Sudan - Dünya Barış Günü vesilesiyle, “Bitediri” Toplumsal Kuruluşu geniş katılımlı bir kadın etkinliği düzenledi. Etkinlikte, kadınların barışın güçlendirilmesindeki rolü ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle mücadelesi öne çıkarıldı. Programda farkındalık atölyeleri, psikososyal destek oturumları ve kültürel etkinlikler de yer aldı.

Katılımcılar, konuşmalarında barışın yaşamın temel direği olduğuna dikkat çekerek, kadınların barış kültürünü yaymada ve şiddetle mücadelede oynadığı hayati role vurgu yaptı. Etkinlikte bir film gösterimi de yapılırken film üzerine grup tartışması düzenlendi ve şiddetin tanımı, türleri ve baş etme yolları ele alındı. Etkinlikte ayrıca, geleneksel “diluka şarkıları” söylendi ve kadın girişimcilerin ürünlerini sergilediği dayanışma pazarı da ilgi gördü.  

‘Mesajımız net’

"Bitediri" topluluk örgütünde yer alan Aisha Al-Waleed, örgüt tarafından düzenlenen etkinliğin, cinsiyete dayalı şiddetin nedenleri ve etkileri konusunda farkındalık yaratmak, kadınların bu şiddetle mücadelede oynadığı hayati rolü vurgulamak ve bir barış kültürü yaymak açısından önemini vurguladı. Aisha Al-Waleed, "Her türlü şiddetle, özellikle de cinsiyete dayalı şiddetle mücadele etmek için çalışıyoruz çünkü mesajımızı net bir şekilde iletmek için bugünün aktif bir parçası olmamız çok önemli. Farkındalık, çocukluk çağı travması veya psikolojik baskılar gibi bazı kişileri şiddete itebilecek nedenleri anlamak, bu sorunu daha iyi ele almamıza ve tedavi etmemize yardımcı olduğu için temel taştır" şeklinde konuştu.

‘Fark yaratabiliriz’

Aisha Al-Waleed, tüm kadınlara bir mesaj vererek, barış ve şiddetten uzak bir dünya inşa etmek için dayanışma ve ortak eylem çağrısında bulundu: "Barış dolu bir dünya için birlikte çalışalım. Anneler, komşular, sevgililer ve dostlar olarak, nazik bir sözle ve barış içinde ellerimizi uzatarak değişme gücüne sahibiz. Kızlarımızın, oğullarımızın ve komşularımızın yanında durarak, hakları savunarak ve adaletsizliği reddederek fark yaratabiliriz. Biz gücüz."

‘Barış güvenli bir limandır'

Etkinliğe, barışın anlamına dair kişisel bakış açısını paylaşan üniversite öğrencisi Reem Abdo Bilal de dahil olmak üzere her yaştan kadın katıldı.

Reem Abdo Bilal "Barış benim için güvenli bir limandır. Uzlaşma ve iç huzuru içinde olmak güzel bir duygu ve bu barışı çevreme yayabilmek harika bir şey. Dünyada barışın yokluğu, özellikle biz kadınlar için acı verici çünkü çeşitli şiddet biçimlerine maruz kaldığımızda, üzerimizde derin bir etki bırakıyor. Ailelerimiz içinde barışı inşa edemezsek, şiddet şüphesiz onun yerini alacak ve bundan ilk zarar gören biz olacağız" dedi.  

Bir diğer katılımcı Azize Babikir ise, barışın yalnızca bir tercih değil, yaşamın vazgeçilmez şartı olduğunu vurgulayarak “Barış olmadan hayat olmaz. Yokluğu, kadınların ve ailelerin psikolojik dengesini bozar, çocukların gelişimini olumsuz etkiler” diye ifade etti. Etkinlik, kadınların barış inşasında daha güçlü bir rol üstlenmesi, toplumsal adaletin sağlanması ve kadın örgütleriyle yerel toplum arasında yeni ortaklıkların geliştirilmesi çağrısıyla sona erdi.