Annesinden dinlediği hikayeleri anlatıyor

Mexmûr Mülteci Kampı’nda yaşayan Gulê Ozek, annesinden öğrendiği hikâyeleri çocuklarına aktararak sözlü tarihin kaynaklarından olan hikayeleri yaşatmaya çalışıyor.

BERJÎN KARA

Mexmûr– Sözlü tarih kaynaklarından biri olan hikayeler, Kürt halkının kültüründe ve yaşamında önemli bir yere sahip. Nesilden nesile anlatılan bazı hikayeler ise Kürtlerin yaşadığı coğrafyalara yayılarak günümüze kadar gelebilmeyi başardı. Teknolojik gelişmelerle beraber hikaye anlatma kültürü de yok olmakla karşı karşıya kaldı.

‘Annemden dinlediğim hikayelerle büyüdüm’

Şehit Rüstem Cûdi (Mexmûr) Mülteci Kampı'nda yaşayan Gulê Ozek de, bu kültürü yaşatmak için çocuklarına hikayeler anlatıyor. Annesinden dinlediği hikâyelerle büyüdüğünü anlatan Gulê Ozek, annesinden dinlediği hikâyeleri şimdi çocuklarına aktararak bu kültürü korumaya çalışıyor. Gulê Ozek, “Bizler köydeyken uzun kış aylarında çoğu zaman annelerimiz bizi yanına çağırır hikâyeler anlatırdı. Biz de bu hikâyelerin nasıl ortaya çıktığını merak ediyorduk. Annemiz de bize bunların insanların deneyimleri olduğunu anlatırdı. Eskiden televizyon, telefon ve benzeri şeyler yoktu” dedi.

‘Hikayeler nesilden nesile aktarılmalı’

Buğdayın hasat döneminde kadınların hem hasat yaptığını hem de çocukları çağırarak hikayeler anlattığını dile getiren Gulê Ozek, “Biz çocuklara da, ‘gelin size hikâye anlatalım hem bize de yardımcı olursunuz’ diye seslenirlerdi. Annelerimiz çevrelerindeki deneyimleri öğrenir ve hikâye gibi bize anlatırdı” dedi. Kürt annelerine deneyimlerini hikayeler aracılığıyla çocuklarına anlatmaları için seslenen Gulê Ozek, "Yaşadıklarını, gördüklerini anlatsınlar. Geçmişte olduğu gibi hikâyeler nesilden nesile aktarılmalı ve unutturulmamalı” dedi.