SAMİRA SALAVATİ

Haber Merkezi – İran’ın başkenti Tahran’da yaşayan aslen Mahabadlı olan 58 yaşındaki Asmer Davoodi isimli kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirirken, resmi kayıtlara da ölüm nedeni “intihar” olarak geçti. Asmer Davoodi’nin yaşamını yitirmesinin ardından ajansımıza konuşan kardeşi Esfer Davoodi, “Aile içi şiddet, baskı ve zulüm kız kardeşimi intihara sürükledi. 38 yıllık evliydi. 3 çocuk dünyaya getirdi ve büyüttü. Eşinden şiddet gördüğü için defalarca resmi kurumlara başvurularda bulundu” diye belirtti. 

“Defalarca şiddet gördü”

Asmer Davoodi’nin eşinin doktor olduğunu belirten Esfer Davoodi, “Kız kardeşimin yanı sıra ikinci bir kadınla da evlenmişti. Sürekli olarak kardeşime hakaret ediyor, tacizde bulunuyor, psikolojisini bozuyordu ve elbette şiddet de vardı. Asmer, eşinin kendisine hizmetçi gibi davrandığını anlatıyordu. Eşinin tavırları, yaklaşımı ve uyguladığı şiddet yüzünden depresyona giriyordu. Defalarca uğradığı şiddetin ardından doktora götürmek istedik ancak eşi doktor olduğu için kendisine verilecek olan rapordan kaygılı, verilecek olan ilaçlardan da kaygılıydı; bu yüzden doktora asla gitmek istemiyordu” dedi.

“Çocuklar babalarından korkuyordu”

Asmer Davoodi’nin üç çocuğunun da baba şiddeti ile büyüdüğüne dikkat çeken Esfer Davoodi, bastırılmış kişiliklere sahip oldukları için babalarından korktuklarını ve annelerini doktora götürmeye cesaret edemediklerini söyledi. Esfer Davoodi, sözlerine şöyle devam etti: “Büyümüş olmalarına rağmen oğulları annelerini babalarının izni olmadan doktora götürmeye cesaret edemediler, çünkü hem maddi olarak babalarına bağımlıydılar hem de korkuyorlardı. Eğer doktora götürürlerse evlatlıktan reddedilecekleri konusunda da tehdit ediliyorlardı. Annelerinin ölümünü çocuklar gördü nihayetinde... Kardeşim canına kıyıp kendisini damdan aşağıya attığında hastaneye götürmek istemişler, fakat çocuklar annelerinin öldüğünü zaten fark etmiş.”

“Eşi onu intihara sürükledi”

Kız kardeşini ailesi olarak neden hastaneye götürmediklerini sorduğumuzda ise; “Eşi ahlak düşkünü bir adamdı. Bizim aile olarak çabalarımıza her zaman karşı geliyordu. Bir keresinde kardeşimin psikolojisi bozulduğu için onu Tahran’da değil Mahabad’da gizlice doktora götürdüm ve bunu öğrendi kardeşime sonra acımasızca davrandı” diyerek, yaşanan baskıyı gözler önüne serdi. Kardeşinin tüm işkence ve şiddete rağmen çocuklarını hayat dolu yetiştirdiğini söyleyen Esfer Davoodi, suçlunun kardeşini intihara sürükleyen eşi olduğunu söyledi.

“Hukuk erkekten yana”

İran’da hukukun erkekten yana olduğuna dikkat çeken Esfer Davoodi, “Şimdi biz kardeşimin intihar etmediğini, intihara sürüklendiğini söylüyoruz. Dindar olduğunu ve intihar etmenin günah olduğunu bilmesine rağmen başka kurtuluşunun kalmadığı için bunu yaptığını söylüyoruz ama bunu dinleyecek bir hukuk mekanizması bile yok. Umarım başka hiçbir kadın Asmer’in kaderi gibi bir kadere katlanmaz ve sonu onun gibi olmaz” diyerek ataerkil yasaların değişmesi gerektiğini, kadını koruyan yasaların getirilmesi gerektiğini kaydetti.