Kobanêli kadınlar: Kimyasal silah kullanımı insanlık suçudur

Türkiye’nin kimyasal silah kullanmasının insanlık suçu olduğunu söyleyen Kobanêli kadınlar, uluslararası kamuoyuna çağrıda bulunarak, “Sorumluluklarınızı yerine getirin ve Türkiye’yi kimyasal silah kullanımından sorumlu tutun” dedi.

NORŞAN ABDÎ

Kobanê – Türkiye yasaklı silahlar kullanarak, uluslararası sözleşmeleri ihlal etmeye devam ediyor. Halk Savunma Güçlerinin verilerine göre, Türkiye son 6 ayda 2 bin 476 kez yasaklı kimyasal bomba ve silah kullandı. Kuzey ve Doğu Suriye’de bulunan Kobanê’deki kadınlar, etkili ülkeleri ve uluslararası kuruluşları, başta Kürt halkı olmak üzere bölge halklarına karşı uluslararası alanda yasaklanmış silahları kullanmaktan Türkiye’yi sorumlu tutmaya çağırdı.

‘Saldırılara karşı birleşmeliyiz’

Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye ve Kürdistan'a karşı kimyasal silah kullanmasına tepki gösteren 54 yaşındaki Wahidat Sayid Ahmad, “Türk devletinin, çocuklarımıza yönelik kimyasal silah kullanımını şiddetle kınıyoruz. KDP’nin de bu anlamdaki işbirliğini kınıyoruz. Yasaklı kimyasal silahlarla Kürdistan bölgesindeki meşru savunma bölgelerine saldırılar gerçekleştiriliyor. Bu yüzden biz Kürtler birlik olmalıyız. Türkiye ve işbirlikçisi KDP’yi yenilgiye uğratmak için birleşmeli ve topraklarımızı savunan çocuklarımızın yanında olmalıyız” dedi.

‘Sesiz kalmak suça ortak olmaktır’

Türkiye’nin 17 gerillayı kimyasal ile katletmesine değinen Wahidat Sayid Ahmad, Türkiye’nin insan hakları ihlallerinin soruşturulmasını istedi. Wahidat Sayid Ahmad, Türkiye’nin işlediği suçlara karşı uluslararası sessizliğe de tepki göstererek, sessiz kalanlarında suça ortak olduğunu dile getirdi.

‘Kürtlere karşı bir komplo devrede’

Türkiye’nin kimyasal silah kullanarak uluslararası yasaları çiğnediğine işaret eden 56 yaşındaki Jihan Buzan, “Türk işgalinin Kürt halkına yönelik vahşi eylemlerine karşı dünya sessizliğini koruyor. Türk işgaline karşı mücadele eden savaşçıların anneleri olmaktan gurur duyuyoruz. Türk işgali Kuzey ve Doğu Suriye'de savaş suçları işledi. Kadınları ve çocukları öldürdü. Türkmen, Arap, Kürt, Hristiyan veya Müslüman fark etmeksizin sivillerin evlerini yıktı” diyerek, Kürtlere yönelik bir komplonun devrede olduğuna işaret etti.

‘Kimyasal silah başarısızlıklarının göstergesidir’

Saldırılara tepki gösteren 50 yaşındaki Madinat İbrahim, “Topraklarını savunanlar ‘terörist’ değil. Düşman partiler her zaman devrimcileri terörle damgaladı. Türk devleti, Medya Savunma Alanlarına yönelik saldırıları sırasında her türlü ağır ve kimyasal silahı kullandı. Bu, Türk devletinin Kürdistan dağlarında çocuklarımızın güç ve iradesine karşı savaşma konusundaki başarısızlığını göstermektedir. Halk Savunma Güçleri saflarında bir şehit annesi ve oğlumun bu uğurda şehit olmasından gurur duyuyorum. Çocuklarımız ‘terörist’ değil” şeklinde konuştu. 

Yetkililere çağrı

Halk Savunma Güçlerine bağlı 17 savaşçının hayatına mal olan kimyasal saldırıyı hatırlatan Madinat İbrahim, "Türk devleti bu saldırılarla savaşçıların gücünü ve iradesini zayıflatamayacak” diye ifade etti. Madinat İbrahim, "Uluslararası toplumu ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nü Medya Savunma Alanları'nda yasaklanmış silahların kullanımından Türk işgalini sorumlu tutmaya çağırıyoruz” sözleri ile yetkililerin sorumluluklarını yerine getirmesini istedi.