Êzidî aktivist Refah Hüseyin: Yüzbinlerce Êzidî kadın kamplarda mahpus hayatı yaşıyor!
Musullu aktivist Refah Hüseyin, IŞİD’in Şengal’e saldırarak işgal etmesi ve katliam gerçekleştirmesinin ardından Şengal’i terk etmek zorunda kalan Êzidîlerin ve özellikle Êzidî kadınların şimdi kaldıkları kamplarda büyük bir cezaevinde yaşadıklarına dikkat çekiyor. 737 binin üzerinde Êzidî halen evlerine dönmek için kamplarda bekliyor.
XUFRAN EL RADÎ
Bağdat - Tarihler 3 Ağustos 2014’ü gösterdiğinde Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) Şengal’e saldırmış, yüzbinlerce Êzidi topraklarını terk ederek göç etmek zorunda kalmıştı. IŞİD’in Êzidi kadınları köle pazarlarında satılığa çıkarması ve binlerce Êzidî kadın, çocuk ve erkeği katletmesi hafızalarda tazeliğini koruyor. Peki yüzbinleri aşan ve Şengal’i terk eden Êzidîlerin bugün yaşadıkları durum neyi gösteriyor? Musullu Êzidî Aktivist Refah Hüseyin, ajansımıza kendisi ve ailesinin Ağustos 2014 tarihinde Şengal’den kaçmak zorunda kaldıklarını hatırlatarak, kendileri gibi kaçan yüzbinlerce Êzidî’nin mülteci kamplarında yaşadıkları durumu anlattı.
Refah Hüseyin, Şengal dışındaki kamplarda yaşamlarını sürdürmek zorunda kalan Êzidî kadınların yaşamlarını, “Barınak kamplardaki büyük cezaevleri” diye özetliyor. Yüzbinlerce insanın temel insani ihtiyaçlardan halen yoksun yaşadıklarını hatırlatarak, uluslararası kamuoyunun konuya gözlerini ve kulaklarını kapattığını söylüyor.
Uluslararası çalışmalarda Êzidî kadınların sesi olmaya çalışıyor
Kamplarda yaşayan kadınların durumuna dikkat çeken Refah Hüseyin, “intihar” olarak lanse edilen vakalara dikkat çekiyor. “Kamplarda ve mületci olarak yaşayan Êzidî kadınların çektiği acı hakkında farkındalık yaratmak gerekiyor” diyerek 2015 tarihinde Şengal’in özgürleştirilmesinden sonra insani yardım çalışmalarına başladığını aktarıyor. “Bağdat’ta, Hewler’de düzenlenen konferanslar ve çalışmalar aracılığı ile Êzidî kadınlarına yardım etmek ve seslerini duyurma sorumluluğunu üstlenmeye çalıştım” diyerek bunu halen yürütme çabasında olduğunu belirtiyor.
Refah Hüseyin, Ezidi kadınlarla kişisel olarak ve birebir iletişim kuruyor ve hikayelerini acı ayrıntıları ile dinliyor. “Kamplardaki durumu anlatan Ezidi kadınların kamplardaki durumu çok zor, temel hizmetler ve hayatın gereklilikleri açısından hayatın en temel gereksinimlerinden yoksunlar” derken bu kadınların zihinsel ve duygusal olarak büyük hasar aldıklarını ekliyor sözlerine.
Örneklerle Êzidî kadınları anlatıyor
IŞİD'in elinden mucizevi bir şekilde kaçan Seifi adlı bir Ezidi'nin hikayesini anlatıyor. IŞİD'in aile erkeklerini öldürmesinden sonra çocuklarıyla birlikte kaçmayı başaran bir anne. Refah, bu kadının esaret altında zor zamanlar geçirdiğini söylüyor. "Seifi, DAİŞ tarafından esir tutulurken çocuklarıyla birlikte yaşadıktan sonra zor bir dönemden geçiyor. Korkunç ayrıntılarıyla her türlü işkenceye ve haksızlığa maruz kaldı ama çocuklarını kurtarmaya çalıştı. Şimdi kamplarda yarı ölü gibi yaşıyor” diyor.
“İntihara sürüklenme var!”
Refah Hüseyin, bazı vakalar da gerçekten intihara sürüklenme olduğunu söylüyor. IŞİD vahşetinden sonra yeterli psikolojik desteği ve iyileştirici süreci alamayan kadınların intihara sürüklendiğini ve kamp yaşamlarında da bu psikolojinin daha da ağırlaştığını hatırlatıyor. “Kadınlar aslında kamplarda habersiz bir şekilde hapis gibi yaşıyorlar ve zor koşullarda yaşıyorlar. Basit ve profesyonel olmayan yardımlarla, psikolojik ve ekonomik baskılarla, çocukların kötü durumundan bahsetmiyorum bile...” şeklinde konuşuyor.
Kamplarda kalan yurttaşların kısa sürede profesyonel destek alarak Şengal’e ve evlerine dönmelerinin sağlanması gerekitğini düşünüğünü aktaran Refah Hüseyin, “Êzidîlere yardım edilmeli, bölgelerine, evlerine dönüşleri sağlanmalıdır” çağrısında bulunuyor.
“Toplumun kendilerini kabul etmeyeceği kaygısıyla intihar ediyorlar”
IŞİD esaretinden döndükten sonra aileleri tarafından kabul edilmeyen kadınların da sözkonusu olduğunu söyleyen Refah, “Bu kadınlardan biri gördüğü onca işkence, tecavüze rağmen kendi canına kıymadı. Anne ve babasının, toplumunun onu eskisi gibi kabul etmeyeceğini düşünerek intihara sürüklendi” diyerek buna benzer çok sayıda örneğe şahit olduğunu aktardı.
737 bin Êzidî kamplarda yaşamlarını sürdürüyor
Kürdistan Bölgesel Yönetimi bünyesindeki kamplarda IŞİD saldırısının ardından kaçan 737 bin 365 Êzidî barınıyor. Toplam 27 kampın bulunduğu bölgelerde yalnızca temel yaşam ihtiyaçlarının bir kısmını karşılayarak yaşamlarını idame ettirebiliyorlar. İnaçlarından ötürü ise bölgede rahat hareket edebilmeleri ise özellikle kadınların söz konusu dahi olamayabiliyor.