Sara Örgütü'nden BM’ye mesaj: Kadınlar için acil adımlar atılmalı

Sara Örgütü, BM İnsan Hakları Konseyi’nden Kuzey ve Doğu Suriye’nin saldırı ve işgal altında olan bölgelerindeki kadınlar için acil adımlar atılmasını ve bu bölgelerde kadınlara yönelik hak ihlallerine son verilmesi çağrısında bulundu.

Haber Merkezi- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Sara Örgütü, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’ne bir mesaj göndererek, Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerinde kadınlara yönelik suçların durdurulması için Türk devleti ve ona bağlı çetelere karşı acil müdahale edilmesini istedi.

Özellikle Efrin, Til Rifat, Şehba ve Minbic bölgelerinde kadınların maruz bırakıldığı ciddi hak ihlallerine dikkat çekilen mesajda şu ifadelere yer verildi:

“Kuzey ve Doğu Suriye'deki kadınlara yönelik ağır ihlallerin sona erdirilmesi için bu acil çağrıyı yapıyoruz. Bölgelerden gelen raporlar, uluslararası toplumun net ve kararlı bir duruş sergilemesini gerektiren vahim bir durumu gözler önüne sermektedir.

Özellikle adı geçen bölgelerdeki kadınlar sistematik şiddet, zorla yerinden edilme, temel hizmetlerden mahrum bırakılma, güvenlik ve adalet yoksunluğu gibi ağır insan hakları ihlalleriyle karşı karşıyadır. Bu suçlar uluslararası hukuka aykırıdır.”

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nden şu taleplerde bulunuldu:

“*Bölgede kadınlara yönelik ihlalleri araştırmak ve sorumluların hesap vermesini sağlamak için acil ve bağımsız bir uluslararası soruşturma başlatılmalı.

*Sivillerin, özellikle kadınların korunması sağlanmalı; zorla yerinden edilme ve kadın düşmanlığına son verilerek, yerinden edilenlerin güvenli ve onurlu bir şekilde geri dönüşü garanti altına alınmalı.

*Kadınlara yönelik hızlı ve kapsamlı insani yardımların sunulması; sağlık hizmetleri, psikolojik destek ve sosyal yardımların ulaştırılması sağlanmalı.

*Kadınların barış süreçlerine ve karar alma mekanizmalarına katılımı güçlendirilmeli, hakları korunmalıdır.”

Sara Örgütü, BM’ye kadınlara yönelik ahlaki ve yasal sorumluluklarını yerine getirme çağrısında bulundu. Uluslararası toplumun sessizliğinin bu ihlallerin sürmesine zemin hazırladığına vurgu yapılan mesajda, bu durumun barış ve adalet çabalarını engelledi ifade edildi.