreçte kadınların siyasette etkin olması için çalışıyoruz. Bugün Meclis'te etkinliği yüksek, kararlılığı ve sorumluluğu olan 24 aktif kadın var. Bu kadınların sesi olabilmemiz önemli. Unutmuyoruz ki, biz bir önceki parlamentonun dağılmasından sonra gelen bir parlamentoyuz. O nedenle feminist ilkelerle çifte sorumluluk içeren bir yol için mücadele ediyoruz. Seçim Yasasında eşitliği yeniden sağlamaya çalışıyoruz. Ancak kadınların da bu konuda sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. Temsilciler Meclisi Başkanının kadın olduğunu, komite ofislerinde ise bir başkan, bir başkan yardımcısı ve bir raportör olmak üzere 6 kadın bulunduğunu unutmamalıyız.

‘Ben de siyasi şiddetin mağdurlarından biriyim’

*Tunus’ta Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Yasası var. Ülkede yasanın etkinliği nedir?

Şiddet kadınları her düzeyde etkiliyor ve hedef alıyor. Ben de önceki parlamento seçimlerinde siyasi şiddetin mağdurlarından biriyim. Mimar ve siyasetçi kimliğimle seçimler sırasında başka bir gerçeklikle karşılaştım. Rakiplerden bir tarafın şiddetine maruz kaldım ve dava açtım. Maruz kaldığım psikolojik ve siyasi şiddet sonrasında haklarımı almak için duruşma tarihinin belirlenmesini bekliyorum.

Tunus'ta Kişisel Haklar Kanunu'na rağmen dijital platformlar üzerinden kadınlar hedef alındı. Şiddetin devam etmesi bir hukuk ülkesinde kabul edilemez. Bu nedenle, 2017 tarihli 58 Sayılı Kanun'un Aile, Sağlık, İçişleri ve Savunma bakanlıkları arasında etkinleştirilmesi için çalışmalıyız. Bir süre önce Aile ve Kadın Bakanlığı ile nasıl koordine edileceği konusunda bir toplantı yaptık. Bizim de yasama organı olmamız nedeniyle, yürütme organıyla görüşmeleri geliştirmemiz gerekiyor.

‘Hâkim zihniyet erkeklerin sorumluluk taşıyabileceğini düşünüyor’

*Tunuslu kadınların siyasete katılımını etkileyen sebepler nelerdir?

Tunuslu kadınların yetkinliğini kanıtlamasına rağmen neden seçimlerdeki varlıklarının az olduğunu hep merak ederiz. Erkeği, zorlukların üstesinden gelerek sorumluluk alma konusunda daha yetenekli gören erkek zihniyetine dayalı bir düşünce tarzı var. Kadınların siyasette sorumluluk alamayacağına dair bir önyargı var. 2019 seçimlerinde aktif olarak görev yaptığım partinin yetkinliğimden dolayı listenin başında olmamı önermesi üzerine mağdur oldum ve birkaç gün sonra partimden aynı kişiler bana bu durumu bildirerek, ‘dönem kadın dönemi değil, erkek dönemi’ dedi. Hâkim zihniyet hâlâ erkeklerin sorumluluk taşıyabileceğini öne sürüyor ve siyasetin kadının üstlendiği diğer sorumluluklara göre kolay bir iş olmadığı algısı yaratıyor.

Ancak kadın çalışarak varlığını kabul ettirmeye çalışıyor. Kadınlar aile gibi faktörlerden dolayı başarılı olabilmek için daha fazla çaba gösteriyor. Bazen bu kadınları yorabiliyor ve onları siyasi çalışmalardan emekli olmaya zorlayabiliyor. Şu anda Meclis'te 4'ü kadın 25 üyeli bir bloğun başkanlığını yapıyorum ve bu bloğun ilk kadın başkanıyım. Dolayısıyla herkesi dinlemeye, fikirlerini almaya ve aralarında koordinasyon sağlamaya çalışıyorum. Kolay bir iş değil ve odaklanma gerektiriyor.

‘Sorun kararnamede değil uygulayanlarda’

*54’üncü kararnamede değişiklik yapılması yönündeki söylemleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kararname tam ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde geldi. Ama sorun kararnamede değil, uygulayanlarda. Değişiklikleri sunan temsilciler listesinde ben yoktum. Bana göre zaman buna uygun değil. Hala dijital platformlarda kararname çarpıtılıyor. Bu aslında yasak ve Konsey'deki meslektaşlarımdan biri mağdur oldu. Dolayısıyla bu hataları yapanların hesap vermesi için caydırıcılık önemli ve kararname çıktı. Sorun kararnameyi kimin uygulayacağında yatıyor. Herkesi kapsamıyor. Kararname dijital medya sitelerindeki bazı ihlalleri engellemek için çıkarıldı. Hiçbir meseleye benzemeyen bir ortamda gelen bu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesini unutmamalı ve sabırlı olmalıyız, zira birçok kişi veya grup ifade özgürlüğü adına bu konuda haddini aşmıştır.

*Tunus'ta karar alma pozisyonlarındaki kadınların oranı sizce yeterli mi?

Hükümette ve bakanlıklarda yaklaşık 9 kadın bakanımız var. Kadınların varlığını artırmaya yönelik çalışmalar devam ediyor. Kadınların desteklenmesi, teşvik edilmesi gerekiyor. Kadınların yeteneklerine inanmayan zihniyeti kırmak gerekiyor. Buna aileden, eşten ve çocuklardan başlamak gerekiyor. Cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik ve ayrımcılıkları reddeden birçok yasamız var. Mevzuat tek başına toplumu değiştirmez.

Sivil toplum örgütleri siyasete katılmak isteyen kadınları desteklemeli, cesaretlendirmeli. Eğitim ve farkındalık çalışmaları yürütülmeli.