İran cezaevlerindeki kadın tutuklulardan duyarlılık çağrısı

İran rejimi, kadın tutuklular üzerindeki baskılarını sürdürürken, koronavirüsün cezaevlerinde yayılması için de bilinçli olarak önlem almıyor. Kadın tutuklular yaşadıkları hak ihlallerine karşı kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.

Haber Merkezi - İran rejimi baskısı altında yaşayan kadınlar, yargı eliyle de kimliklerinden yoksunlaştırılmaya çalışılıyor. İran cezaevlerinde kadınların sayısı gün geçtikçe artarken, ceza infaz kurumlarında kadınlara yönelik baskılar da hızından hiç bir şey kaybetmiyor. Hijyen koşullarından beslenmeye, işkenceden sağlık hizmetlerindeki elverişsizliğe, tecrit ve katletmeye varana kadar politikalar renk ve dozaj değiştiriyor.

“Sağlık koşulları elverişsiz”

Siyasi kadın tutuklular, cezaevlerinde sağlık koşullarının elverişsiz olduğunu aktararak, birçok hastalığın korona başta olmak üzere cezaevlerinde uygulanan politikaların bir parçası olduğuna dikkat çekiyor. Cezaevlerindeki yönetimin korona salgınının yayılmasını görmezden geldiğini belirten kadın tutuklular, cezaevlerinde artan tutuklu sayısına da dikkat çekiyor.

Tedaviler yapılmıyor

Son günlerde 16 siyasi kadın tutuklunun cezaevlerinde çeşitle eylemler yaparak mevcut koşulları protest ettiğine değinen kadın hakları aktivistleri ve kadın tutuklular, “Korona salgınından dolayı tutsakların gerekli tedavileri yapılmıyor ve bu nedenle hastalık giderek yayılıyor” diyerek, İran rejiminin bunu bir fırsata çevirmeye çalıştığına dikkat çekti.

Duyarlılık çağrısı

Aileleri ile yaptıkları telefon görüşmeleri sırasında da hatların bilinçli olarak kesildiği bilgisini veren tutuklular, aile ziyaretleri sırasında da “ince aramaların” yapılarak, yakınlarına işkence uygulandığını söyledi. Kadın tutukluların hukuka aykırı mahkemelerde hapis veya ölüm cezalarıyla karşı karşıya kaldığını dile getiren tutuklular, kadın ve çocukların haklarının ihlal edildiğini ve bu konuda kamuoyunun konuyu gündemleştirmesi için çağrıda bulundu.

“Bilinçli bir politika”

Hatırlanacağı üzere İran cezaevlerinde “beyaz işkence” olarak isimlendirilen ağırlaştırılmış tecrit alındaki çok sayıda kadın tutuklu Zeynep Celaliyan gibi koronaya yakalanmıştı. Tutuklu yakınları bunun bilinçli bir politika olduğu konusunda uyarmıştı.