Ekvador’un kürtaj yasaları azınlık kadınlara karşı ayrımcı

İnsan Hakları İzleme Örgütü, kriminalizasyonun yerli ve Afrika kökenli Ekvadorlu kadınları orantısız bir şekilde etkilediğini ve eşitsizliği artırdığını söylüyor.

Haber Merkezi- Ekvador’un kırsal bölgesinde yaşayan yerli bir kadın olan Gladys, hamileliğini sonlandırmak için midesine zehir enjekte ettikten sonra hastaneye gitti. Doktorlar doğrudan polisi aradı ve kadın kendi rızasıyla kürtaj yaptırdığı için iki ay hapis cezasına çarptırıldı. Güney Amerika ülkesinin başka bir bölgesinde, 20 yaşındaki Afrika kökenli bir kadın düştükten sonra hastaneye gitti ve hamile olduğunu ve düşük yaptığını öğrendi. The Guardian’ın haberine göre bilerek düşük yapmakla suçlanan kadın tutuklandı ve dört ay boyunca aklandığı davayı bekledi.

Kadınlar suçlu sayılıyor

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün (HRW) kapsamlı raporuna göre, bu iki kadın Ekvador’da kadınların ve kızların, özellikle de daha yoksul bölgelerden gelenlerin yaşamlarını ve sağlıklarını riske atan katı kürtaj yasaları nedeniyle suçlu sayılan birçok kadından sadece ikisi.

Kadının yaşamının ve sağlığının tehlikede olduğu veya hamileliğin bir tecavüz sonucu olduğu durumlar dışında, Katolik mezhebinden olan ülkede kürtaj yasa dışı. Ekvador’da, Nisan ayında yüksek mahkeme, tüm tecavüz vakalarında kürtajı suç olmaktan çıkardı. Daha önce sadece zihinsel engelli kadınların tecavüzden dolayı hamile kalmaları durumunda kürtaj yasaldı.

148 vaka incelendi

Ekvador’da, yasadışı kürtajlar iki yıla kadar hapis cezasına çarptırılıyor ve kürtaj yapan doktorlar üç yıla kadar hapis cezasına çarptırılabiliyor. Raporda, ülke yasalarının yoksulluk içinde yaşayan yerli ve Afrika kökenli kadın ve kız çocuklarının orantısız bir şekilde etkilediği tespit edildi.

Raporu oluştururken HRW, 2009 ve 2019 yılları arasında gerçekleşen 148 kürtaj vakasını inceledi. Rapora göre, çoğunluğu yerli ya da Afrika kökenli Ekvadorlu olan 120 kadın ve kız çocuğunun kürtaj yapmaktan yargılandığı ve bunların 33'ünün hapis yattığı tespit edildi. Bunların yaklaşık %12'si yoksul kız çocuğuydu.

HRW, kürtajla suçlanan kadınların ve kız çocuklarının tıbbi gizlilik haklarının sıklıkla ihlal edildiğini ve düzgün yasal temsile erişimde “önemli engellerle” karşılaştıklarını söyledi.

“Yasal işlemler durdurulmalı”

“Kürtajın suç sayılması, yalnızca kadınların ve kız çocuklarının temel üreme sağlığı hizmetlerine erişimlerini baltalamakla kalmıyor, aynı zamanda eşitsizlikleri ve ayrımcılığı da artırıyor” diyen HRW'de kadın hakları araştırmacısı Ximena Casas şu yorumu yaptı:

“Ekvador, isteğe dayalı kürtaj için tüm cezai işlemleri kaldırmalı. En azından, tüm yasal gerekçelerle kürtaja etkin erişimi garanti etmeli ve temel tıbbi bakım talep eden kadın ve kız çocuklarına yönelik yasal işlemleri durdurmalı.”

Mide ilacı kullanıyorlar

2017 yılında ülkenin sağlık bakanlığı, anne ölümlerinin %15,6'sının gizli kürtaj nedeniyle olduğunu ve artan sayıda kadın ve kız çocuğunun mide ülserlerini tedavi etmek için kullanılan ve çocuk düşürmeye neden olan Misoprostol ilacını kullandığını bildirdi.

“Mücadele etmek zorundayız”

Analistler, özellikle yoksul toplumlarda, yetersiz eğitimin kısmen suçlu olduğunu söylüyorlar.

“Gördüğüm vakaların hepsi yoksul koşullarda yaşayan kadınlardı. Bu sadece kadınlar arasındaki eşitsizliği genişletiyor,” diyor Başkent Quito'da kürtajla suçlanan kadınlara yasal destek sağlayan feminist bir örgüt olan Surkuna'nın yöneticisi olan Ana Cristina Vera.

Latin Amerika dünyadaki en katı kürtaj karşıtı yasalarına sahip. Arjantin, Aralık ayında gebeliğin ilk 14 haftasında talep üzerine kürtajı yasallaştırdı. Vera “Bize hiçbir şey verilmedi, biz kadınlar haklarımız için mücadele etmek zorundayız” diye ekliyor.

Çeviri: JINHA