SORGUL ŞÊXO

Hesekê –Yüzyıllardır soykırım politikalarına maruz bırakılan Ermeni halkı, Kuzey ve Doğu Suriye Devrimi ile  beraber küllerinden yeniden doğarak, "Varız, katliamlarınız köklerimizi kurutamaz, yeniden yeşeriyoruz ve kuruyan yapraklarımız yeniden yeşerecek, yeni bir baharın müjdecisi olacak” diyerek var olduklarını dile getirdi. Kuzey ve Doğu Suriye’de Demokratik Ulus çatısı altında bir arada yaşayan Ermeni, Asurî, Süryani, Arap ve Kürt halkı Türk devletinin soykırım politikalarına geçmişte olduğu gibi bugün de maruz bırakılıyor. Ermeni Şehîd Nûbar Ozaniyan Taburu kadın savaşçıları, Türk devletinin saldırılarına karşı direniş cephesinde yer alıyor.

‘Ermeni kadınları olarak biz de varız’

Ermeni kadın savaşçılarından Guhar Kayîpaka, Ermeni kadınların Rojava’da kadın devrimiyle beraber varlıklarını kanıtladıklarını dile getirerek, "Her yıl 24 Nisan'da Ermeni halkına yönelik gerçekleşen katliamları anıyoruz. Ama bugün kadınlar olarak üzerimize örtülen örtüyü kaldırıp bizde varız ve buradayız diyoruz. Şüphesiz bu güvenimizi Rojava Devrimi'nden alıyoruz. Kuzey ve Doğu Suriye bileşenleri olarak birlikte hareket ederek değerlerimizi koruyabildik. Bu kadınların güçlü bir savaşçı olabilmesi ve askeri güçteki karakterini kesinlikle etkiledi. Bugün verdiğimiz mücadele temelde Ermeni dilimizi, kültürümüzü ve tarihimizi korumaya yöneliktir. Biz sadece savaşçı değiliz, iş alanında da ilerliyoruz. Birliğimiz, her milletten kadına, en zorlu saldırılara karşı başarılı sonuçlar alabilmemiz için bizimle birlikte yaratma gücü veriyor" dedi.

‘Kadınlar hedef alınıyor’

Ermeni kadınlar olarak zayıf yönlerini güçlendirmeye çalıştıklarını kaydeden Guhar Kayîpaka,”Yaşanan katliamların bir daha yaşanmasını istemiyoruz. Zayıf olduğumuz yerlerde, orada durup güçlenerek mücadelemize devam ediyoruz. İşgalci Türk devleti, Ermeni kadınının devrimle inşa ettiklerini de hedef alarak, mevcut tüm kazanımlarımızı yok etmeye çalışıyor. Bir tek Ermeni kadınının bile tırnağının kanamasına izin vermeyeceğiz ve katliamlara geçit vermeyeceğiz. Ermeni kadınlarının ve genel olarak kadınların gücünü hedef alıyorlar, onlara cevabımız şu olacak; Düşmeyeceğiz, eskisinden daha güçlüyüz ve zafer bizim olacak. İnsanları ve kadınları korumaya her zaman hazırız” şeklinde konuştu.

‘Elde ettiğimiz kazanımlarımıza sahip çıkıyoruz’

Ermeni halkının maruz bırakıldığı katliamlara dikkati çeken savaşçı Sêlîna Sunsûz da, "Bugün ön saflarda devam eden direnişimiz ve mücadelemiz sadece Ermeni kadınlarını korumaya yönelik değil, Ortadoğu'nun tüm kadınlarını korumaya çalışıyoruz. 100 yıl önceki katliam, toplumumuzu büyük ölçüde etkilemiş ve özellikle tecavüze uğrayan ve vahşice katledilen kadınlara büyük acılar yaşatmıştır. Bu nedenle 100 yıl sonra elde ettiğimiz başarıları korumaya ve yaşatmaya çalışıyoruz. Özelikle Ermeni cemaatini bir araya getirmek, kadınların görevidir ve kadınlar bu görevi çok iyi yerine getiriyor. Sadece Osmanlıların değil, Baas Rejimi'nin de Ermeni halkımız üzerinde baskıları vardı, bu rejim Ermeni halkının yeniden var olmalarını, dillerini diriltmelerine ve tarihlerini bilmelerine engel oldu. Ataerkilliğin ve ulus-devletin pençesine düştük" diye belirtti.

‘Ortadoğu halklarına dayatılan köleliği kabul etmiyoruz’

Bugün Kuzey ve Doğu Suriye’de kadınlarının birliğinin düşmanın yüzüne bir tokat olarak indiğini sözlerine ekleyen Sêlîna Sunsûz, “Kuzey ve Doğu Suriye'de kadınlar olarak birlikteliğimiz tüm Ortadoğu'yu etkiliyor, varlığımızı birlikte savunuyor, düşman ve ataerkil sistemlere karşı birlikte hareket ediyoruz. İşgalci Türk devletinin bu saldırılardaki amacı kadınların teslim olması ama kadınlar asla teslim olmayacak. Kadınlar Türk devletinin soykırımcı zihniyetine başkaldırıyor. Ayrıca işgalci Türk devleti kadınlar silahlarıyla milletlerin varlığını korumak,  savaşçı ve devrimci olmalarını istemiyor. Kuzey ve Doğu Suriye kadınları olarak acımız aynı olduğu için düşmana tek tavırla karşı çıkıyoruz. Ortadoğu halklarına dayatılan köleliği kabul etmiyoruz. Bütün kadınlara seslenerek, onları onur devrimine davet ediyoruz. Gelin onur devrimine katılın ve tüm kadınların başarılarını koruyun" sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.