DİB Üyesi Nesteren Davutoğlu: İktidar sürecin öncülüğünü yapmalı

PKK’nin silah bırakma sürecini değerlendiren DİB Üyesi Nesteren Davutoğlu, “Böyle süreçlerden geçen ülkelerin kolay bir yoldan geçmediğini görmek lazım. İktidar sürecin öncülüğünü yapmalı, muhalefetin de ezberlerini bozması gerekiyor” dedi.

ARJÎN DİLEK ÖNCEL 

Amed- Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nın yankıları sürüyor. Abdullah Öcalan’ın PKK’ye yaptığı çağrı üzerine 12’nci Kongresi’ni gerçekleştiren Kürdistan İşçi Partisi (PKK), silah bırakma kararı aldı. 

Demokrasi İçin Birlik (DİB) Meclisi üyesi Nesteren Davutoğlu, sürecin hala bilinmeyen ve tereddütlü yanları olsa bile “olumlu” olarak yorumladı. 

‘Sürece iyimser bakmak gerekiyor’ 

Barış karşıtı bazı grupların böyle süreçlerde olumsuz bir atmosfer yaratmaya çalıştıklarını ifade eden Nesteren Davutoğlu, “İyimser bakmak gerektiğini düşünüyorum. Pürüz arayacak olursak buluruz tabi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin hiç beklenmedik bir anda bu sorun üzerine olumlu konuşması bizleri çok şaşırttı. Bu işin içinde dünya dengeleri, başka uluslararası ülkelerin tavsiyeleri, görüşleri falan vardır mutlaka ancak ben bir an DİB şapkamı bir tarafa bırakıp, bir vatandaş olarak her kes gibi yaşadığım ülkedeki atmosfere bakarak söylemek istiyorum, bu sürecin altında bir bit yeniği aramadan önce iyi olacağını düşünmek istiyorum” dedi. 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın barış için bir kapı araladığını söyleyen Nesteren Davutoğlu, “Abdullah Öcalan keskin zekalı biri. Dünyanın gittiği yönü, sorunları nasıl çözmek gerektiğini hissetmesi, olan biteni iyi okuması, sadece Kürt halkı için değil, Türkiye’de yaşayan herkes için çabalaması olumlu bir şey. Beni heyecanlandırıyor. 50 yılda her yer kan gölüne dönmüş, birçok insan ölmüş, birçok acı var. Bu öyle sihirli bir değnek ile çözülecek bir sorun değil. O nedenle bu süreçte fazla iştahlı agresif bir bekleyiş içinde olanlara adap vermek lazım” diye belirtti. 

‘Sürecin sonuca ulaşması için taraflara sorumluluk düşüyor’ 

Oldukça hassas bir süreçten geçildiğini ve siyasetten topluma herkese sorumluluk düştüğünü vurgulayan Nesteren Davutoğlu, “Tane tane düşünerek ilerlenecek bir süreç. PKK tarafından atılan adımın olgunluk açısından zamanı da gelmişti. Tabi ki bu süreci PKK’deki kadrolar da düşündü, hissetti. Zaten dağlarda kendi inandıkları uğurda canlarını ortaya koyarak, varlık gösteriyorlar. Bu sürecin böyle gitmeyeceğini iki taraf da düşündü. Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetenler de bir şeylerin iyiye gitmediğini hissetmiş olmalılar ki böyle bir ortam doğdu. Doğru bir zamandayız, bunu kaçırmayalım. 50 yıl çok uzun bir zaman. Bu sürecin sonuca erişmesi için şimdi ne yapmalıyızın olumlu kimyasını oluşturmak lazım” şeklinde konuştu. 

Nesteren Davutoğlu, “Bunun için dağdaki arkadaş ne yapacak? Ona birincilik düşmüyor tabi. İlk önce DEM Parti ya da sivil toplum örgütleri her kesime süreci anlatmalı. Türk-Kürt birlikte yaşamanın yolunu bulmak zorunda, bu iyi bir şey temasını çeşitli şekillerde işlemek lazım. Bu haberlerde, şarkılarda, filmlerde işlenebilir. Bıkmadan bunu anlatmayı tekrarlamak lazım. Çünkü acılar iz bırakmıştır, ezberler vardır, bunları aşabilmek için çalışmak lazım. Bir söz var, kimin elinde çekiç varsa her şeyi çivi olarak görür. Yani senin bir enstrümanın varsa onu kullanmak istersin. Ben de bir iletişimci olarak iletişimin gücünden yararlanılmalı diye düşünüyorum. Bu konuda kampanyalar yapılabilir. Bunlar muhalefetin öncülüğünde olabilir. İktidar da bunu kullanabilir. Geçmişten bugüne iki toplumun beraber yaşaması temasının hikayesini yapmak yapmak lazım” diye belirtti. 

‘Anti demokratik uygulamalardan vazgeçilmeli’ 

Hükümet kanadına düşen sorumluluklara da işaret eden Nesteren Davutoğlu, “Açık açık anadil hakkı tanınmalı, kayyım gibi anti demokratik uygulamalardan vazgeçilmeli. Ben kendi dilimde istediğim şarkıyı dinliyorum, konuşuyorum. Meclis’e girip siyaset yapıyorum herkes benim gibi yaşayabilmeli. Kürtlerin Türklerden hiçbir fark taşımadığını sadece sözel olarak değil, hayatın içinde uygulamada da içselleştirmelerini ve bunun taraftarlığını yapmanın yararlı olacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı. 

Nesteren Davutoğlu, son olarak şunları söyledi: “Artık kusur aramaktan vazgeçelim, yapıcı olmalıyız. Göreceğiz ki her şey çok daha güçlenecek. Ne acele etmek ne de bu sürecin üstüne yatmak lazım. Böyle süreçlerden geçen ülkelerin kolay bir yoldan geçmediğini görmek lazım. İktidarın bu işin öncülüğünü yapması gerekiyor. Muhalefetin de daha demokrat daha eşitlikçi yaklaşıp ezberlerini bozması gerekiyor.”