Mülteci kadın ve çocuklara yönelik atölye çalışmalarını sürdüren TitulaARTS projesinin devam ettiğini belirten Felek Fidan, “Savaşın kadınlar üzerinde yarattığı tahribatı atölyelerle daha iyi gördük. En temelde bu savaşların olmaması için çalışma yürütülmesi gerekiyor” diyerek, yıl sonunda toparladıkları verileri de kamuoyu ile paylaşacaklarının bilgisini verdi. 

MEDİNE MAMEDOĞLU

Amed - Ortadoğu Sinema Akademisi Derneği ve Mezopotamya Göç İzleme Araştırma Derneği, Barcelona’da iki sivil toplum kuruluşunun desteği ile başlattığı Diyarbakır’da TitulaARTS adlı bir projenin çalışmalarına devam ediyor. Proje, Suriye’de yaşanan savaştan etkilenen kadın ve çocuklara yönelik psiko-sosyal desteği sağlamayı amaçlıyor. Proje kapsamında 8 aydır devam eden eğitim ve atölyelerde 91 Arap ve Kürt mülteci kadına ulaşıldı.

Atölyeler kadınları değiştirdi

Bir yıl sürecek projenin atölye çalışmalarının çocuk boyutu Ortadoğu Sinema Akademisi Derneği, kadın sağlığı ve hak bilinci kısmına dair atölyeler ise Mezopotamya Göç İzleme ve Araştırma Derneği tarafından veriliyor. Projenin asistanı ve kadın sağlığı eğitmeni Felek Fidan, aylar süren atölye çalışmaların kadınlarda fiziksel ve psikolojik değişimler yarattığını söyledi. Bu süreçte savaş travmasına maruz bırakılan kadınların yaşadıklarını daha kolay anlatıp atlatmaya başladığını belirten Felek Fidan, çalışmalarının dört ay daha süreceği bilgisini verdi.

“Kadınların yaşadığı travmaları tek tek gördük”

TitulaARTS projesinin Şubat 2021 tarihinde başladığını kaydeden Felek Fidan, “Şuan itibariyle 8 aylık bir süreci geride bırakmış oluyoruz. Bu süreç içerisinde toplamda 91 kadınla buluştuk. Bu atölyeleri sürdürürken kadınlarla atölye çalışmaları içerisinde yaşadığımız durumlar oldu. Bu sorun ve sıkıntılar tamamıyla kadınların savaşın olumsuz etkilerinden oluşan travmaların dışa vurumu şeklinde oldu. Bunlar bazı zamanlar bedensel şekilde ağlama krizleri, daha fazla konuşma istekleri gibi oldu. Kadının kendini yalnız, güvensiz hissetmesi gibi içsel durumlar da yaşadık” dedi.  

“Kadınlar sosyalleşti”

Atölyelere katılan kadınların sosyalleşerek kendilerini iyi hissetmeye başladığını ifade eden Felek Fidan, “Gördüğümüz sorunlar ışığında iletişim ve sosyalleşme aktiviteleri yaparak kadınların bizle iletişim geliştirmesini sağlamaya çalıştık. İki aylık devreler bittikten sonra da bu kadınlarla tekrar buluşmalar gerçekleştirdik. Rehabilite ve iyileştirme süreçlerini uzatıp kadında bunun etkilerini görmek istedik. Atölyeye ilk gelişlerinden bu yana kendilerinde psikolojik ve sosyal anlamda var olan gelişimi gördük” sözlerini kullandı.

“Önlenebilir çözümler üretilmeli”

Savaşın kadınlar üzerinde yarattığı tahribatı atölyelerle daha iyi gördüklerine değinen Felek Fidan, bu tahribatı kapatmak için yapılan çalışmaların devam etmesi gerektiğini vurguladı. Bir yıllık çalışmaları sonunda 96 kadına ulaşmayı hedeflediklerini dile getiren Felek Fidan, proje sonunda çalışmalarını raporlaştıracaklarını söyledi. Felek Fidan konuşmasının sonunda ise şunlara yer verdi: “Kesinleştirilmiş bir durumdur ki savaşlardan kadın ve çocuklar ciddi anlamda etkilenmektedir. En temelde bu savaşların olmaması için çalışma yürütülmesi gerekiyor. Bunların yaşandığı bölgelerde de ulusal ve uluslararası kuruluşların da dâhil olduğu bu felaketlere karşı önlenebilir çözümler üretmeleri gerekiyor. Yılsonunda bu kadınlarla bir anket çalışmamız olacak. Bu çalışma sonucunda da verileri yayınlayıp bir rapor yazmayı ve bu raporu basınla paylaşmayı düşünüyoruz.”