Kadınlar ekonomi alanında da öncü

Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik tüm saldırılara ve ambargoya rağmen kadınlar, ekonomik alanda öncülüklerini sürdürüyor ve devrim kazanımlarına sahip çıkıyor.

EBÎR MUHEMED

Qamişlo - Rojava Kürdistan’ı ve Kuzey ve Doğu Suriye'de kadınlar, tüm yaşamsal ve toplumsal alanlarda sorumluluk bilinciyle öncülük ediyor. Kadınlar Türkiye’nin günlük saldırıları, bölgeye yönelik ambargosuna rağmen ekonomi alanında da öncü rolündeler. Tüm bu tehditlere rağmen kadınlar ekonomi alanında çalışmalarını sürdürüyor ve devrim kazanımlarına sahip çıkıyor.

Özerk Yönetim, tüm zorluklara rağmen bölgenin ekmek ihtiyacını sağlamak için çiftçiler için buğday satın alıyor. 2022’nin son mevsiminde Özerk Yönetim, dünyanın en yüksek buğday alım fiyatını kaydetti. Bunu da halkın unsuz kalmaması ve yeni bir krizin yaşanmaması için yaptı. Cizîrê Bölgesi Un Değirmeni Yöneticisi Şêrîn Hesen ile diğer kadınlar Kuzey ve Doğu Suriye’nin Qamişlo kentinde bulunan Un Değirmeni sistemini ve üstlendikleri sorumluluklara ilişkin ajansımıza konuştu.

Günlük 450 ton un

Cizîrê Bölgesi'ndeki un değirmenleri hakkında da bilgi veren Şêrîn Elî, Kuzey ve Doğu Suriye'de günlük 450 ton unun dağıtıldığını dile getirdi. Cizîrê Bölgesi’nde 7 değirmenin olduğunu ifade eden Şêrîn Elî, “Bunlardan Kuzey ve Doğu Suriye'nin Qamişlo, Hasekê, Amûde ve Tirbe Spiyê'de bulunan 4’ü Özerk Yönetime bağlı. 3’ü de kiralık. Bu değirmenler günlük 450 ton un çıkarmak için 24 saat aralıksız çalışıyorlar. Bu unlar ambarlarımıza dağıtılıyor. Bu unları meclislerimiz fırınlara dağıtıyor” dedi. Buğdayın 5 aşamadan geçtiğini söyleyen Şêrîn Elî, buğdayın beşinci aşamada öğütülüp un haline getirilerek çuvallara konulduğunu anlattı.

Un analizini yapıyorlar

Un değirmeni içindeki laboratuvar bölümü üyesi Lorîn Ehmed, “Değirmenlerden gelen unları burada analiz ediyoruz. İyi bir kaliteye sahipse kabul ediyoruz. İyi değilse geri gönderiyoruz. Burada buğdayı analiz edecek birçok araç bulunmaktadır. Tahıl analizi için fraksiyonlama, tartım ve buğdayın bir buçuk saat boyunca içinde kaldığı bir araç kullanıyoruz. Bunlara benzer birçok araç bulunmaktadır. En çok kullanılan alet, tanenin kalitesinin iyi olup olmadığını gösteren granülasyon aletidir. Son olarak unun içine girdiği ve iki saat kaldığı bir işlem yapıyoruz. En önemlisi de unun kalitesidir. Eğer unun kalitesi iyi olursa halk memnun kalıyor, değilse insanlara zarar verir. Biz de bunu istemiyoruz” şeklinde konuştu.

Kadınların önemli görevi

Kadınların un değirmenindeki emeğinden söz eden Şêrîn Hesen ise “Un değirmeninde yaklaşık 85 kişi çalışıyor. Bunların 15’i kadın. Buğday birçok özel makineden geçtikten sonra paketleme bölümünde kadınlar paketleme işi yapıyor. Kadınlar her alanda kendini öne çıkarıyor, zor bir iş olsa da geri adım atmıyor ve bağımsız bir ekonomi için çalışmalarına aralıksız devam ediyorlar. Kuşkusuz bu değirmende de kadınların önemli ve kutsal bir işi var. Bu önemli ve işsiz kalmamaları için önemli bir fırsattır. Kadınlar sadece paketlemede değil değirmenin önemli birçok alanında çalışmaktadır” diye ifade etti.

Halk mağdur olmasın

Özerk Yönetim’in kuraklığın olduğu bu yıllarda buğday için aldığı çok sayıda önlemin olduğunu dile getiren Şerîn Hesen, halkın Özerk Yönetim fırınlarında ekmek fiyatının düşük olması nedeniyle buralara yönlendiğini belirtti. Buğdayın Özerk Yönetim toplumunda tarımı teşvik ve geliştirme kampanyaları sayesinde elde edildiğini aktaran Şerîn Hesen, “Son yıllarda yaşanan kuraklık, birçok zorlukla karşı karşıya kalınmasına neden oldu. Buna rağmen, halkın ihtiyacı olan buğday güvence altına alınması için çaba sarf edilecek. Özerk Yönetim bu temel üzerine dışardan buğday satın alma ve destekleyici bir fiyata satmak için bir plan yaptı. Un tedariğinde kıtlık istemiyoruz. Çünkü ekmek yerel halkın temel gıda malzemesidir. Eskiden halk özel fırınlardan ekmek alıyordu. Ama ekmek fiyatlarındaki artıştan kaynaklı artık özel fırınlardan almıyorlar, Özerk Yönetim fırınlarından alıyor” dedi.