MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Tevgera Jinên Azad (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi öncülüğünde 10 Nisan’da Diyarbakır Sanat Sokağı’nda kadınlar, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” çağrısıyla bir yürüyüş düzenleyecek. Yapılacak yürüyüşe bütün kadınları çağıran TJA aktivisti Esma Çelik, kadınların kazanımlarını yok sayan bu kararı kabul etmediklerini belirtti.

“Kadınlar susturulmaya çalışılıyor”

İstanbul Sözleşmesi’nin sadece bir kişinin kararıyla feshedilecek bir sözleşme olmadığına değinen Esma Çelik, sözleşmenin ülkedeki birden çok kesimi koruduğunu belirtti. İktidarın tacizi, tecavüzü önlemesi gerekirken, mücadele eden kadınları bu tür uygulamalar ile susturmaya çalıştığını söyleyen Esma Çelik, “LGBT+lara hiçbir şekilde yaşam hakkı tanımayan bir zihniyetin giderek yayıldığını gözlemliyoruz. Tüm bunlar yaşanırken, bu sözleşmeden çekilmek bu katliam ve tecavüzlerin artmasına yol açacaktır. İstanbul Sözleşmesi’nin ilk kabul edildiği ve sonraki yıllarda kadın katliamları yarıya inmiştir. Kadından yana tutum izlenmesi ve 6284 sayılı yasa için yapılan hazırlıkların kamuoyunda gündemleşmesi ile kadınlar kendilerini güvende hissetti. Ancak iktidarın cinsiyetçi dili ve kadına yönelik şiddete karşı sürdürdüğü cezasızlık politikaları sebebi ile kadın katliamlarındaki artışı hepimiz görüyor biliyoruz.”

“Bundan sonrasını kadınların direnişi belirleyecek”

Yaşanan kadın katliamlarının sözleşmenin feshedilmesi ile artacağına dikkat çeken Esma Çelik, “Kadın katliamlarının yüzde 64’ü kendi yaşadığı evinin içinde gerçekleşti. Kadınlar, ‘en güvenli yer’ sayılan evlerinde öldürüldüler. Bunlar sözleşme varken oluyor, sözleşme yokken bu oranın kat be kat artacağını biliyoruz. Daha iki gün önce özgür bir yaşam için mücadele eden 22 kadın arkadaşımız hiçbir gerekçe gösterilmeden gözaltına alındı. Her sabah güne üç kadının katledildiği haberleriyle başlıyoruz. Her gün tacize tecavüze uğramış çocuk haberiyle tekrar tekrar karanlığı yaşıyoruz. İşte bu nedenle bundan sonrasını kadınların direnişi belirleyecek. Kadın mücadelesi evrenseldir. Hangi din, ırk ya da renkten olursa olsun tüm kadınlar kendileri için birlikte mücadele etmelidir” sözlerini kullandı.

“Bu karara sessiz kalmayacağız”

Son olarak sokakta, mahallede, evde ya da parklarda ulaşabilecekleri her kadına ulaşarak 10 Nisan yürüyüşüne davet edeceklerini söyleyen Esma Çelik, son olarak şu ifadelerde bulundu:  “Kadın cins kırımına, doğa katliamlarına, siyasi soykırıma ve tecavüz kültürünü esas alan özel savaş politikalarına her türlü tecride karşı; kazanılmış haklarımızın İstanbul Sözleşmesi’nin feshi ile gasp edilmesini kabul etmiyoruz. Bu karara karşı kadınlar günlerdir sokakta. Tepkilerini her alanda dile getiriyorlar. Erkek egemen devletin haklarımızı elimizden almasına sessiz kalıp buna izin vermeyeceğiz. Kadına yönelik her türlü baskı, şiddet ve sömürüye karşı kadın haklarımızı güvence altına alan İstanbul Sözleşmesi’nin feshine karşı seslerimizi bir ederek, ‘İstanbul Sözleşmesi yaşatır’ şiarıyla alanlardayız.”