Gerçek ile hayalin kesiştiği yerde: Ressam Sara el-Ayubi’nin renkli dünyası
Halep’te yaşayan genç sanatçı Sara el-Ayubi, duygularını renklerle anlatıyor. Gerçekçilikle hayali harmanlayan eserlerinde kadın, direniş ve kimlik temalarını işliyor; her çizgisiyle yaşamın görünmeyen yüzünü görünür kılıyor.
SİLVA MUNLA OSMAN
Halep- Suriyeli sanatçı Sara el-Ayubi, insani derinlik ile sanatsal inceliği buluşturan benzersiz bir görsel ses olarak öne çıkıyor. Mimarlık fakültesi mezunu olan Sara el-Ayubi, gerçek ile hayali harmanladığı eserleriyle dış dünyaya yeni pencereler açtı. Resimleri kimlik, direniş ve mücadele temalarını işliyor. Ona göre sanat, ister hüzünlü ister mutlu olsun, geçici anları kalıcı birer hatıraya dönüştürme gücüne sahip.
Sanat yolculuğu çocuklukta başlayan Sara el-Ayubi, ilk kez beşinci sınıfta öğretmeninin portresini çizdiğinde fark etti yeteneğini. Çizimin öğretmenine çok benzediğini gören sınıf arkadaşları ve öğretmeni, onun bu alanda yeteneği olduğunu hissettirdi.
Kayıp bir kızın suretiyle kendini arayış
Sanatsal fikirlerini yaşadığı duygulardan ve deneyimlerinden ilham alarak yaratıyor. Kaybolmuş bir kızın resmini yaptığı dönemde, kendisi de hayatında yönünü bulamadığı bir süreçteydi. Hislerini ifade edecek kelimeleri bulamadığında, resim çizmek onun için bir çeviri diline dönüştü.
Bir başka tablosunda, suda boğulan bir kızı betimliyor. Bu fikri ülkesinin yaşadığı çalkantılardan esinlenerek yarattı. O tablo, içinde bulunduğu karmaşa ve çaresizlik duygusunun yansımasıydı.
Yaşlı bir adamın eliyle küçük bir çocuğun elini gösteren bir başka çalışmasında ise, modernleşme ve gelişmenin, gelenekleri koruyarak ilerleyebileceği fikrini yansıtıyor. Ancak izleyiciler, onun da dediği gibi, bu resimleri kendi duygularına ve bakış açılarına göre tamamen farklı yorumlayabiliyor.
Gerçekçilik etkisi
Sara el-Ayubi için en büyük ilham kaynaklarından biri, gerçekçilik akımı, özellikle de hipergerçekçilik. En küçük ayrıntılara kadar inen bu tarz, resimlere adeta profesyonel bir fotoğraf görünümü kazandırıyor. Bu teknik, insanın dünyayı kalem aracılığıyla kusursuz biçimde ifade edebilme becerisini gösteriyor ve gözün kaçırabileceği ayrıntıları sanatla görünür kılıyor.
Portre sanatı
Sara el-Ayubi, duyguları en yoğun biçimde aktaran portre tarzını benimsiyor. Sara el-Ayubi’ ye göre, yüz ifadeleri, özellikle de gözler, insan ruhunun en samimi anlatımı.
Sanat yolculuğu boyunca olgunluk evrelerinden geçtiğini dile getiren Sara el-Ayubi, bu süreçte ayrıntılara, renklere ve çeşitliliğe daha fazla odaklandığını söyleyerek, “İnsanların duygularını çizimler aracılığıyla okumaya çalışıyorum. Herkes bir resmi kendi duygularına göre görür. Ben o resimlere farklı duygular koyuyorum” diyor.
Eleştirinin rolü
Sara, eleştirinin sanatsal gelişiminde temel rol oynadığını belirtiyor. Ressam bir geçmişe sahip olan babası, her zaman ilk eleştirmeni olmuş. Her bitirdiği tabloyu babasına gösterdiğini ve onunda detaylı yorumlar yaptığını ifade eden Sara el-Ayubi, babasının eleştirilerinin görmesine yardımcı olduğunu anlatıyor.
Kadın figürü resimlerinin merkezinde
Sara el-Ayubi, kadının gücüne, üretkenliğine ve sınırsız özverisine inandığını vurgulayarak, kadını konu alan birçok çalışması olduğunu şu sözlerle dile getiriyor: “Bunlardan biri, ‘boğulmaktan kurtulmaya çalışan kadın’ tablosu, toplumsal baskılardan sıyrılmaya çalışan kadını simgeliyor - kendi kurtuluşunu sağlayacak cesareti bulan bir figür.”
Bir diğer tablosu ise büyük mimar Zaha Hadid’e adanmış. Zaha Hadid’in, “Batı beni Arap olduğum için, Araplar beni kadın olduğum için engelledi” sözüne dikkat çekiyor.
Sara’ya göre bu ifade, Ortadoğu’daki kadınların mücadelesini özetliyor. Sara el Ayubi, “Toplum, kadını bastırmaya çalıştıkça, kadın daha da güçleniyor ve özgürlüğü için savaşmaya devam ediyor” diyor.
Sara el-Ayubi, Halep’teki Mimarlık Fakültesi’nde 2018 ve 2019 yıllarında düzenlenen iki sanat sergisine katıldı. Sergilerdeki eserleri, özellikle de bir banknot resmi, büyük ilgi gördü. Ziyaretçiler bu resmi o kadar gerçekçi buldu ki, bazıları onun gerçek bir para olduğunu sandı.