Mehrangiz Kar: İran yasalarında Taliban ruhu var

İran’da yasaların kadından yana olmadığına dikkat çeken yazar ve insan hakları savunucusu Mehrangiz Kar, Afganistan’ın ülke yönetimini ele geçiren Taliban’ın uygulamalarına dikkat çekerek, “İran yasalarında da Taliban ruhu var” dedi. Yazar tüm bu zorluklara rağmen kadınların 25 Kasım ve tüm diğer günlerde seslerini yükseltmesi çağrısında bulundu.

SEMÎRA SALWATÎ

Haber Merkezi – 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında dünyanın dört bir yanında kadınlar sokağa çıkarak kendilerine yönelik şiddetin son bulmasını istiyor. Dünyada kadına yönelik şiddetin boyutunu değerlendiren yazar ve insan hakları savunucusu Mehrangiz Kar, koronavirüs ile birlikte şiddet oranında artış yaşandığına dikkat çekti.

“Kadına şiddet arttı”

Koronavirüs nedeniyle kadınların işlerinden olduğundan söz eden Mehrangiz Kar, “Uzaktan çalışma ile birlikte evde kalan kadın, aynı zamanda çocuğa da bakmak zorunda kaldı ve bu da kadına yönelik baskıyı arttırdı. Evdeki kadın iki kez baskı ile karşı karşıya kaldı. Kadının evden çıkmasını istemeyen İslam Cumhuriyeti gibi hükümetler, bu durumdan faydalandılar” dedi.

“Kadınlar eşit haklara sahip değil”

Ülkenin Taliban’a kolay bir şekilde verildiğini hatırlatan Mehrangiz Kar, Taliban’ın toplumda bir korku kültürü yarattığını söyledi. Mehrangiz Kar, Taliban’ın değişmediğini ve Taliban’ın 6 ayda kadına yönelik yaptığı şiddetin dünyanın gözü önünde gerçekleştiğini ifade etti. Hükümetlerin kendi toplumlarını düşünmesi gerektiğini kaydeden Mehrangiz Kar, “İslam Cumhuriyeti hükümeti, Taliban hükümeti ya da çoğunluğu Müslüman olan ülkeler İslam adı altında kadınlara şiddet uyguluyor. İran’da kanunlara yakından bakacak olursak, hepsinde Taliban ruhunu olduğunu görürüz” şeklinde konuştu. Mehrangiz Kar, İran’ın Birleşmiş Milletler ve Birleşmiş Milletlerin Güvenlik Konseyi tarafından mahkum edilmesi gerektiğine söyledi.

“Her şeye rağmen kadınlar çalışıyor”

İran’da kimi kadınların ataerkil zihniyet kapsamında hükümette yer aldıklarını kimi kadınlarında bütün engellemelere rağmen mücadele ettiğini sözlerine ekleyen Mehrangiz Kar, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün birçok kadın aktivist şuan cezaevinde ya da daha önce cezaevinde kalmıştır. Benim neslim ve genç nesil ellerinden geldiğince emek vermişlerdir. Ahmed Nejad'ın iktidara getirilmesiyle sivil toplumun tüm imkânları yok edildi ve genç nesil ihlal edildi. Ancak bu İran’da kadınların çalışmalarının durduğu ya da korkudan bir şey yapmadıkları anlamına gelmiyor. Çalıştığımızı biliyoruz. Hükümette yer almıyor veya işten çıkarılıyor olabilirler ama küçük işyerlerinde, sendikalarda, sivil yürüyüşlerde, öğretmen, işçi ve diğer alanlarda erkeklerle eşit haklara sahip olmamalarına rağmen çalışmaya devam ediyorlar.”

Yoksul eğitimden uzaklaştırıyor

Kadınların başörtüsü ve zorunlu örtü ile eğitimlerine devam etmek için mücadele ettiğini ifade eden Mehrangiz Kar, İran’da kız öğrenci sayısında artış olduğuna dikkat çekti. Mehrangiz Kar, “İran'da yoksulluk toplumun bir kesimini etkisi altına aldı. Yoksulluktan dolayı her yıl onlarca çocuk okulu bırakmak zorunda kalıyor. Yoksulluk nedeniyle çalışmak zorunda kalıyor. Elbette tüm bunların yanı sıra kadınların hayatın her alanında olması önemlidir. En ufak bir imkan bulduğu zaman bile hayallerini ve isteklerini dile getiriyor” diye belirtti.

Mehrangiz Kar, son olarak İranlı kadınların yaşadıkları acı nedeniyle 25 Kasım ve diğer günlerde seslerini yükseltmeye devam etmeleri gerektiğini söyledi.