SORGUL ŞÊXO

Hesekê – Hol Kampı’nda 28 Mart tarihinde yapılan “İnsani ve Güvenlik Operasyonu” ile çok sayıda IŞİD’li yakalanmıştı. 60 bini aşkın göçmenin yaşadığı kamp, IŞİD zulmünden kaçanlar için yapılmış olsa da Dêrazor’un kurtarılması ardından IŞİD’li aileler de bu kampa yerleştirildi. Zamanla IŞİD bu kampta varlığını göstermiş ve halka yeniden zulüm etmeye başlamış. IŞİD kampta varlığını göstermesiyle birlikte kadınlar yeniden kara çarşaf giymeye zorlanmış, baskılar artmış ve işkence ile birçok insan katledilmiş.

“Bir akşam öldürülmekten çok korkuyoruz”

Kampta yaşayan kadınlardan Iraklı Nûheyîla Şerara, öldürülmekten korktuklarını söyleyerek, “Savaştan kaçıp Suriye’ye geldik. Ailemi de aldılar kendileri için çalıştırdılar. İki yıldır bu kampta yaşıyoruz. DAİŞ bizi buraya getirdi. Biz bu kampa gelirken böyle bir yaşam asla hayal etmedik. Onların (DAİŞ) vahşi fikirlerine kurban olduk. Ölüm olaylarından ve öldürülmekten çok korkuyoruz. Çok pişmanız. Ve bizlerde bir akşam öldürülmekten çok korkuyoruz” sözleri ile yaşadıkları korkuyu dile getirdi.

“Dünya yaşananları görmeli”

Kampta kalan Rakkalı Fatima da, kampın içerisindeki yaşam ve kampın dışındaki yaşamın bambaşka olduğunu söyledi. Fatima, “Dünya Hol Kampı’nda yaşanan gerçeklerin ağırlığını taşımalı. Bizler gece ve gündüz korku içerisinde yaşıyoruz. Bizler normal insanlarda gibi kendi yerimizde, yurdumuzda, evimizde yaşamak istemez miyiz? Kampın içerisindeki yaşam ve kampın dışındaki yaşam bambaşka. Dönebilseydim eski evime ve yuvama dönerdim fakat dönemiyorum. Çocuklarımı burada yaşanan vahşetten elimden geldiğince korumaya çalışıyorum fakat bu çok zor. Normal yaşamıma geri dönebilmek istiyorum ve yaşadığım korkulardan kurtulmak, korkusuz yaşamak istiyorum” diye konuştu.

“Katliamlara tanık olduk”

Birçok günahsız insanın katledildiğine tanık olduğunu kaydeden Halepli Eyşa El-Mihemed ise yaşananları şu sözlerle anlattı: “Aslen Halepliyim. Baas rejimi ve IŞİD saldırılarından kurtulmak için Hol Kampı’na ailem ile birlikte yerleştim. Kampa ilk geldiğimizde böyle değildi. IŞİD’li aileler kampa geldikten sonra burası tamamen yaşanmaz bir yer haline geldi. Bir çok günahsız insan öldü. Çocuklarımızı bu kamp ortamından uzak tutmak istesek bile bu çok zor. Yeterince iyi bir eğitim alamıyorlar. Yapılan katliamları ya görüyor ya da duyuyorlar. Bu yapılan operasyon biraz olsun bizi rahatlattı. Biz artık bu kampta güvende yaşamak istiyoruz.”