NAZIHA BOUSSID

Tunus -  İletişim ve Rehberlik Merkezi, Ulusal Tunuslu Kadınlar Birliği’ne bağlı olarak kuruldu. 14 Ağustos 2003'te şiddet mağduru kadınlar için tasarlanan merkez, aynı zamanda bu anlamda ilk örnek olma özelliğini taşıyor. Üç toplumsal temel üzerinde çalışan merkez, psikolojik destek ve hukuki danışmanlık üzerine çalışmalarını yürütüyor. Merkez aynı zamanda Hukuk Mesleği Sahibi Kadınlar Derneği tarafından denetleniyor.

Eşi ve oğlundan şiddet görüyor

Kızı ile birlikte şiddet gördüğü için İletişim ve Rehberlik Merkezi’nde kaldıklarını söyleyen 70 yaşındaki Zina M. “Hasta kızımla birlikte her gün görme engelli olan eşim tarafından maruz kaldığımız şiddete bir çözüm bulmak için buraya geldik. Başkent Tunus'un merkezinde çok küçük bir evde yaşıyorum. İlerleyen yaşıma rağmen görme engelli eşime ve sakat kızıma bakıyorum.   Bu adam bana ve kızıma karşı her türlü şiddeti uyguluyor, hakaret ediyor, ben ve kızıma karşı çok saygısız. Bu durum canımı daha çok yakıyor. 38 yıldır evliyim.  Evlendiğim günden beri aile içi şiddete maruz kalıyorum. İlk zamanlar çocuğum olmadığı için şiddet görüyordum. Ancak daha sonra iki çocuk dünyaya getirmeme rağmen şiddet devam etti. Kızım engelli olduğu için sesimi çok çıkarmadım.  Eşim herkese iyi davranıyor ama eve döndüğünde bana karşı her türlü şiddeti kullanıyordu. Kızımla birlikte korku içinde yaşıyoruz. Hatta oğlum bile bana şiddet uyguluyor. Eşimi Güvenlik Merkezi'ne şikayet ettim ve İletişim ve Rehberlik Merkezi'ne başvurdum. Ancak yaşlı ve görme engelli olduğu için yargılanıp hapse atılamadı. Herhangi bir yardım alamadım” diye yaşadıklarını anlattı.

Kadınlar artık bilinçli

Sosyal Hizmet Uzman olan Erebiya El-Ehmar, merkezin sosyal hizmet, psikolojik destek ve hukuk danışmanlığı üzerinde çalışma yürüttüğünü dile getirdi. Erebiya El-Ehmar, “Sosyal hizmet hücresi, şiddet mağdurları konusunda uzmanlaşmış, onları dinleyen, bilgilendiren ve şiddetle ilgili kurumlara yönlendiren 3 uzman tarafından oluşmaktadır. Öte yandan, psikolog, psikolojik destek hücresini izliyor ve şiddet mağduru kadınlara, özellikle çocuklar üzerindeki olumsuz psikolojik, akademik ve sağlık etkilerine yardımcı oluyor” diye belirtti.

58 Sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesiyle birlikte bu kanunun önemi konusunda bilinçlendirme için birçok kampanyanın başlatıldığına dikkat çeken Erebiya El-Ehmar, “Şiddet mağdurlarını dinledikten sonra kanunu açıklıyoruz, haklarınızı almak için dava açabilmelerini kolaylaştırıyoruz. Tunuslu kadınlar bugün şiddetin sadece fiziksel olmadığını, sözlü şiddetin de olduğunu ve ekonomik güçten yoksun kalmalarının kendilerine karşı ekonomik şiddet olarak görüldüğünü anlıyorlar. Kadınlar, işyerinde veya başka herhangi bir yerde tacizin cinsel şiddet olarak görülmesinin yanı sıra, kendilerini her türlü şiddetten koruyan bir yasanın varlığından da haberdarlar. Kadınları bu yasa konusunda eğitmek için çalışıyoruz. Çünkü eğer kadın ilk şiddet gördüğünde sessiz kalırsa, bu şiddetin devamı da gelecektir” şeklinde konuştu.

Yasa bazı şeyleri engelledi

58 sayılı yasa çıkarılmadan önce en çok fizik şiddet mağduru kadınların merkeze başvurduğunu dile getiren Erebiya El-Ehmar, ancak yasayla birlikte tacizci, uyguladığı şiddetin cezasız kalmayacağını anladığı için sözlü ve ahlaki şiddete başvurduğunu belirtti. 11 odalı merkezde 12 yaşından büyük olmamak kaydıyla çocukları dahil 22 kadının konaklayabildiğini dile getiren Erebiya El-Ehmar, “20 gün merkez psikolojik ve yasal bilgi sağlıyor. Korona virüsün patlak vermesi sırasında merkez, yemek ve sağlık hizmetleri de dahil olmak üzere 6 ay boyunca 39 Afrikalı mülteciyi ağırladı” dedi.