Kadın Girişimi Mısır’da kırsaldaki kadının sesi oluyor

Mısır’da kırsal kesimlerdeki kadınlara yönelik cinsiyet ayrımcılığına karşı bir grup genç kadın tarafından oluşturulan Kadın Girişimi, koordinatörü Sarah Kahla, “Değişim yaratmak için pratik çalışmalar bir zorunluluk haline geldi” dedi.

ASMAA FATHI

Kahire – Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kent hayatında olduğu gibi kırsal kesimlerde de kadınlara yönelik ayrımcılığın sürmesine neden oluyor. Ev içi bakım sorumluluğunu üstlenen kadınlar aynı zamanda tarımsal faaliyetler, hayvanların bakımı, süt ürünlerinin üretilmesi işlerinde de ücretsiz çalıştırılıyor. Sağlık, eğitim gibi haklarından yararlanamayan kadınlar erken yaşta evlendiriliyor, erkek şiddetine maruz kaldıklarında ise ‘suçlanma’ endişesiyle çoğu zaman sessiz kalıyorlar.

Bir grup genç kadın, kırsal kesimlerde yaşayan kadınlara yönelik ayrımcılığa karşı ‘Kadın Girişimi’ başlattı. Kırsal kesimdeki kadınların sesinin yükseldiği bir gerçekliği hayat ettiklerini dile getiren Kadın Girişimi Koordinatörü Sarah Kahla, birçok zorluğa rağmen kadın özgürlüğünü kısıtlayan kalıpları kırmak için var güçleriyle çalıştıklarını anlattı. Sarah Kahla, yaptıkları çalışmalara ilişkin sorularımızı yanıtladı.

‘Kadınların hikayelerini kaydetmeye ve belgelemeye odaklandık’

Kırsal kesimlerde yaşayan kadınların sorunlarının çözümüne ilişkin yürütülen çalışmaların yetersiz kaldığı görülüyor. Kırsalda yaşayan kadınların sorunlar nelerdir? Girişim olarak sizler ne tür çalışmalar yürüttünüz?

25 Ocak Devrimi’nden sonra feminist eylem için yola çıkan bir grup genç kadınız. Şiddet ve ayrımcılıktan arınmış, kırsal kesimdeki kadınların sesinin yükseldiği bir gerçeklik hayal ediyoruz. Kırsal kesimdeki kadınların hikayelerini kaydetmeye ve belgelemeye odaklandık. Kadın girişimimiz karalama kampanyaları da dahil olmak üzere birçok zorlukla karşılaştı. Elbette birtakım engellerle ve zorluklarla karşılaştık ama etkisiz kaldılar. Kadın özgürlüğünü kısıtlayan fikirlerin karşısında durmayı seçtik. Daha doğrusu kadın özgürlüğünü kısıtlayan kalıpları kırmak için var gücümüzle çalışmak en büyük motivasyonumuzdu. Kampanyalarımızda mevcut tabloyu netleştirmeyi ve ona göre çözüm önerilerini geliştirmeyi öğrendik. Öte yandan feministleri yasa yapma sürecine dahil etmek için çalıştık. Değişim yaratmak için pratik çalışmalar bir zorunluluk haline geldi. 

‘Erkeklere yönelik de tavsiyeler ürettik’

Kırsal alanlarda toplumsal değişimi yaratmak ve kadına yönelik ayrımcılığı ortadan kaldırmak için neler yaptınız?

Kadınların sesine kulak vermek, seslerini yükseltmek, gerçeği kabullenenleri ve suskunluğu kabullenenleri maruz kaldıkları ihlalleri ortaya çıkarmaya teşvik etmek ve yaşadıkları sorunlara gerçek çözümler bulmak için ‘Kadın Girişimi’ni başlatarak yola çıktık. ‘Enkaz Altındaki Anne’ kampanyası da dahil olmak üzere çeşitli kampanyalar yürüttük. Çünkü kadınları tüm haklarından mahrum eden annelik yalanından beri sessiz kalan tarafa dokunuyor. Kadınların hamilelik süreleri, bu süreçte neler yaşadıkları, dinlenememeleri, hamile kalmalarına rağmen yaşamın yüklerini taşımaya devam etmeleri gibi konular üzerinden tartışmalar yürütüldü.

