Yemen’de su krizinin faturası kadın ve çocuklara ödetiliyor
Uzun yıllar iç savaşın sürdüğü Yemen'de yer altı su kaynaklarının tahrip olması ve kirlenmesi gibi nedenlerle yaşanan su krizi kadın ve çocukların hayatlarını zor hale getiriyor.
RANIYA ABDULLAH
Taiz – Yemen su rezervleri bakımından dünyanın en fakir ülkeleri arasında. Uzun yıllar iç savaşın sürdüğü Yemen'de yer altı su kaynaklarının tahrip olması ve kirlenmesi gibi nedenlerle yaşanan su krizi halkın hayatını daha zor hale getiriyor.
Temiz suya ulaşmakta sıkıntı yaşayan kadın ve çocuklar güvenilir su için yollar aşıyor, bidonlarla su taşıyor.
Temiz su için kilometrelerce yürüyorlar
Sabahın erken saatinde kalkan kadınlar yanlarına çocukları da alarak köyün sonundaki temiz su kaynağına gidiyor. O kadınlardan biri olan 19 yaşındaki Takalif Ahmed Saeed'in 40 litre üzerindeki bidonlara su doldurarak evine döndüklerini anlatarak, “Elbise ve battaniye de götürüp yıkıyoruz burada. Sonra bidonlarımızı dolduruyor ve başımızın üstünde taşıyarak öğlen 11.00 sıralarında eve geliyoruz” dedi.
‘Savaşta su boruları hasar gördü’
Takalif Ahmed Saeed, liseden mezun olmasına iki yıl kalmasına rağmen okulu bırakmak zorunda kalmış. Takalif köyün yakınındaki su borularının 2015'te savaşın patlak vermesi ile tahrip olduğunu söyleyerek, “Savaştan önce köyde su sorunumuz şimdikine göre daha azdı. Eskiden de su taşırdık ama daha yakın bir mesafeden çünkü su kaynağından köye yakın bir yere borular ile su pompalanıyordu. Ancak savaş ile bu borular hasar gördü” diye belirtti.
‘Su taşımak eğitim hayatımı etkiliyor’
Köy sakinlerinden 18 yaşındaki Sarah Mansour’da eğitimine ara vermemiş. Fakat okuldan sonra su taşımaya gittiği için hem yorucu olduğunu hem de ders çalışmaya zaman bulamadığını anlatıyor. Sarah Mansour, “Sabah erkenden okula gidiyorum ve okuldan döndükten sonra arkadaşlarımla direk su kaynaklarına gidiyorum, suyu dolduruyoruz. Sonra gün batımından önce eve dönüyoruz, ondan sonra derslerime çalışamıyorum bu durum benim eğitimimi çok etkiliyor ancak okulu bitirmek için başka seçeneğim yok” dedi.
Kadınlar başlarında su bidonları taşıyor
Köydeki genç kadınlardan biri olan Dalia Mansour da "Bu bölgedeki kadınların çoğu 2 km mesafeden başlarının üzerinde taşıyarak su getiriyor. Bu nedenle eğitime yeterince vakit ayıramıyor ve mahrum kalıyoruz. Kırsal alanlarda yaşayan kadınlar büyük zorluklarla karşı karşıya kalıyor” şeklinde konuştu.
Köy sakinlerinden biri olan Nima Hazaa ilerleyen yaşına ve hastalıklarına rağmen o da aile fertlerine yardımcı olmak için su taşıyor. Ancak su taşırken birçok kez tökezleyip suyu döktüğünü ve yolun uzak olmasından kaynaklı suyu içtiklerini ve neredeyse suyun yarısını bu şekilde kaybettiklerini dile getirdi.
‘Kadınların koşulları savaş ve abluka ile daha da arttı’
İnsan hakları aktivisti Dalia Muhammed’de su krizine dair şunları söyledi: "Savaşın devam etmesi ve uygulanan abluka yüzünden kadınların koşulları daha da ağırlaştı. Burada kadınlar eskiden de su taşıyordu fakat şu an durum daha da kötüye gidiyor. Çünkü temiz su kaynakları uzakta kalıyor ve kadınların bütün günü su taşımak ile geçiyor. Nüfusun artması ile değişim ve hareketlilik oluyor ancak su kaynakları kuruyor bu da kadınların mağduriyetlerini ve sorunlarını arttırıyor.”