Kogra Star erkek egemen zihniyetini kırmak için eğitimlerine devam ediyor
Kongra Star, erkek egemen zihniyeti değiştirmek için erkeklere özel bir eğitim devresi başlattı. Eğitimde komünal yaşamın nasıl inşa edileceği, ortak eş yaşam ilkeleri ve erkek zihniyetine karşı mücadelenin önemi tartışılıyor.

SİLVA EL-İBRAHİM
Hesekê– Kongra Star, toplumu erkek egemen zihniyetin kalıntılarından arındırmak amacıyla erkeklere özel bir eğitim başlattı. Eğitimte gerçek bir ortak yaşamın, özgür kadın ve bilinçli erkeğin varlığıyla; aralarındaki ilişkinin üstünlük ya da tahakküm değil, tamamlayıcılık olduğunun farkına varmasıyla mümkün olacağı ilkesinden hareket edildi.
Toplumda köklü bir zihinsel devrim yaratmak ve erkek zihniyetini egemen anlayıştan arındırmak amacıyla açılan bu düşünsel eğitimde, “Jineoloji”, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın demokratik toplum inşasına dair tezleri ve görüşleri esas alınıyor. Özgürleşmiş kadın ve erkeğin demokratik aileyi, dolayısıyla özgür toplumu inşa edebileceği düşüncesi öne çıkarılıyor. Tüm dersler, Abdullah Öcalan’ın tezlerine hâkim kadın eğitmenler tarafından verilecek.
26 Eylül’de Kuzey ve Doğu Suriye’nin Cizîre Kantonu’nda başlayan eğitime aralarında yönetimlerde yer alan erkekler ve kurumların eşbaşkanlarının da bulunduğu 30 erkek katılıyor. Katılımcılar; doğal toplum, kadın tarihi ve kadınların yaşadığı kırılmalar üzerine dersler görecek, erkeğin kadının özüne yönelik iktidarcı zihniyetin etkilerini tanıyacak. Bir ay sürmesi planlanan bu düşünsel eğitim programı, kadının özgürlüğüne inanan ve kendi kişiliğinde değişim yaratıp başkalarını da etkileyen Kürt mücadelesinde yaşamını yitiren Nûreddîn Sofî’nin adıyla yapılıyor.
'Demokratik toplum özgür birey ile başlar'
Hesekê Kongra Star Koordinasyonu Üyesi Xalida Botî, eğitimin amacını şu sözlerle açıkladı:
“Erkek zihniyetine karşı mücadele ediyoruz çünkü bu zihniyetin tarihi kadınları şiddetle bastırmak ve onları yok saymakla dolu. Erkeklere dayatılan bu iktidar anlayışı devlet ve otorite kavramlarından geliyor. Demokratik bir toplum için öncelikle özgür bireylerin oluşması gerekir. Erkek de birey olarak demokratik modelin temel unsurlarından biridir.”
Xalida Botî, bu değişimin Abdullah Öcalan’ın felsefesi çerçevesinde olacağını belirterek, “Öcalan ortak yaşamı, halkların kardeşliğini ve özgür eş yaşamı savunuyor. Bu, artık dünyanın birçok yerinde kabul gören bir yaklaşım. Özgür kadın ve erkek eşit hak ve sorumluluklarla demokratik toplumu inşa edebilir” dedi. Abdullah Öcalan’ın son mesajına işaret eden Xalida Botî, “Öcalan son mesajlarında, toplumun birincil sorumlusunun kadın olduğunu vurguladı. Kadının tarih boyunca tarımı, ilacı keşfederek toplumsal yaşamı ve cinsler arası eşitliği koruduğunu hatırlattı. Biz de kadınların özgürlüğünü ve demokratik toplumu inşa etme rolünü yeniden kazanması için mücadele ediyoruz” şeklinde konuştu.
'Kadın ve erkek ilişkisi tamamlayıcıdır, sınıfsal değil'
Şehîd Perwîn Akademisi yöneticisi Kamile Yûsif da bu deneyimin kanton çapında ilk ve özgün olduğunu belirterek “Amacımız, erkek zihninde 5 bin yıldır kökleşmiş olan cinsiyetçi ayrımcılığın kalıntılarını silmektir. Kongra Star kadın eğitimine büyük önem veriyor, ancak bir gerçeği de gözden kaçırmıyoruz: Kadının özgürlüğü, yaşam ortağı hala iktidarcı zihniyetin esiri oldukça mümkün değil. İkisi birlikte özgürleşirse, ancak o zaman özgür toplum kurulabilir. Eğer erkek bu zihniyetten kurtulmazsa, Demokratik Ulus Projesi ilerleyemez. Toplumda cinsler arası ilişki tamamlayıcıdır, sınıfsal değil” diye konuştu.
'Demokratik toplum için hem kadın hem erkek özgürleşmeli'
Eğitimin ilk gününde katılımcılarla yapılan röportajlarda erkeklerin beklenti ve amaçları da ortaya çıktı. Hesekê’nin Merşû Mahallesi Meclisi Eşbaşkanı Mustafa Mihemed Elî şöyle dedi:
“Bu eğitime katılma isteğim büyüktü. Amacım kişiliğimi geliştirmek, kendimi daha çok Demokratik Ulus Projesiyle donatmak. Özellikle de Öcalan’ın ‘barış ve demokratik toplum’ sürecini başlattığı bu aşamada. Demokratik toplum ancak kadın ve erkeğin birlikte özgürleşmesiyle kurulabilir.”
Mustafa Mihemed Elî, erkek egemen zihniyetin binlerce yıllık bir olgu olduğuna işaret ederek, “Toplumu değiştirmek için her fırsattan faydalanmalıyız. Öncelikle erkek değişmeli çünkü ihlalleri yapan odur. Bu tür ideolojik eğitimler erkeğin kişiliğinde ve zihniyetinde fark yaratabilir. Ben de bu amaçla buradayım; çünkü toplumumuzun buna ihtiyacı var” dedi.
'Demokratik ulus özgür eş yaşamın yoludur'
Qamişlo’dan Özsavunma Güçleri Üyesi Ebdurrehman Osî de eğitimi şöyle değerlendirdi:
“Bu adım çok önemli. Eğitim, yanlış kavramların düzeltilmesini sağlar, bu da topluma olumlu yansır. Kadın toplumda önemli bir role sahip olmasına rağmen erkek egemen zihniyet tarafından bastırıldı. Ama Öcalan’ın düşüncesi ona özgürlük yolları açtı. Bugün kadınların cephelerde en önde yer aldığını, toplumunu korumak için canını feda ettiğini görüyoruz. Bu, kadınların özünden gelen iradenin göstergesidir.”
Ebdurrehman Osî, kadının yanı sıra erkeğin de toplum yönetiminde rolü olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:
“Ancak kadının sorumluluğu daha büyüktür. Kölelik dönemi sona erdi, artık köklü değişim kaçınılmaz. Alternatif de mevcut. Abdullah Öcalan’ın demokratik ulus projesi, özgür eş yaşamın yoludur.”