ŞÎRÎN SALIH

Silêmanî- Türk devleti Kürt kadınların örgütlenmesini engellenmek için her yolu deniyor. Öncü kadınlar hedef alınıp katledilirken kimi kadınlara da ajanlık dayatılıyor.

Kürt Kadın İlişkiler Merkezi(REPAK) Üyesi Şilan Şakir, siyasi terör meselesinin günümüzde tüm toplumu etkileyen ve başta özgürlük savaşçıları, aktivistler ve toplumda rol ve konumu bulunanlar olmak üzere insanlar için tehdit oluşturan bir konu olduğunu söyledi. Şilan Şakir, “Güney Kürdistan'daki siyasi duruma baktığımızda KDP gibi bir partinin tamamen Türk devletine teslim olduğunu görüyoruz. Bunun sebebi ise diğer partilerin konum eksikliğine bağlayabiliriz” dedi.

‘Tehdit devletlerin kültürüdür’

Toplumun rolünün önemine dikkat çeken Şilan Şakir, “İşgalci devletlere ait herhangi bir istihbarat teşkilatı, bir Kürt bireyi kendi planlarına karıştırmaya ikna etmek istediğinde birçok şey ortaya koyuyor. İster ahlaki açıdan tehdit olsun ister cinayet olsun tehdit edilecektir çünkü bu onların kültürüdür” diye belirtti.

‘Güney toplumu teslim olmadı’

Herkesin her durumda kendini koruma hakkı olduğunu kaydeden Şilan Şakir, insanların uyanık olması gerektiği uyarısında bulundu. Şilan Şakir, “Bir yerde bir güç varsa Türk devleti ve istihbaratı oraya saldıramaz. Güney Kürdistan için sosyal ve örgütsel alanda ihtiyaç var. Umarım kimse Türk devletinin çok güçlü olduğunu düşünmüyordur. Güney toplumu teslim olmadı ve olmayacak. Güney Kürdistan’daki toplumun zihinsel, siyasi ve fiziki gücü Türk devletinin gücünden çok daha güçlüdür” sözlerine yer verdi.

‘Kendinizi koruyun’

“Türk devletinin çirkin ve zayıf düşüncesine göre kadınlar toplumun zayıf noktasıdır” diyen Şilan Şakir, sözlerini şöyle tamamladı: “Ancak kadınlar rollerini etkili bir şekilde oynayarak erk zihniyeti boşa çıkarmaktadır. Kadınlar bu özel savaş politikasını geçersiz kılacaktır. Kadınlara çağrımız ajanlık politikasına karşı kendilerini korumalarıdır. Kadın güçlüyse toplum güçlüdür, bu politikayı hepimizin iyi anlaması gerekiyor.”