CAROLİNE BAZZI

Beyrut – Lübnan'da artan ekonomik kriz, çatışmalar her geçen gün daha da derinleşiyor. Filistinli mülteci kadınlar, dışlanmanın yanı sıra, kötü sağlık koşullarına rağmen evde çalışmak zorunda kalıyor. Kendi ve çocuklarının güvenliği nedeniyle yaşanan çatışmalardan kaynaklı kamplardan ayrılmak zorunda kaldıklarını anlatan Filistinli mülteci kadınlar, kendi kaldırabileceklerinden çok daha fazla sorumluluk aldıklarını söylüyor.

İnsanlara yük olmamak için çalışıyor

Ayn El Hilve Kampı’nın dar ara sokaklarına girdiğimizde elektriğin olmadığını ve Lübnan topraklarında yaşayan her yurttaşın ve ikamet edenin hakkı olan pek çok hizmetin olmadığını gördük. İlk olarak 17 yıl önce eşini kaybeden 60 yaşındaki Fathia Al-Hussein ile görüşüyoruz. 14 çocuğu olan Fathia Al-Hussein, eşinin fakir biri olduğunu ve kendilerine ondan miras kalmadığını söylüyor. İnsanların onlara yardım ettiğini dile getiren Fathia Al Hussein, çocuklarına bakan hayır kurumlarının olduğunu ancak kimseye yük olmak istemediği için çalışmaya karar verdiğini belirtiyor. Merdiven temizlemeye başladığını anlatan Fathia Al Hussein, kimi kişilerin evlerini de temizlemesini istediğini ve bunun karşılığında da kimi zaman para yerine erzak aldığını ifade ediyor.

 

Gözlerindeki sorundan kaynaklı çalışamıyor

Eşini 7 yıl önce kaybeden ve 3 çocuğu olan Hanan Ahmed Ali, gözlerinde sorun olduğunu ve bunun çocuklarında da olduğunu belirtiyor. Gözlerindeki sorundan kaynaklı çalışamadığını söyleyen Hanan Ahmed Ali, bir kişinin yardımı olmadan dışarı çıkamadığına dikkat çekiyor. Ellerinde de kronik ağrılar olan Hanan Ahmed Ali, hastane masrafları nedeniyle doktora gitme konusunda zorluk çektiğini ve tedavisinin gıdadan daha önemli olduğunu aktarıyor.

Eşinin tedavisini borçla sağlıyor

Temizlikçi olarak çalışan Najat Hussein Al-Hussein’in 8 çocuğundan 3 kızı evli ve 5 genç bekar oğlu var. Vurulan ve şuanda hastanede olan eşinin yanında olduğu için işsiz olduğunu belirten Najat Hussein Al-Hussein, şuan eşinin tedavisini borç ile sağladığını ifade ediyor. Eşinin sağlık sorunları nedeniyle çalışmadığını dile getiren Najat Hussein Al-Hussein, bundan kaynaklı temizlik işlerine gittiğini dile getiriyor.

İki otizmli çocukla yaşam mücadelesi veriyor

Mona Shana'anın hikayesi önceki mülteci kadınların hikayesinden farklı. Beş çocuğu olan ve ikisi otizm hastası olan Mona Shana’a, “Hala bebek bezi kullanıyorum. Konuşamıyorlar. Maalesef Lübnan'da otizm hastası için uygun okul yok. Tedavileri çok zor ve pahalı. Eşim masrafları karşılayamıyor. Otizmle mücadele zor. Çocuklarımın hasta olduğunu öğrenince otizm ile baş etmek için bir derneğe üye oldum” diyor.

Kriz ile dükkanlarını kapattılar

Üç çocuğu olan ve eşi hasta olan Souad Ahmed Khadija ise, “Koşulların değişmesi ve fiyatların yükselmesiyle her şeyden mahrum kaldık ve hayatımız alt üst oldu. Artık ekmek alamaz durumdayız. Eskiden dükkanımız vardı. Daha önce işlerimiz iyi durumdaydı. Ancak neredeyse iki yıl önce krizin başlamasıyla birlikte dükkanı kapattık ve biriktirdiğimiz her şeyi harcadık” sözleriyle yaşadıkları zorlukları gözler önüne seriyor.