SÎLVA EL-ÎBRAHÎM

Minbic - Kuzey ve Doğu Suriye’de bulunan Minbic şehri, Minbic Askeri Meclisi güçleri tarafından özgürleştirilmeden önce yıllarca Türk devletinin paralı askerlerinin kontrolü altında kaldı. Suriye Gelecek Partisi Minbic Kadın Meclisi üyesi Buthaina Al-Hassan, Türk devletinin Minbic işgalini, kentin özgürleşme sürecini ve sonrasında yaşananları anlattı.

‘Demokratik Ulus Projesi hedef alınıyor’

On yıla aşkın bir süredir yaşadıkları zorlu döneme dikkat çeken Buthaina Al-Hassan, "Yaşadığımız bu zorlu dönemler bizim kendimizi daha da güçlendirmemize neden oldu. Bizler zorluklar yaşasakda bu zorlukların içerisinde güçlü bir şekilde ayağa kalkmayı başarabildik. Türk devleti, kapitalist ülkelerle işbirliği içinde ve bölge ülkelerinin desteğiyle Demokratik Ulus Projesi'ni hedef alıyor. Osmanlı İmparatorluğu'nu yeniden canlandırmayı isteyen Türk devleti, Suriye’yi yeniden sömürgeleştirmeye çalışıyor” diye belirtti.

‘Lozan’ın yaklaşmasıyla saldırılar arttı’

Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını yoğunlaştırdığını bunun nedeninin de Lozan Antlaşması olduğunu söyleyen Buthaina Al-Hassan, “Lozan Antlaşması 24 Temmuz 1923’te yapıldı ve 100’üncü yılına yaklaşıyor. Bu nedenle Türk devleti saldırılarını yoğunlaştırıyor. Yaklaşan Türkiye seçimleri de saldırıların başka bir nedenidir. Türkiye bu dönemde kontrolünü yeniden sağlamaya ve Türk halkının güvenini yeniden kazanmaya çalışıyor" dedi.

‘Halklara karşı ihlaller uygulanıyor’

Kuzey ve Doğu Suriye'de halkların rolüne değinen Buthaina Al-Hassan, "Bölge halklarına karşı birçok suç işleniyor, bunların en kötüsü halklar üzerinde hakimiyet kuran ulus-devletler tarafından işlenen siyasi suçlardır. Halkların özgürlüğünü bastırmak ve adaletsizliğe karşı başkaldırmalarını engellemek amacıyla her türlü hapis ve işkence yoluyla ihlaller uygulanıyor” şeklinde konuştu.

‘Halk direnişte ısrar etmeli’

Buthaina Al-Hassan, Türk devletinin Suriye'nin kuzeyinde ve doğusunda denetimini genişletmeyi hedeflediğini bu nedenle işgal saldırılarını sürdürdüğünü kaydetti. Buthaina Al-Hassan, “Türk işgalinin bölgelerimize saldırılar düzenlemesinin ve daha fazla toprak ele geçirmesinin hiçbir meşruiyeti yoktur. İnsanlar canlarını feda ederek, işgal ve terörü mağlup ediyor. Halk, Türk işgaline karşı mücadele ve direnişte ısrar etmeli, örgütlenmeli ve halkların devrimci savaşını hayata geçirmeli. İşgale karşı koymanın tek yolu direniştir. Eli silah tutan herkes devrime katılmalı. Bölge halkının tamamı Kuzey ve Doğu Suriye'de elde edilen kazanımları savunma iradesine sahiptir" diye belirtti.