Nagihan Akarsel’in kaleminden ‘Eğer’

Jineoloji Araştırma Merkezi üyesi gazeteci Nagihan Akarsel’in katledilişinin birinci yılında ardında bıraktığı sayısız şiirlerden biri olan ‘Eğer’i paylaşarak; saygı, özlem ve minnetle anıyoruz.

Haber Merkezi- Federe Kürdistan Bölgesi Silêmanî kentinde 4 Ekim 2022 yılında suikastla katledilen Jineoloji Araştırma Merkezi üyesi gazeteci Nagihan Akarsel, ‘Jin jiyan azadi’ felsefesinin hayat bulması tüm kadınlara ulaşması için büyük bir mücadele yürüttü. Ardından sayız çalışma ve yazı bırakan Nagihan Akarsel, duygularını yazdığı sayısız şiirle de ifade etti. Bu şiirlerden biri olan ‘Eğer’ adlı şiirini sizinle paylaşıyoruz.

Eğer

eğer yerin yüzünde bir yerde

gök kubbenin rengi solmuşsa

bil ki, orada gözyaşlarıyla buğulanan

acıyla dağlanan

sabırla sınanan birileri var illâ

taşında taşıdığı tarihtir onu kanatan

gidenlerin ardından maya tutmayan aşkın ateşidir yalnızlaştıran

milyonların içinden düşen bir sızı

ince ince yüreğinde bütün güzelliklere pusu kuran

elmanın kokusuyla sonsuz rüyaların kapısında donan

nefessiz kalan bedeninden kanayan yaraya yüz süren

bir ülkedir orada olan

ve Deriye Sim’den usul usul yüreklere akan

Êzîdxan’da Leyl ile Mecnun’un buluşmasına tanıklık eden

Adûlê’nin öfkesini kuşanan bir özlemdir onunkisi

Besê’nin inancını bilen bir bilgelik ya da

her bir taşı ayrı bir şiirdir Dersim’in

Şengal’de kutsallığı korunan teberek taşına kayıtlı

ziyaretlerinin içinde kara yılanın mekânında secde edilen

evet, sadece dünyanın değil evrenin sırlarını koruyan bir yerde

iki yıldız kaydı dünyadan

Çilmêran’dan Çilxane’ye oradan Dersim’e

Çilkanî’ye yolculuk ettiler belki de

mağrur bir duruşları yoktu aslında

Deriye Sim ile Şengali’nin mütevaziliği sinmişti duruşlarına

yüzlerinde mahcup bir gülümseme

tokalaşırken bu çağın gerillaları ile

mutluluk saçan bir çocuk heyecanı

dünya sessiz kalıyordu duruşuna

hiç uzağa gitmeye gerek yok aslında

dursalar sayfada

baksalar onların gözlerine

görecekler dünyanın tüm güzelliklerinin onların gözlerinde ışıl ışıl parladığını

kır saçlarında öten kırlangıçların sesini duyacaklar

yürekleri ile beyinleri arasındaki uçurumlar ortadan kalkacak

baksalar dünya güzeli bu iki erkeğin gözlerinin içine

erkekliği nasıl öldürdüklerini görecekler.”