Rojava’da gazeteci kadınlar saldırı altında gerçekleri duyurmaya devam ediyor
Kuzey ve Doğu Suriye'deki gazeteci kadınlar, Türk devleti ve çetelerinin işgali altındaki bölgelerde kadınlara karşı işlenen suçları ortaya çıkarmaya ve dünyaya duyurmaya çalışıyor.
ŞÊRÎN MUHAMED
Qamişlo- Kuzey ve Doğu Suriye'deki gazeteci kadınlar, zorlu koşullarda önemli bir görev üstleniyorlar. Türk devletinin saldırılarına rağmen sahada olmaya devam eden gazeteciler, sadece bölgedeki kadınlar için değil aynı zamanda tüm dünyadaki kadınlar için birer ilham kaynağı.
JIN TV’de çalışan gazeteciler, bölgede yaşananların duyulması ve gerçeklerin belgelenmesi için olağanüstü bir çabayla çalışıyor. En son 23 Ağustos 2023’te haber takibi sırasında Türk devleti tarafından JIN TV çalışanlarının araçları hedef alınmış, JIN TV çalışanı Necmedîn Feysel El Hac Sînan yaşamını yitirmiş, muhabir Delila Agit yaralanmıştı.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele günü dolayısıyla JIN TV’den gazetecilerle bölgede yaşananları ve kadınların yaşadığı ihlalleri konuştuk.
‘Tüm kadınlara örnek oldu’
JIN TV’de program sunucusu Akri İbrahim, medyanın toplumu yönlendirme ve sesini dünyaya duyurmada önemli bir görevinin olduğunu belirterek, “Özellikle farkındalık yaratmak ve onları bilgilendirmek için çalışan kadın medyası var. Rojava Devrimi'nin başlamasıyla birlikte kadınlar toplumun kendisine koyduğu kısıtlamaları kırdı. En önemlisi eğitim olmak üzere her alanda konumunu kanıtladı. Kadın Devrimi’nin yarattıklarının gösterilmesinde ve yankısının tüm dünyaya aktarılmasında büyük rol oynayan medya alanı, tüm kadınlara örnek oldu” diye konuştu. Devrim öncesinde kadınların medya alanında etkinleşmesine izin verilmediğini belirten Akri İbrahim, devrimle birlikte bir değişimin yaratıldığını söyledi. Akri İbrahim, kadınların medyada çalışmasını kazanımlar açısından büyük bir adım olarak tarif etti.
‘Şiddetle nasıl mücadele edeceklerine değindik’
Kadına yönelik şiddetle mücadelede medyanın rolüne ilişkin de konuşan Akri İbrahim, “Haberlerimiz aracılığıyla şiddetin son bulması için çalışıyoruz. Haberlerimizde kadına yönelik şiddetin her türlüsüyle nasıl mücadele edileceğine dair birçok önemli konuya değindik. Bu temelde kadınları hakları ve nasıl ayağa kalkmaları gerektiği konusunda bilgilendirebildik. Onları her yönüyle bilinçlendirdik” şeklinde konuştu.
‘Rojava'daki kadınların sesini tüm dünyaya ulaştırabildik’
Mala Jin, Kongra Star ve daha birçok kadın kurumu dahil olmak üzere kadınları koruma ve eğitme konusunda uzmanlaşmış birçok kurumla çalıştıklarını söyleyen Akri İbrahim, çalışırken karşılaştıkları zorluklara ilişkin ise şunları ifade etti:
"Özgür basın çalışanlarının önünde pek çok engel var. Gazeteciler bir yanda toplumla, bir yanda da kapitalist ülkelerle karşı karşıyaydı. Kadınların bu alanda çalışmaması gerektiğine inananlar da vardı. Kameralar önünde olma, haber sunma gibi bu alandaki tecrübe eksikliğine rağmen Rojava'daki kadınların sesini tüm dünyaya ulaştırabildik. Demokrasi ve kadın hakları düşmanı kapitalist ülkeler de saldırılar düzenledi. Türkiye, Suriye'nin Kuzey ve Doğu bölgesini hedef alıyor. Kürdistan bölgesinde de onlarca kişi tutuklanıyor. Gazeteciler, tıpkı İran'da olduğu gibi tutuklanıyor. Bütün bu uygulamalara rağmen bizler hakikati aramaya ve yazmaya devam edeceğiz.”
‘Kadınların sesini duyurmayı görev edindik’
JIN TV sunucularından Samia Kurdi de medya, toplulukların sesinin iletilmesinde ve farkındalıklarının arttırılmasında önemli bir role sahip olduğunu vurgulayarak kadına yönelik şiddetle mücadelede de rolünün önemli olduğunu belirtti. Samia Kurdi, "Şiddeti ve onun biçimlerini gündeme getirmek zor bir iş ama buna rağmen medya bunu kendi başına yapıyor. Kadınların hakları konusunda bilinçsizliği pek çok sorunu da beraberinde getiriyor. Muhabirler, program sunucuları ve medya profesyonelleri olarak, bir yandan kadınların farkındalığını artırmayı, diğer yandan da kadınların sesini duyurmayı görev edindik" dedi.
‘Suçlar kadınlara karşı işleniyor’
İşgal altındaki bölgelere ulaşmalarının ve Türk devletinin kadınlara karşı işlediği suçları ortaya koymanın zorluklarına işaret eden Samia Kurdi, “Türkiye ve çeteleri tarafından işgal edilen alanlarda ne olduğunu biliyoruz. Suçlar kadınlara karşı işleniyor. Her gün onlarca kadın kaçırılıyor, öldürülüyor. Gazeteciler olarak, kadına yönelik ağır koşullar ve ihlallerin son bulması için Türk devletinin işgali altındaki bölgelerde kadın haberlerini her yol ve yöntemle öğrenerek bölgesel ve küresel kamuoyuna aktarmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.