GULNAR ROJ

Halep - Türkiye, Efrin, Serêkaniyê, Girê Spi, Bab ve Cerablus’u kendi kontrolüne geçirerek, burada yaşayan halklara yönelik birçok hak ihlali gerçekleştirdi. Bu hak ihlallerine en çok maruz kalanlar ise kadınlar oldu. Kadınlar işkencenin her türlüsü başta olmak üzere, katledilme, kaçırma, tecavüz ve tacizlere maruz kaldılar. Yaşananlar dünyanın gözü önünde olmasına rağmen ihlallere sessiz kalındı.

Kadınlara yönelik hak ihlalleri sürerken, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dünyanın birçok yerde kutlanıyor. Ancak bu bölgelerdeki kadınlar, bundan da mahrum. Halep'teki Suriye Kadın Meclisi yöneticisi Heyfa Hesen, 8 Mart Dünya Kadınlar günü ile başka güçlerin kontrolündeki bölgelerdeki kadınların durumunu değerlendirdi.

“Kadınlar mücadele ediyor”

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün anlam ve önemine değinen Heyfa Hesen, Halep kadın örgütleri olarak her yıl 8 Mart’ta çeşitli etkinlikler düzenlediklerini söyledi. Başka güçlerin elinde olan bölgelerde yaşayan kadınların durumuna işaret eden Heyfa Hesen, “Suriye genel olarak hassas bir süreçten geçiyor. Bir süredir Suriye bir kriz yaşıyor. Güvenli olan bölgelere yönelik tehditler sürüyor ve bu saldırıların nedeni güvenliği ortadan kaldırmak. Bu özellikle işgalci Türk devleti ile dış güçler tarafından yapılmaktadır. İşgal altındaki bölgelerde kadınlara yönelik kirli uygulamalar korkulacak düzeyde. Kadınlar, bölgelerde Türk devleti ve çetelerine karşı büyük bir direniş gösteriyor. Başkaldıran kadınlar, katlediliyor. Katledilmelere rağmen, kadınlar büyük bir mücadele yürütüyor” şeklinde konuştu.

“Kadınların iradesini kırmak istiyorlar”

“İşgal altındaki bölgelerde 8 Mart’ın kıvılcımı söndürülmüş” diyen Heyfa Hesen, “Egemen güçler, kadınların iradesini kırmak istiyorlar ve biz kadınları yok etmeye çalışıyorlar. Kadınlar toplumu temsil eder. Kadın özgürleştiğinde toplum özgürleşir. Şimdi de işgal bölgelerinde kadınları rol ve misyonsuz bırakarak IŞİD düşüncelerini yaygınlaştırmak istiyorlar. İşgal altındaki bölgelerde kadınlar, rahat bir şekilde 8 Mart’ı kutlayamıyorlar. Dileriz ki; tüm kadınlar birlik olur ve özgürlüğü kalıcılaştırırız. Haklarımızı elde edinceye kadar çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

Tüm insan hakları örgütlerine çağrı yaparak, yapılan ihlallerine sessiz kalınmamasını isteyen Heyfa Hesen, “Türkiye’nin, işlediği suçlar nedeniyle yargılanması gerekir. Kadın haklarından söz eden kurumların görevlerini yerine getirmesi gerekir” dedi.