EBÎR MUHEMED

Qamişlo – Tüm dünyada ekonomik, siyasi, sosyal, kültürel, askeri ve tarihi krizler yaşanıyor. Bu karmaşıklık içinde hegemon güçler, iktidarı ilerletmek için rekabet halinde. Bu güçler, kadınların özgürlüğünü ve demokratik bir yaşam için iradelerini, kendi iktidarlarına yönelik bir tehdit olarak görmekte. Ayrıca kadınları kendisine cephe ve kendi çıkarlarını geliştirmenin önünde engel olarak görür. Kadınlar, günlük olarak kaçırılıyor, katlediliyor, tecavüz ediliyor ve insanlık dışı uygulamalara maruz bırakılıyor. Bütün bu uygulamalar karşısında kadınlar yaşamın bütün alanlarında güçlü bir irade göstererek, direniyor. Sara Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Örgütü’nün Yasa Ofisi üyesi Arzo Temo, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Çocuk yaşta evlendirmeler yaygın

2021 yılında belgelenen kadına yönelik şiddet istatistiklerini açıklayan Arzo Temo, “Şiddet insanlık ahlakına uzak bir uygulamadır. Fiziksel, psikolojik ve yaşamsal anlamda zarar veren bu uygulama çoğunlukla da kadına yönelik işleniyor. Şiddetin birçok yöntemi var. Örneğin; fiziksel tehdit, dayak, psikolojik, ekonomik şiddet ve sözlü hakaret. Öte yandan günümüzde toplumda yaygın olarak yapılan çocuk yaşta evlendirme şiddetin en kirli biçimlerinden birisidir” dedi.

8 ayda 31 kadın katledildi

Arzo Temo, Sara örgütü tarafından Kuzey ve Doğu Suriye, Qamişlo, Kobanê ve Hesekê’de belge altına alınan 2021 yılındaki kadına yönelik şiddet istatistiklerini ise şöyle paylaştı: “Yılın ilk 8 ayında 31 kadın katledildi, 11 tecavüz olayı, 33 çok eşli evlilik, 6 işkence ve dayak olayı, 7 taciz ve 18 intihar vakası yaşandı. 12 kişi de intihar girişiminde bulundu. Belgelenen istatistikler, kaynaklar tarafından tespit edildi ve hala bazı davaları takip etmeyi sürdürüyoruz.”

“Şiddet kültür haline geldi”

Erk zihniyet tarafından şiddetin önünün açıldığını belirten Arzo Temo, “Şiddet sadece Ortadoğu’da yaşanmıyor. Şiddet dünyanın tamamında var. Bu tür şiddet olaylarının yüzde 40’ının Kuzey ve Doğu Suriye’de olduğunu söyleyebiliriz. Erkek egemen zihniyet bu tür olaylara öncülük etmekte. Ataerkil zihniyet bugüne kadar kadına sadece çocuk doğurmayı ve ev temizliği yapması konusunda rol biçmiştir. Bu zihniyet bin yıllardır sürdürülüyor. Şiddet konusu bin yılların konusudur. Ayrıca şiddet toplum içinde bir kültür haline gelmiş. Ne yazık ki kadınlar bu şiddeti kendi kaderi olarak görmekte” ifadelerini kullandı.

“Dava süreçlerini takip ediyoruz”

Sara örgütünün kadını şiddetten kurtarmak için kurulduğunu sözlerine ekleyen Arzo Temo, sözlerine şöyle devam etti: “Sara örgütü 2013 yılında kadına yönelik şiddeti sonlandırma amacıyla kuruldu. Sara olarak mahkemelerde kadına yönelik taciz ve şiddet davalarını takip etme hakkımız var. Kadın Evi ve Adalet Meclisi ile ortaklaşıyoruz. Kadına yönelik bir şiddet veya öldürme olayı olduğunda dava açabiliyoruz. Suçlular cezalandırılıncaya kadar davaya bakabilir, araştırma yapabiliriz. Aynı zamanda karar adaletli olmadığı takdirde itiraz edebiliriz.”

“Kadınlar kadın örgütlerine yönelmeli”

Özerk Yönetim tarafından konulan yasaların kadınlara hizmet ettiğini vurgulayan Arzo Temo, kadınların haklarını ve yasaları iyi bilmesi gerektiğine işaret etti. Arzo Temo, “2014 yılında Özerk Yönetim tarafından kadın hakları için yasalar çıkarıldı. Çıkarılan bu yasalar kadınlara hizmet ediyor. Kadınları savunan kanunlar Özerk Yönetim Anayasasında bulunuyor. Kadınların her anlamıyla haklarını ve yasaları iyi bilmelidir. Kadınların zor ve zulme karşı durması gerekir. Bir kadına yönelik şiddet uygulandığı zaman, o kadın Kadın Evi, Kadın Örgütü, Sara Örgütü, Kadın Haklarını Savunma ve Araştırma Merkezi’ne başvurmaları gerekir. Bu kurumlar bunun için kuruldu. Buralara gidilmeli ki bu kurumlar onlara yardımcı olsun ve onları şiddetten kurtarsın” ifadelerini kullandı.

Şiddete karşı eylem ve etkinlik kararı

Katledilen İda ve Aya’ya ilişkin kampanyalar yapmaya devam edeceklerini sözlerine ekleyen Arzo Temo, artık açıklamaların yeterli olmadığını ve şiddete yönelik her hafta eylem etkinlikler yapmaya karar verdiklerini ifade etti. Sara örgütü olarak birçok kampanya düzenlediklerini ifade eden Arzo Temo, “Şiddeti tamamen ortadan kaldırmasak bile bir sınır getirmek istiyoruz. 2019 yılında ‘Kadın yaşamdır yaşamı öldürme’ şiarıyla kampanya düzenledik. Bu kampanya ile kadın erkek eşitliğini hedefledik. Bu kampanya devam ediyor. Bunun içinde kadın ve erkekleri bilinçlendiren seminerler de düzenleniyor” dedi.