Sürgün ömründen 28 yıl aldı: Tek isteğim köyüme dönmek

1994 yılında köylerine yapılan baskınla evlerinin yakılması sonucu şehre göç eden Nefise Bayram, “Tek pişmanlığım toprağımı bırakmak. Anılarım, çocukluğum orada kaldı” diyor.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed- Bölgede 90’lı yıllarda koruculuk dayatması ve yaşanan baskılar nedeniyle binlerce insan yerinden edildi. Amed, Mardin, Şırnak ve Hakkâri gibi kentlerde askerler tarafından yakılan köylerinden sürgün edilen yurttaşlar metropol kentlere göç etmek zorunda bırakıldı. Sayısı raporlara net olarak yansımayan yüzlerce yerleşim yeri yok edilirken, köyde yaşayan insanlar da kötü muamele ve işkencelere maruz bırakıldı.  Üzerinden yıllar geçmesine rağmen yaşadıklarını ilk günkü gibi hatırlayan kadınlar, topraklarından ayrı geçirdikleri zamanlarını hasretle yâd ederek yaşıyor. 

28 yıldır topraklarından ayrı

Nefise Bayram’da 90’lı yıllarda çocukları ile birlikte zorla yerinden edilen binlerce kadından biri. Köyü ve anıları gözleri önünde yakılırken çocuklarının ellerinden tutarak yollara koyulan Nefise Bayram, 28 yıldır köyünden uzakta yaşıyor. Tek isteğinin köyünde bulunan evini inşa ederek oraya yerleşmek olduğunu söyleyen Nefise Bayram kendilerine yapılan zulmü ise hiç unutmuyor.

“Alevlerin dumanından başka bir şey görmüyorduk” 

Köyleri yakılmadan önce evlerinden çıkmamak için her şeyi yaptıklarını ve işkenceye maruz kaldıklarını söyleyen Nefise Bayram, askerlerin köy köy ilerlediğini söyledi. Köylerinden göç etmeden bir gün önce askerlerin köyü basarak kendilerini bir yerde topladığını ve evlerinde arama yaptığını ifade eden Nefise Bayram o gün yaşadıklarına dair şunları aktardı:

“Köyümüzü basıp evlerimizi yaktılar.  Askerler bizi zorla hakaret ederek köyden çıkardı. Bizi düz bir arazide toplayıp silahları ile etrafımızı sardılar sonra evlerimize girdiler. Akşam olana kadar köyümüzde kaldılar. O gün bütün köyler yakılan ateşlerden duman içinde görünüyordu. Her dağ başında bir aydınlık vardı. Bizlere ‘Biz şimdi gidiyoruz sabah geldiğimizde sizi burada görmeyelim’ dediler. O akşam her yere top attılar. Sabah olup kalktığımızda yakılan köylerin üzerinde ki dumanı görüyorduk.”

“Köyden çıktığım için çok pişman oldum”

Diğer günün sabahı askerlerin köye gelerek kendilerine “şehirlere gidin” dediğini söyleyen Nefise Bayram dört yaşındaki oğlunun elinden tutarak çıktığı evinin o sabah yakıldığını kaydetti. Köylerinin yakılmasından sonra Amed merkeze göç etmek zorunda kalan Nefise Bayram, o gün yaşadıklarını; “Bizim köyden Lice’ye kadar yakılmadık köy kalmamıştı” sözleriyle özetliyor.

Köyden ayrıldıktan sonra çok zorluk ve eziyet çektiğini ifade eden Nefise Bayram, “Köyümüz yakıldıktan sonra aylarca kaç tane aile tek bir evde yaşadık. Ondan sonra şehre gelmek zorunda kaldık. Burada unu şekeri kilo ile alabiliyorduk. Çocuklarım burada büyüdü ben burada yaşamak zorunda kaldım. Köyümü özlemeden geçirdiğim tek bir günüm de olmadı. Yıllardır keşke oradan çıkmasaydım köyümde kalsaydım diyorum” sözlerini kullandı.

“Tek isteğim evimi inşa edip köyüme dönmek”

Tek isteğinin yıllardır uzak kaldığı köyüne yerleşmek olduğunu kaydeden Nefise Bayram son olarak şunları söyledi: “Köylülerin hepsi köyün yakılmasından yıllar sonra köye geri döndü. Yakılan, yıkılan evlerini yeniden yaptı. Bir tek ben kaldım. Ama ben de bir gün gidip evimi yeniden yapacağım. Hem orada hem burada çok zorluk çektik. Bırakmak zorunda kaldığım topraklarımı yeniden ekip eski hayatıma geri döneceğim.”