Kadına yönelik devlet şiddetinin önlenmesi önerisi reddedildi
HDP'nin Meclis Genel Kurulu'na kadınlara uygulanan devlet şiddetinin önlenmesi için verdiği önerge AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.
Ankara- Meclis Genel Kurulu'nda ihracat kanunu görüşmeleri öncesi HDP'nin “Resmi merciler tarafından kadınlara uygulanan şiddet politikası” için verilen Genel Görüşme önergeleri gündeme geldi. Önerge AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, HDP Grubu adına söz alarak kadınların evde, sokakta, iş yerinde, hapishanede şiddet görmeye devam ettiğini belirtti ve “Kadın aktivistlere davalar açılıp ‘8 Mart'a neden gittin?' ‘25 Kasım'a neden katıldın?' ‘Gülistan Doku'yu neden soruyorsun?' gibi sorular yöneltiliyor ve bunlar ceza gerekçesi yapılıyor. Mesela bu sene 25 Kasım'da açıklama yaptıkları gerekçesiyle, Hakkâri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 4 kadına iddianame hazırlandı ve açıklamaya katılmak suç sayıldı. Yine aynı şekilde, Mardin'de 25 Kasım'da açıklamaya katılan kadınlara para cezası kesildi. Özellikle bölge illerinde kadın mücadelesi yürüten kadınlar, aslında dünyanın her yerinde yürütülen kadın çalışmalarından kaynaklı dudak uçuklatan cezalar alıyor” şeklinde konuştu.
“Şiddet kabul edilemez”
Semra Güzel, aynı zamanda 16 Ekim'de polisler tarafından uygulanan şiddet, Özgür Kadın Hareketi (TJA) Dönem Sözcüsü Ayşe Gökkan'a verilen 30 yıl hapis cezası ile Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishanesi'nde cinsel saldırıya uğrayan Garibe Gezer'in durumuna dikkat çekti. “Devletlerin şiddetlere karşı yükümlülükleri ortadadır, şiddetin bitirilmesi için mücadele etmek. Öbür türlüsü, yani Türkiye'de uygulanan devlet şiddeti ancak erkek şiddetini artırır, ona güç verir, onu besler ve bugün olduğu gibi her gün Türkiye'de kadınlar öldürülmeye, katledilmeye devam eder" diyen Semra Güzel içeride ve dışarıda kadınlara uygulanan şiddetin kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
AKP’liler HDP’yi hedef aldı
Önerge üzerine söz alan AKP'li Kemal Özçelik, önergede yer alan “Devlet yöneticileri eliyle kadına yönelik şiddet uygulanmaktadır” sözlerinin kriminalize etmeye çalışarak HDP'nin kadına yönelik her türlü şiddete karşı mücadeleyi siyasi malzeme yaparak istismar ettiğini öne sürdü.
“Bunlara hiç kimse inanmaz”
Partilerinin hedef gösterilmesi üzerine söz alan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ise şöyle konuştu:
“En basiti, ben ‘toplumsal cinsiyet rolleri' kavramını bütün kitaplardan çıkaran, İstanbul Sözleşmesi'nden imzasını çeken, kadınları erken evliliğe teşvik eden, 3 çocuk yapmalarını öneren, kadınları sadece anne ve eş olarak nitelendiren bir anlayışın temsilcisinin konuşmasını asıl suistimal ve istismar olarak görüyorum, asıl istismar budur işte. Yani siz çıkıp ‘Pozitif ayrımcılığı getirdik' diyeceksiniz ama Türkiye'de kadın hareketinin, kadınların bin bir emekle, mücadeleyle altına imza attırdığı sözleşmeden bir gecede çekileceksiniz ve kendinizi kadın hakları savunucusu ilan edeceksiniz. Haydi gidin oradan gerçekten, bunlara hiç kimse inanmaz. Evet, kadına yönelik devlet şiddeti de var. Diyarbakır mitinginde cami gözaltı merkezi olarak kullanıldı. Kadının üzerinde sadece sarı, kırmızı, yeşil eşarp olduğu için -video görüntüleri de var- gözaltına alındı, camide 2 kadın gözaltına alındı ve kolluk camiyi gözaltı merkezi olarak kullandı.”
HDP: Çocuk işçiliği araştırılsın
HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran’da Türkiye’de çocuk işçiliğinin araştırılması için Meclis’e araştırma önergesi sundu. “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2022 yılı bütçe teklifinde verilen bilgiye göre 2020 yılında tespit edilen çocuk işçi sayısı 12 bin 457 olurken, bu sayının 2021 yılının sonunda 27 bin, 2022 yılının sonunda 28 bin ve 2023 yılının sonunda ise 29 bine ulaşılacağı öngörülmektedir” bilgilerinin paylaşıldığı önergede, korunmasız ve güvencesiz bir şekilde çalışma hayatında yer olan işçi çocukların ekonomik olarak istismar edilmesinin önüne geçilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.