Kış koşullarında mültecilerin durumu ağırlaşıyor

Kış mevsimiyle birlikte Waşûkanî Kampı’ndaki göçmenler birçok sorun yaşarken, kamp sakinlerinden Sûriya Mihemed Hisên, yaşadıkları zorluklardan Türk devleti, Suriye rejimi ve insani yardım kuruluşlarını sorumlu tuttu.

RONÎDA HACÎ

Hesekê - Türk devletinin 9 Ekim 2019'da Serêkaniyê ve Girê Spî’ye yönelik saldırılarından sonra Özerk Yönetim, buradan göçe zorlanan halka yönelik 24 Ekim 2019'da Waşûkanî Kampı’nı kurdu. Heyva Sor’un destekte bulunduğu Waşûkanî Kampı, Hesekê kentine 12 kilometre uzaklıkta, Til Temir yolu üzerinde, Tiwêna kenti yakınlarında bulunuyor. Bu kampta insani yardım kuruluşları, topraklarından zorla yerinden edilen göçmenleri görmezden geliyor. Waşûkanî Kamp Meclisi'nin verdiği bilgilere göre burada barınan göçmen sayısı 2 bin 365 aile yani burada 16 bin 322 kişi yaşıyor. Kampta halk zor koşullarda yaşam savaşı verirken, birçok hizmetten de mahrum kalıyor. 4 yıldır çadırlarının değiştirilmediğini söyleyen Sûriya Mihemed Hisên, yağmur nedeniyle zor günler geçirdiklerini, bugün kampta yaşanan zorluklardan insani yardım kuruluşlarını sorumlu tuttu.

‘Saldırılar 9 Ekim’in devamıdır’

Türk devletinin saldırılarının 9 Ekim 2019 tarihindeki saldırılarının devamı olduğunu söyleyen Sûriya Mihemed, “İşgalci Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırarak, şehirlerimizi işgal etmeyi planlıyor. Bölgenin demografisini değiştirmek ve Demokratik Ulus projesini alt etmek istiyorlar. Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye'nin bütün şehirlerini işgal etmeye çalışıyor ama bizim ve çocuklarımızın direnişi sayesinde işgal planları bugüne kadar başarısız oldu. Bu yüzden şimdi başka yerleri işgal etmek için yeniden saldırıyorlar” dedi.

‘Birçok çocuk hastalandı’

Kış ayının gelmesiyle göçmelerin birçok zorluk yaşadığını sözlerine ekleyen Sûriya Mihemed, göçmenlerin yaşadığı sıkıntıları şöyle dile getirdi: "4 yıldır bu kampta zor yaşam koşulları altında bir savaş veriyoruz. İnsani yardım kuruluşlarının desteği olmadan bu kampta yaşıyoruz. Bu kamplarda göçmenlerin birçok şeye ihtiyacı var. Özellikle çadırların sürekli değiştirilmesi gerekiyor. Ancak 4 yıldır çadırlarımız değiştirilmiyor. Bu nedenle birçok çocuk hastalanıyor. Yağmurun yağmasıyla birlikte çok sayıda çadır suda kaldı. Göçmenler çok kötü durumda, çocuklar çok hastalanıyor. Peki ya insanlık ve vicdan nerede? Herkes göçmenlere yardım etmeli. İnsani yardım kuruluşları devletlerin çıkarlarına göre hareket ediyor ve görevlerini arka plana atıyorlar.”

‘Özerk Yönetim bize sahip çıktı’

Özerk Yönetimin çok ağır bir yükün altına girerek onlara destekte bulunduğunu söyleyen Sûriya Mihemed, “Özerk Yönetimi yok etmek istiyorlar. Bu şekilde halka Özerk Yönetimin size bakamadığını söylemek istiyorlar. Ama etrafımızda olup bitenleri çok iyi biliyoruz, aldanmıyoruz. Bize sahip çıkan Özerk Yönetimdir, kampı kuran, bizi kampa yerleştiren Özerk Yönetimdir, insan haklarına sahip çıkıyoruz diyen insani yardım kuruluşları bize sahip çıkmadı” sözlerine dikkat çekti.

‘Direnişimiz her zaman devam edecek’

Sadece evlerine ve şehirlerine dönmek istediklerini belirten Sûriya Mihemed, “Suriye yönetimi bunu iyi bilsin ki Serêkaniyê halkı da Suriye yurttaşıdır ve onlara yardım etmek Suriye yönetiminin görevidir. Bu görev sadece insan örgütlerinin omzunda değildir. İşgalin temel nedenlerinden biri Suriye rejiminin sessizliğidir. Bu insanlarla ilgilenmek ve yardım etmek Suriye yönetimin görevidir. Ama ne yazık ki herkes gözlerini kapatıyor ve bu insanları görmemezlikten geliyor. İnsani yardım kuruluşlarına işgalcileri topraklarımızdan çıkarmaları ve vicdanlarını diriltmeleri çağrısında bulunuyoruz. Küçüğümüzden büyüğümüze kadar herkes bilsin ki direnişimiz her zaman devam edecektir” şeklinde konuştu.