Kutsal topraklarına dönüş yapan Êzidî kadınlar yaşamı yeniden inşa ediyor

IŞİD’in saldırıları ardından kutsal toprakları olan Şengal’i terk etmek zorunda bırakılan Êzidî kadınlar, şimdi yeniden topraklarına kavuşmanın heyecan ve mutluluğunu yaşıyor. “Bir daha asla” diyerek, nefes alabildikleri bu toprakları terk etmeyeceklerinin altını çizen kadınlar, Şengal’de yeniden yaşamı inşa ediyor.

ALMAS NAYIF

Şengal – 21’inci yüzyılda yüzbinlerce insan dünyanın gözleri önünde kapkara ölümden kurtulmak için sadece yaşamlarını ve yaşamlarından geriye kalan bir kaç parçayı sırtlanıp Şengal’i terk etmek zorunda kaldı. 3 Ağustos 2014 tarihinde Êzidîlerin 73’üncü ferman olarak nitelendirdikleri katliamdan hayatlarını kurtaranlar yönünü dünyanın çeşitli coğrafyalarına döndü. Aradan geçen yıllarda sayıları 50 bini geçmeyen Êzidî, yurtlarına geri dönüş yapabildi. Şengallilerin kutsal topraklar olarak tanımladıkları yurtlarına geri dönüşleri ise karşı karşıya kaldıkları tüm engellere rağmen sürüyor. Çünkü Şengalliler, Şengal’den vazgeçemediklerini söylüyor.

Yaşamlarını yeniden inşa ediyorlar

Yurtlarına tüm engellemeler ve imkansızlıklara rağmen geri dönüş yapan Êzidî kadınlar, dönüşleri sonrasında tekrar yerleştikleri yurtlarında dayanışmayı büyüterek, yaşamlarını tekrar inşa ediyor. Omuz omuza veren ve günlük ihtiyaçlarını dayanışarak karşılayan kadınlar, geri dönmüş olmaktan oldukça mutluluk duyduklarını anlatıyor. Kadınlardan Henîf Qaso, Şengal’i terk etmek zorunda kalanlardan yalnızca biri. Ferman gerçekleştiğinde Kürdistan’ın Güney’ine sığınan ailelerden. Henîf, “Ferman’da da, fermandan sonra gittiğimiz kampta da çok zahmet çekti. Kaldığımız kampta çok kötü şeyler başımıza geldi. Çocuklarımız yanan çadırlarda can verdi. Hayatımızı kurtarmak için gittiğimiz kamplarda rezil rüsva olduk” sözleri ile yaşadıklarını anlatıyor.

“Fermandan sonra hayatımız çok değişti”

Ferman sırasında IŞİD çetelerinin en çok kadınları hedef aldığını söyleyen Henîf, “Fermandan önce bir şekilde kendi halimizce yaşıyorduk. Fakat fermandan sonra hayatımız çok değişti. Hiç görmediğimiz bir hayata başlamış olduk ferman ile birlikte. Her şey yaşandı bizler aldığımız yaralarla kaldık ve şimdi anlıyorum ki en çok Êzidî kadınlar hedef alındı. Aslında Şengal’in özgürleştirilmesinden hemen sonra gelmeyi istiyorduk fakat burada savaşın yaraları hala taze ve ekonomik nedenler başta olmak üzere topraklarımıza geri dönemedik. Evimizi yapmamız gerekiyor, iş bulmamız ve çalışmamız gerekiyor fakat bu koşullar henüz tam sağlanmış değil” diyor.

“Tüm Êzidîler topraklarına dönmeli”

“Şengal özgürleştiğinde çok sevinmiştik. Hemen dönmek istedik fakat kamptan çıkamayacağımız söylenmişti. Bugün Şengal’e ise çok zor şartlarda geri döndük. Aylarca dönmememiz için tehdit aldık. Çünkü Şengal’e Êzidîlerin dönmesini istemeyenler, Şengal’i Êzidîsiz bırakmak isteyenler var” ifadelerinde bulunan Henîf, tüm Êzidîlerin de yurtlarına geri dönmesi için çağrıda bulunuyor. Topraklarına dönmekten dolayı büyük bir mutluluk içinde olduğunu kaydeden Henîf, bu mutluluğun anlatılamayacağını ancak yaşanabileceğini sözlerine ekliyor.

“Bir daha asla topraklarımı terk etmem”

Kadınlardan Asiya Simo da kısa süre önce topraklarına dönmekten duyduğu mutluluğu paylaşıyor. Asiya, “Her ne kadar zor günler atlatmış olsak bile artık biliyorum ki kendi toprağım en güvenli yerdir. Topraklarım çok güzel, kokusu, havası, rüzgarı… Buralar bizimdir, bizim yurdumuzdur. Her insanın toprağı kendisine kutsaldır, bir daha asla kendi topraklarımı terk edemem” diye belirtiyor.

“Geri döndüğümüz için çok mutluyum”

Nadir Elyas ise ileri yaşına rağmen Şengal’e dönüş yolunda yaşamını yitirmeyi bile göze alarak düşmüş tekrar memleket yollarına. Gözlerinden okunan mutluluğu hiç saklamadan ve tebessümle, “Topraklarımıza geri döndüğümüz için çok mutluyum. Şengal toprakları kutsaldır. Bu kutsal toprakları nasıl bırakıp gittik ona bile kızıyorum şimdi... Fakir olsaydık, aç ve susuz kalsaydık da yine de bırakmasaydık topraklarımızı. Şengal’de yaşam başka güzeldir şimdi daha iyi anlıyorum” sözleri ile topraklarına olan özlemini anlatıyor.