Bunun yanı sıra erkeklerin de kadınları nasıl destekleyeceklerini, hamile kalmak için uygun zaman seçimi de dahil olmak üzere kadınların haklarını vurgulayan bir dizi tavsiye ürettik. Kırsal kesimlerde kadınlar için bir eğitim alanı yok ve köy dışına çıkma gibi bir özgürlüklerinin de olmadığını gördük. Bizlerde bu kapsamda kadınların eğitimle ilgili yaşadığı sorunlara odaklandık. Kız çocuklarının eğitim ve öğretimden yoksun olması erken yaşta evlendirilmelerine de neden oluyor. Çocuk yaşta bir ailenin yükünü taşımak zorunda bırakılıyorlar.

‘Kadınlar hikayelerini anlattıkça acılarının boyutlarını fark etti’

Faaliyetlerinize ve fikirlerinize köylerdeki kadınların nasıl yanıt verdi?

Etkileşim ve yanıt mekanizmaları bir yerden diğerine farklıdır ve bunların değerlendirilmesi de bir gruptan diğerine farklılık gösterir. Bir yandan genç kadın ve erkeklerden gelen talepler, diğer yandan toplumun önerileri arasındaki etkileşimde duyulan ihtiyacın da göstergesidir. Bizler genel olarak kırsal kesimde yaşayan kadınların maruz kaldığı ayrımcılığa son vermek istiyoruz. Kadınlar hikâyelerini paylaştıkça omuzlarına yüklenen yükleri, özgürlüklerini kısıtlayan acıların boyutunu fark ettik.  

‘Kadınların sağlığı riske atılıyor’

Kırsal kesim ile kentsel yaşam arasındaki farklılıklar nelerdir? Kırsal kesimdeki kadınların kentsel yaşama oranla yaşamlarında ne gibi farklılıklar var?

Kırsal kadınları prangaya vuran, ilerlemelerine ve başarılı olmalarına engel olan en önemli konunun özel işlerde ücretsiz olarak çalışmaları olduğuna inanıyorum. Yaşadıkları ailelerde hayvan bakıcılığı, süt ürünlerinin üretilmesi ve tarım işlerinde çalıştırılıyorlar. ‘Enkaz Altındaki Anne’ kampanyasıyla da hamile kadınların süt ürünleri satarken uzun yollara çıktıkları, ev işleri için trene binmek zorunda kaldıklarına ve hayatlarını riske attıklarına şahit olduk. Kadın evlendiği eşin ailesine hizmet etmekle de yükümlü oluyor. Bunu yapmayı reddederse eşin ikinci bir evlilik yapması da dahil tehditlere maruz kalabiliyor. Kadınlar çocuk doğurduktan sonra araya yıllar geçmeden ikinci kez hamile kalıyor. Bu durum da kadınlarında sağlığını riske atıyor.

‘İklimsel dalgalanmalar altyapıyı daha da kötüleştiriyor’

Tüm dünyada yaşanan iklim değişikliği kırsal kesimdeki kadınları ne ölçüde etkiliyor?

İklim değişikliği her ülkede olduğu gibi Mısır’da da etkili oldu. Kırsal kesimlerde yaşayan insanlar kendi topraklarından besleniyorlar. İklim değişikliğinin tarımı, hayvancılığı etkilemesi gıda ihtiyacının karşılanmasını da zorlaştırıyor. Köylerin alt yapısı şehirlere göre çok zayıf. Bir yerden bir yere gitmek için özel çabalar gerektiriyor. Ani iklimsel dalgalanmalar kırsalda zaten kötü olan alt yapıyı daha da kötü hale getiriyor ve bu durum en çok kadınların yükünü artırıyor. Tarımsal işlere olan etkisi konusunda ise herkesin etkilendiğini söyleyebiliriz. İşçiler ücretsiz işçi oldukları için birçok riske maruz kalmakta ve hatta tıbbi tedavi bile alamamaktadırlar.

Mısır'ın 2022'de Uluslararası İklim Konferansı'na ev sahipliği yapmasının ardından bir araştırma raporu hazırladık ve Mısır'daki politika yapıcılara kadınları çözümlere dahil etme ve ister özel ister kamusal alandaki çalışmalarında iklim değişikliğinin sonuçlarının üstesinden gelmelerini sağlama konusunda bir çalışma sunduk.