ROJ HOZAN

Qamişlo - Kuzey ve Doğu Suriye’de devrimin canlanmasıyla birlikte kurulan Demokratik Ulus projesi, demokratik bir model olarak kendini inşa etmeye devam ediyor. Bölgedeki tüm halklar Demokratik Ulus projesi esasları kapsamında kendini örgütlemeyi sürdürüyor. Bu projenin yaygınlaşmasıyla birlikte birçok devrim kazanımı kalıcı hale getirildi ve bölgede halklar güven içinde eşitlik kapsamında yaşamlarını sürdürmeye devam etti. Demokratik Ulus projesi zamanla Ortadoğu başta olmak üzere tüm dünyaya tanıtıldı. Türkiye başta olmak üzere egemen güçler Demokratik Ulus projesinin hayata geçmemesi için saldırılarını artırıyor. Demokratik Birlik Partisi (PYD) Cizîrê Bölgesi Meclis Üyesi Zeyneb Mûrad, Demokratik Ulus projesine yönelik saldırıların amacına ilişkin değerlendirme yaptı.

“Türkiye işgal projesini genişletmek istiyor”

Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırılarına değinerek konuşmasına başlayan Zeyneb Mûrad, “Türk devleti, Til Rifet'ten Dêrîk sınırına kadar olan bölgelerimize saldırıyor. Türk devleti bölgemize yönelik saldırılarıyla işgal projesini genişletmek istiyor. ‘Terör’ adı altında sınırlarını koruduğunu iddia ediyor. Ancak amacı kendi sınırlarını korumak değil. Bunu çok iyi biliyoruz. Yüzyıllar önce nasıl ki Osmanlı sistemi adı altında Ortadoğu’da egemenlik sürmüşse, şimdi de bunu yapmak istiyor. Bu yüzden Kuzey ve Doğu Suriye’den Şengal, Kerkûk ve Musul’a kadar işgal saldırılarını sürdürüyor” diye belirtti.

“Tüm halklara saldırıyor”

Türk devletinin Demokratik Ulus projesi altında örgütlenen tüm halkalara yönelik saldırılarını sürdürdüğünü kaydeden Zeyneb Mûrad, “Türk devleti, Demokratik Ulus projesinin Ortadoğu’daki çıkarlarına aykırı olduğunu bildiği için resmileşmesini istemiyor. Öte yandan Türk devleti siyasi, ekonomik ve askeri anlamda sıkışmış durumda. Bu sıkışmışlık durumunu işgal ile atlatmak istiyor” dedi.

“Projeyi yenilgiye uğratmak istiyor”

Türkiye’nin yapılacak olası seçimler için bir zafer kazanmak istediğini ve bunu seçimlerde kullanmak istediği için çevresine saldırdığını sözlerine ekleyen Zeyneb Mûrad, “Lozan Antlaşması'ndan beri Türk devleti, halklara karşı çetin bir savaş yürütmektedir. Ortadoğu’da yaşanan tüm savaşlar içinde yer alıyor.  Şuanda Kuzey ve Doğu Suriye'de uygulanmakta olan sistem demokratik bir sistemdir. Ve bu proje Sayın Abdullah Öcalan'ın felsefesi sayesinde oluşturulmuş. Bölgede yaşayan tüm bileşenler bu proje içinde yer alıyor. Türk devleti halkların bu proje içindeki birliğine tahammül edemiyor ve projemizi yenilgiye uğratmak istiyor” şeklinde konuştu.

“Sistemimiz değişim ve dönüşümlere açıktır”

Egemen sistemlerin tehlikelerine ve buna karşı verilen mücadeleye işaret eden Zeyneb Mûrad, “Suriye’de şimdiye kadar Suriye rejimi iktidar, egemen. Diğer yandan Rusya, İran ve ABD gibi bazı güçler de bir aşamaya kadar bölgede egemen durumdadır. Suriye'ye yerleşen tüm güçler, onların radikal sistemlerine uygun olmadığı için demokratik projemize karşıdırlar. Projemiz tüm bu egemen güçlerin sistemiyle savaşıyor. Egemen sistemler, toplumu yağma, yıkım, yok etme tehlikesiyle karşı karşıya bıraktığı için Demokratik Ulus sistemimiz bu sistemlere karşı en doğru alternatiftir. Toplumun tüm bireyleri demokratik sistem içerisinde rol ve misyonlara sahiptir. Ayrıca sistemimiz olumlu değişim ve dönüşümlere açıktır. Bizler halkın iradesini ortaya koyuyoruz. Halk kendi kendisinin sorumlusudur ve kendi toplumlarını koruyor” ifadelerinde bulundu.

“Ortadoğu’nun her yerinde savaş var”

Egemen devletlerin saldırıları nedeniyle Ortadoğu’da bir istikrarın olmadığını sözlerine ekleyen Zeyneb Mûrad, değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Ortadoğu’nun her yerinde savaş var ve halkları kendi egemen sistemlerinin kurbanı yapıyorlar. Türk devleti tüm dünya için bir tehdittir. Çünkü konuştuğunda dünyayı çeteleri göndermekle tehdit ediyor. Türk devleti, Kürdistan’ın tamamı başta olmak üzere, Ermenistan'a ve Libya'ya kadar çeteleri yerleştirmektedir. Ortadoğu'daki işgalini de uluslararası kararlarla meşrulaştırmak istiyor. Erdoğan kendisi için dışarıdan bir proje hazırlamış ve işgal projelerini gerçekleştirmek için yabancı güçleri destek olarak kullanıyor.”

“Projeye destek şart”

Demokratik projeye yönelik saldırılara karşı mücadelenin büyütülmesi çağrısında bulunan Zeyneb Mûrad, “Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik bir savaş başlatırsa bu sadece QSD'ye karşı bir savaş açtığı anlamına gelmiyor. Tam tersine bu bölgedeki tüm güçlere karşı bir savaş başlatacağı anlamına gelir. Bunun sonucunda bir dünya savaşı yaşanacaktır. Halkımızın da buna göre kendisini hazırlaması gerekiyor. Devrimci halk savaşına göre bu planları boşa çıkarmamız gerekir. Devrimci halk savaşı yürüttüğümüzde hiçbir güç topraklarımızı işgal edemez” diye kaydetti.

“Projeye destek verilmeli”

Ortadoğu'da yaşanan krizin tüm dünyaya yayıldığına dikkat çeken Zeyneb Mûrad, “Tüm ülkeler Ukrayna savaşının ardından savaşın etkisini özellikle ekonomik açıdan yaşadı. Şunu da söyleyelim; istikrarı bozan Türk devletinin kendisidir. Şuan kendisine bağlı terör güçleri kendi içerisinde çatışma içinde. Halka karşı kirli politikalar yürütüyorlar. Tüm kirli zihniyetlere karşı mücadele ediyoruz. Demokratik Ulus projemiz tüm egemen sistemlere karşıdır. Halkımız tüm gücüyle bu projeye destek vermesi gerekiyor” diyerek sözlerini noktaladı.