Berivanlar yasak nedeniyle her gün 3 saatlik tehlikeli yoldan gidiyor!

Yaylada kalmaları yasak olan berivanlar, her gün 3 saat; uçurum kenarı, tozlu ve bozuk yollarda yolculuk yapmak zorunda kalıyorlar. Kazançlarını ise yaylaya gidip geldikleri traktöre harcayan berivanlar, yasağın kaldırılmasını istiyor.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Colemêrg- Karakol ve üs bölgelerinin her geçen gün arttığı Colemêrg, neredeyse açık bir cezaevine dönüşmüş durumda. “Güvenlik” gerekçesiyle kentte çok sayıda bölgeye girişler de “yasaklı”.  Bu yasaklardan en çok etkilenenlerden biri de yaylaya çıkarak süt sağan, peynir yapan, ot toplayan kadınlar yani berivanlar. Belirli bölgelerin serbest olduğu yaylalara giden beri kadınların, sadece koyunlarını sağmasına izin veriliyor. Yaylada kalmalarına izin verilmeyen berivanlar, uzun ve tehlikeli yoldan her gün 3 saatte yaylaya gidip geliyor.

Her gün tehlikeli yollardan gidip geliyorlar

Gever’in Büyükçiftlik (Xırvate) köyünden yaylaya giden berivanlar, sabahın erken saatlerinde uçurum dolu, tozlu ve bozuk yollardan geçerek Meydana Bellek yaylasına varıyor. Beri kadınlar, yolculuk süresince tozdan korunmak için gözlerini dahi kapatmak zorunda kalıyor. Her gün çıktıkları bu yolculukta toza maruz kalan kadınlar, zaman zaman hastalanıyor.

‘Yola, sütten kazandığımız paradan daha fazlasını veriyoruz’

Geçmiş yıllarda gittikleri yaylada kurdukları çadırda kaldıklarını anlatan beri kadınlar, bu yıl karakolun izin vermediğini söylüyorlar.  Beri kadınlardan Nihayet Zeydan, tüm kazançlarının traktöre gittiğini belirterek, şunları kaydetti:

“Her gün sabah kalkıp o tozu ve yolu çekerek buraya geliyoruz. ‘Burada kalalım çadır Kuralım’ diyoruz ama askerler izin vermiyor. Neden izin vermediklerini de bilmiyoruz. Her gün saatlerimiz buraya gelmekle geçiyor. Eğer kalmak yasak olmasaydı burada kalır, koyunlarımızı istediğimiz zaman sağardık. Yaylaya geldiğimiz traktöre verdiğimiz para, sütten kazandığımız paradan daha fazla! Burada kalsaydık bu traktöre de para vermek zorunda kalmazdık.”

‘Yasağı kaldırsınlar kendi yaylamıza gelelim’

Yayladaki yasağın kaldırılmasını isteyen Nihayet Zeydan, “Evlerimizi buraya getirmemize izin vermiyorlar. Bu yasağı kaldırsınlar, kendi yaylamıza gelelim. Köydeki karakol bize izin vermiyor. İki saatlik yol için bu kadar para vermeyelim. Bu toz yüzünden hepimizde hastalık çıktı. Geldiğimizde toz döndüğümüzde toz” dedi.

‘Sağlığımızdan da olduk’

Ayşe Unat da yaşadıkları mağduriyete dikkat çekerek, “Buraya gelseydik bizler için çok iyiydi. Hem yol tozlu hem yola verdiğimiz para çok fazla. Hayvanlar da eskisi gibi süt vermiyor. Sağdığımız sütlerin parası sadece traktörün parasına gidiyor, başka da bir şeye yetmiyor. Bu sütleri araç için sağıyoruz sonra geri gidiyoruz. Burada kalsak paramız cebimizde kalır. Hem paramız cebimizde kalmıyor hem de sağlığımızdan olduk” diye konuştu.

‘Bu yol bizi çok yoruyor’

Gülcan Çetinkaya da sabahın erken saatlerinde geldikleri yaylada yemeklerini yedikten sonra hayvanlarını sağmaya başladıklarını anlatarak, “Bu yol bizi çok yoruyor. Her gün 3 saatimiz yollarda geçiyor. Hepimiz bu yoldan ve tozdan dolayı hastalandık. Geldiğimiz yol hem uçurumlu hem tozlu hem de uzak” dedi. Yaylada kalmak istediklerini dile getiren Gülcan Çetinkaya, “Burada evimiz, çadırlarımız olsa bunları yaşamazdık. Ama yasak var diye sadece koyunlarımızı sağmaya geliyoruz sonra köye geri dönüyoruz” dedi.